DEVA Partisi lideri Ali Babacan, Türkiye'nin aşı konusunda geç kaldığını belirterek, "Bunun da sebebi hazineyi boşaltmış olmaları. Biz ise henüz risk gruplarına mevsimsel grip aşısını bile yaptıramamış durumdayız." dedi.
Babacan, partisinin 1. Olağan Konya İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin önlemler konusunda olduğu aşı konusunda da geç kaldığını belirterek, “Bunun da sebebi hazineyi boşaltmış olmaları. Kalkınmış ülkeler tarafından şimdiden satın alınan ve rezerve edilen aşılar var. Amerika’da ve Almanya’da Aralık sonuna doğru aşılama başlayacak. 55 milyonluk İngiltere toplam 145 milyon doz aşı siparişi verdi bile. Biz ise henüz risk gruplarına mevsimsel grip aşısını bile yaptıramamış durumdayız.”dedi.
Babacan, salgının başından beri test istasyonları kurulmasını önerdiklerini ve dinlenmediğine işaret ederek, “Şimdi de semptom göstermeyenlere test uygulanmıyor ve daha az vaka tespit ediliyor. Semptom göstermemesine rağmen pozitif olanlar tespit edilmeden yayılım nasıl önlenecek?”diye konuştu.
Türkiye’nin 100 milyon doz aşıya ihtiyacı olduğunu ifade eden Babacan, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu hastalığa karşı bağışıklık kazanmamız gerekiyor. Uzmanlar bunun için en az 100 milyon doz aşıya ihtiyacımız olduğunu söylüyor. Kendi hekimlerimizin geliştirdiği ve tüm dünyanın sipariş listesine girdiği aşıdan yalnızca 1 milyon doz sipariş verilmiş. Çin’de daha fazları tamamlanmamış aşıdan ise 10 milyon sipariş etmişiz. Bu aşının etkisi nasıl belli değil. Daha ne zaman piyasaya sürüleceği bile belli değil. Ekonomi yönetiminde çuvallayanlar, ülkemizi ilaç ve tıbbi cihaz firmalarına karşı da borca soktular. İtibarımız azaldı. Tüm bunlar aşı ihtiyacımızı karşılamamızı olumsuz yönde etkiliyor.”
Babacan, ekonomiyi batırdıkları için, piyasa daha da durgunlaşmasın diye, halkın sağlığının gözden çıkarıldığını kaydetti. Pandemi sürecinde on binlerce insanı ve yüzlerce sağlık çalışanın hayatını kaybettiğine dikkat çeken Babacan, “Soru basit: İki yılda ülkemizi büyük zarara uğrattınız. Merkez Bankası rezervini bir çırpıda yaktınız. İsrafa devam ettiniz. İsrafa ve faize ödediğiniz parayla salgına karşı nasıl bir önlem paketi sunabilirdiniz? Bir düşünün. Cevap bekliyoruz.”dedi.
‘ŞEFFAFLIK, ‘ŞEFFAF OLACAĞIZ’ DEMEKLE OLMUYOR’
Katar’a yapılan bazı satışlarla ilgili Varlık Fonu’nun işlemlerini açıklanmasını isteyen Babacan, “Varlık Fonu aracılığıyla Katar’a satış mutabakatı anlaşması yapmışlar. İşte size fırsat. Şeffaflık öyle ‘şeffaf olacağız’ demekle olmuyor. Haydi, bu satıştan başlayarak, Varlık Fonu’nun bugüne kadar yaptığı iş ve işlemleri şeffaf bir şekilde paylaşın. Yatırım güvenle olur. Bizim geleneğimizde, değerlerimizde güvenin pek çok ölçüsü vardır ama en önemli üçünü sayayım: Birincisi, konuşunca doğruyu söyleyeceksin. İkincisi, söz verince yapacaksın. Üçüncüsü, size bir şey emanet edildiği zaman o emaneti gözünüz gibi koruyacaksınız. Emanete ihanet etmeyeceksiniz. Bu hükûmet nasıl güven oluşturacak?”