Bursa'da emekli Hüseyin Bayram'ın evinin bahçesinden mahalledeki şuyulandırma çalışmasının ardından yol geçti. Kamulaştırma yapan belediye, sokaktaki evleri yıkınca Bayram'ın evi yaklaşık 3 metre yukarıda kaldı ve girişi kapandı. Bina şimdi heyelan riskiyle karşı karşıya. Yağmurlu havalarda uyuyamadığını belirten 81 yaşındaki Bayram, "Yağmur yağdığı zaman rahatça uyuyamıyoruz, toprak suyu çekerse heyelan olur. Kefenim koltuğumun altında girip çıktım evime." dedi. Bayram, şimdi belediyeden evinin önüne istinat duvarı yapılmasını ve yoldan evine giriş yapılmasını istiyor.

Yıllardır özellikle seçim zamanlarında göz yumulan çarpık yapılaşma sebebiyle vatandaşlar zor anlar yaşıyor. Düzensiz yapılaşmanın son örneği ise Bursa'da yaşandı. Yaklaşık 45 bin nüfuslu mahallenin 70 sokağında parsel birleştirme (şuyulandırma) sıkıntısı yaşanıyor. Osmangazi ilçesi Geçit Mahallesi'nde yaşayan 81 yaşındaki Hüseyin Bayram, iki şoku üst üste yaşadı. Belediye önce Bayram'ın 3 katlı evinin önünde bulunan 2 konutu kamulaştırarak yol çalışması kapsamında yıktı. Yeni yol açıldı; ancak Bayram'ın evinin yol tarafındaki girişi engellendi ve bina yoldan üç metre yükseklikte kaldı. Yan tarafa da site yapılınca Bayram'ın evinin girişi tamemen kapandı. Evinin heyelan riskiyle karşı karşıya kaldığını ifade eden Bayram, istinat duvarı yapılması için Osmangazi Belediyesi'ne hem yazılı, hem de sözlü müracaatta bulundu. İstinat duvarı yapılması talebine belediyeden olumsuz yanıt alan Bayram, muhtemel bir toprak kaymasında evinin yıkılmasından korkuyor. Belediyenin 'duvarı sen yapacaksın' dediğini aktaran Bayram, kendisinin maddi gücünün olmadığını belirterek, 'Ben mi yıktım ki ben yapayım' diye serzenişte bulunuyor.

Hüseyin Bayram, şunları kaydetti: "Yağmur yağdığı zaman rahatça uyuyamıyoruz, toprak suyu çekerse heyelan olur. Hisseli tapu diyerek bahçemizi aldılar, yol açtılar. Zamanında buraya niye yaptırdı bu binayı buraya? Vergisini alıyor. Arsamın yüzde 40'ını aldı. 250 metrekare bahçemi aldılar. Evim 3 metre yukarıda kaldı. Kefenim koltuğumun altında girip çıktım. Üç dairede yaklaşık 20 nüfus kalıyor. Heyelan riski var. Belediye başkanından medet umdum. 'evimin yolunu ayırın' dedim. Bana diyor ki, 'Allah'ın dediğine karışılır, kulun yaptığına hiçbir zaman karışılmaz.' Bu bir vatandaşa söylenecek laf mı? Başvurmadık kapı bırakmadım. Medet bulamadım, ceset oldum. Önceki gün inecek yeri şaşırdım, Mudanya'da indim. Devrem kayboldu, aklımı yitirmek üzereyim."

VATANDAŞ 3 ŞUYULANDIRMAYA NASIL DAYANSIN?

Geçit Mahallesi Muhtarı Kahraman Balkaya ise "Kamulaştırma yapılınca 541. sokakta Osmangazi Belediyesi tarafından yol açıldı. Hüseyin Bayram'ın üç katlı evi üç metre yükseklikte kaldı. Aile, hayati risk altında. Gereği neyse bürokrasiden, belediye başkanımızdan yardım istiyoruz. Burada 12 bin seçmen var. 12 bin seçmenin mağduriyetine baktığımızda Osmangazi Belediyesi Geçit Mahallesi'nde 70 sokakta aynı sorun var. 30 yıllık sorunun bitmesi lazım. 2003'te şuyulandırma geçti, 2008'de de şuyulandırma geçti. 2014'de bir şuyulandırma daha geçti. 120 metrekare yeri olan bir vatandaş üç şuyulandırmaya nasıl dayanır? Muhtar olarak bunu çözemedim. Hüseyin Bayram'ın eğer maddi durumu olsaydı belediyeden yardım talep etmezdi. Perde betondan istinat duvarı yapılması lazım. Burada Osmangazi Belediyesi mi yoksa vatandaş Hüseyin Bayram mı haklı bilmiyorum, ama ortada bir gerçek var, ev risk altında." diye konuştu.

CİHAN