Bahçelievler davasında savcı, Osmanağaoğlu'nun beraatını istedi

9 Ekim 1978'de Ankara Bahçelievler'de 7 Türkiye İşçi Partisi (TİP) üyesi 7 gencin öldürülmesi ile ilgili olarak merhum sanık Ünal Osmanağaoğlu'nun yargılandığı davaya devam edildi. Esas hakkında mütalaasını veren savcı, sanık Osmanağaoğlu'nun beraatını istedi.

9 Ekim 1978'de Ankara Bahçelievler'de 7 Türkiye İşçi Partisi (TİP) üyesi 7 gencin öldürülmesi ile ilgili olarak hakkında açılan dava sonrası Ünal Osmanağaoğlu, ideolojik amaçla ve tasarlayarak Serdar Alten, Osman Nuri Uzunlar, Latif Can, Salih Güven, Faruk Ersan ve Gürcan Gürses'i öldürmekten 15 Şubat 2001'de 7 kez ölüm cezası ile cezalandırılmasına karar verilmişti. Ünal Osmanağaoğlu hakkında verilen karar 19 Haziran 2001'de Yargıtay Ceza genel Kurulu tarafından onandı.

Sanık Osmanağaoğlu, 14 Aralık 2001'de keyfi yargılama ile mahkum edildiğini ve ifadesinin işkence altında alındığını belirterek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurdu. AİHM, yaptığı inceleme sonucunda Osmanağaoğlu'nun mahkumiyetine ilişkin hükmün Duran Demirkıran ve Muhsin Yazıcıoğlu'nun beyanlarına dayanarak ceza verildiğini kaydetti. AİHM, Ünal Osmanağaoğlu'nun firarı olması nedeniyle Duran Demirkıran ve Muhsin Yazıcıoğlu'na soru sorma imkanın ve savunma hakkının kısıtlandığını belirterek, ihlal kararı vermişti. 29 Haziran 2014'te hayatını kaybeden Osmanağaoğlu hakkında açılan davayı mirasçıları sürdürüyor.

AİHM, verdiği yeniden yargılama kararı sonrası devam eden davanın görülmesine Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Taraf avukatlarının katıldığı duruşmada savcı Halis Özman esas hakkındaki mütalaasını verdi.

AİHM'in verdiği karar doğrultusunda Duran Demirkıran ve Muhsin Yazıcıoğlu'nun, Osmanağaoğlu'nun hazır bulunduğu bir ortamda dinlenmesi gerektiğini kaydeden Özmen, Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölmesi nedeniyle dinlenmesinin imkânsız olduğunu vurguladı. Sanık Ünal Osmanağaoğlu'nun da 2014'te öldüğünü hatırlatan savcı Özmen, 2015'te mahkemede ifadesi alınan Duran Demirkıran'a soru sorma imkânının bulunmadığını ifade etti.

Savcı Özmen ayrıca Duran Demirkıran'ın ise 1 Nisan 2015'te alınan ifadesinde, Ünal Osmanağaoğlu'nun yargılama sırasında tanıdığını, daha önce işkence altında ifade verdiğini ve bu olaya hiçbir şekilde katılmadığını beyan ettiğini hatırlattı. AİHM'in ihlal olarak gördüğü hususun fiilen giderilmesinin mümkün olmadığını, bu haliyle bir şüphenin doğduğunu ve şüpheden sanığın yararlandığını belirten Özmen, Ünal Osmanağaoğlu'nun beraatını talep etti. Esas hakkında mütalaa hakkında beyanda bulunmak üzere taraf avukatlarına süre veren mahkeme, duruşmayı ile bir tarihe erteledi. CİHAN
11 Kasım 2015 16:30
DİĞER HABERLER