Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 'Açılım' projesinin, halktan tepki görünce 'Milli Birlik ve Kardeşlik' projesi olduğunu, bunda da başarılı olamayacaklarını görünce İngiltere büyükelçisinin hakemliğiyle Oslo görüşmelerinin başladığını söyledi. Bahçeli, "Oslo görüşmeleri, Oslo'da başlar İngiltere büyükelçisinin hakemliğinde İmralı'ya gelir, Ankara'da AKP etrafında şöyle bir tur atar sonra da Kandil'e gider." dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Adana'da düzenlenen salon toplantısında yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı, isim vermeden eleştirdi. Bahçeli, "10 ağustos 2014 günüden itibaren ortaya koyduğu yönetim şekli tamamıyla Anayasa'da ifadesini bulan Cumhurbaşkanı görev yetkilerini aşarak, ezerek tek adamlığa doğru bir felakete ülkeyi götürmeye çalışmıştır. Mahalli idare seçimlerinde devletin tüm imkanlarını baskısını, valisini, kaymakamlarını kullanarak, Türkiye'de geleceğin tekrar AKP iktidarına yönelmesi açısından büyük çaba göstermiştir. Ama Adana, Mersin, Manisa başta olmak üzere öyle bir tokat vurmuşlardır ki yılların Türk milliyetçiliğini bağrına basan Adana'da ve Mersin'de büyükşehiri hediye etmişlerdir. 7 Haziran seçimlerine korkuyla girmişlerdir, bu defa da Cumhurbaşkanlığı özelliği ile devletin tüm imkanlarını AKP'ye yöneltmiş, korku bacayı sarmış, 400 milletvekili istemiş, AKP'nin iktidarını değil kendisinin cumhurbaşkanı kalışını, yolsuzluk ve rüşvetin korunmasını sağlamak istemiştir. 7 Haziran'ın nasıl yapıldığını çok iyi hatırlıyoruz. Nasıl haksız bir rekabetle seçimin yapıldığını biliyoruz. Sanki Türkiye'de tek parti var, o da seçimi kazanmayı garanti etmiş, diğerleri küsurattır, gereği yoktur anlayışıyla iktidar ve cumhurbaşkanlığının katkısıyla seçime gitmişlerdir." dedi.

"AKP GÜVEN KAYBETMİŞ, OY KAYBINA UĞRAMIŞ, BİR ÇÖKÜŞE GEÇMİŞTİR"

AK Parti'nin güven kaybettiğini ve oy kaybına uğrayarak çöküş sürecine girdiğini kaydeden MHP Genel Başkanı, şunları kaydetti: 'Siz tek başınıza iktidar olmaya layık değilsiniz ama kısa zamanda da hemen gitmeniz doğru değil diyerek öyle bir yapı oluşturayım ki sizden 7 sülalenizden hesap soracak bir başlangıç olsun. İşte AKP'nin tek başına iktidarında yüzde 9 oy kaybedilmiş, 258 milletvekili ile Meclis'e gelen AKP tek başına iktidar olma imkanını kaybetti. Öyleyse bir yeni dönem başlamıştır. AKP güven kaybetmiş, oy kaybına uğramış, bir çöküşü geçmiş ve Türkiye'de geleceğin bir iktidarının oluşabilmesi için hayırlı bir işaret vermiştir."

Devlet Bahçeli, 17 havuz televizyonunun her akşam siyasiler dışında, 77 sözde araştırmacı, yorumcularının televizyonları işgal ettiğini, halka yanlış bilgi verdiklerini ifade etti. Bahçeli, "Bu yanlı anlatımlar istesek de istemesek de MHP'ye gönül vermiş arkadaşlarımızı etki altına almak için yapılmış, üzülerek söylemek istiyorum ki bazı dava arkadaşlarımız da bunun tesiri altında kalmışlardır. Bu arkadaşlara bir kez daha seslenmek işitiyorum, inanırlar, inanmazlar kendileri bilir." diye ifade etti.

"AK PARTİ'NİN İKTİDAR OLDUĞU DÖNEMDE ÇOK ÖNEMLİ SOSYAL VE EKONOMİK SORUNLAR YAŞANDI"

Türkiye'de, AK Parti'nin iktidar olduğu dönemlerde çok önemli sosyal ve ekonomik sorunlar yaşandığına işaret eden Bahçeli, şöyle devam etti. "Öncelikle Türkiye'yi kutuplaşmaya, cepheleşmeye, çatışmaya sürüklemeyi amaç etmiştir. O günlerde dönemin başbakanının söylemlerini dikkate aldığınızda hemen fark edilecek büyük tarihi hatalar, sapmalar Türkiye'yi başka yöne, felakete sürüklemenin izleri görülecektir. Türkiye'de kamplaşma, kutuplaşma, etnik temelli bölünmeyi, mezhep temelli ayrışmayı, 36 etnik grup bahanesiyle Türkiye'nin sosyal dokusunu parçalamayı hedef alan bu çatışmaları ve kamplaşmayı kalıcı kılarak, AKP'nin aldığı oy tabanını sabitleme acısından büyük bir gerilim stratejisi takip edilmiştir. Türkiye; laikler ve anti laikler, başka türlü fitne ve fesat yollarıyla toplumsal dokunun zedelenmesinin ötesinde, ülkeyi üniter devlet, toprak bütünlüğü açısından geriletmek, bölücü terörü farklı yorumlayarak etnik temelli bölücü terör yerine bir Kürt sorunu vardır bahanesiyle ülkenin bölünmesine sebebiyet verecek tarihi bir hataya girilmiştir."

MHP Genel Başkanı, "Türkiye'de kendisini aydın sanan, demokrasi, özgürlük ve hukuk adına siyasi faaliyetlerde bulunan gafiller, PKK'nın siyasi tuzağına düşmüşler, askeri yönetimle sorun çözülmüyor, öyle ise siyasi çözüme ihtiyaç vardır demişler ve siyasi çözüm sevdasına kapılmışlardı. MHP ve onun görüşündeki sendikalar dışında bütün sendikalar, STK'lar siyasi çözüm adına raporlar hazırlamış, topluma sunmuşlardır. Bir kırılma yaratmışlar etnik temelli bir bölücü yerine, bir Kürt sorunu vardır diyerek 'Birinci sınıf vatandaş yapıyoruz' aldatmacasıyla PKK'yı, güya caydırma, silahlı mücadeleden vazgeçirme amacıyla kucaklamışlardır. 1 Ağustos 2009 tarihinde Gölbaşı'nda emniyet teşkilatının bir kuruluşunda demokratik açılım adıyla bir toplantı düzenlenmiştir."

"İNGİLTERE BÜYÜKELÇİSİNİN HAKEMLİĞİYLE OSLO GÖRÜŞMELERİNE BAŞLANMIŞTIR"

Oslo görüşmelerinin İngiltere büyükelçisinin hakemliği altında başladığını vurgulayan Devlet Bahçeli, "Toplantıyı düzenleyen o ödemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay'dır. Güya Kırıkkale'nin Keskin ilçesindendir. Bu seçimde bu tarihi hatanın hesabını verebilme korkuşundan dolayı Kırıkkale'de aday olamamış, Van'a, PKK'nın himayesine girmiştir. Bu toplantıda 12 kötü adam devreye girmiştir. Bunun adı 'Açılım Projesi' olmuştur. Açılım, bir yıkım projesinin başlangıcıdır. Halktan tepki görünce 'Milli Birlik ve Kardeşlik' olmuştur. Bunda da başarılı olamayacaklarını görünce, İngiltere büyükelçisinin hakemliğiyle Oslo görüşmelerine başlanmıştır. Bu terörle mücadeleden vazgeçmek, yerine müzakerelerle PKK'yı siyasileştirmek, Türkiye'de silahsızlandırma ve militanlarının yurt dışına çıkmasına vesile olacak bir müzakere süreci olarak topluma söylenmiştir. Oslo görüşmeleri Oslo'da başlar, İngiltere büyükelçisinin hakemliğinde İmralı'ya gelir, Ankara'da AKP etrafında şöyle bir tur atar sonra da Kandil'e gider." diyerek sözlerini tamamladı.
CİHAN