Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, sağlık hizmetleri sunumundan rahatsız olan terör unsurları ve destekçilerinin sağlık çalışanlarını da hedef aldığını belirterek, bu süreç içerisinde 5 sağlık çalışanının şehit edildiğini söyledi. 25 ambulans ve ekibe silahlı, molotoflu ve roketatarlı saldırı olduğunu anlatan Müezzinoğlu, "3 devlet hastanemize toplam 30 roketatarlı saldırı yapılmıştır. 15 ambulans hekimimiz teröristler tarafından alıkonulmuştur. 5 ambulans ekibimiz çatışma arasında kalmıştır. 9 ambulansımızın tıbbi cihaz ve ekipmanları gasp edilmiştir." dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nun 42'nci birleşimi açıldı. Birleşimi TBMM Başkanvekili Pervin Buldan yönetiyor. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grubu adına Grup Başkanvekili Diyarbakır Milletvekili İdris Baluken'in, 'sokağa çıkma yasağı uygulanan yerlerde kişilerin yaşam haklarının korunmasına yönelik gerekli tedbirleri almadığı ve sağlık hizmetlerinde aksamalara sebebiyet verdiği' iddiasıyla Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu hakkında gensoru açılmasına ilişkin önergesi görüşüldü. Yapılan oylama sonucu önerge, AK Parti ve MHP'nin oylarıyla reddedildi.
ZIRHLI AMBULANSLARI BÖLGEYE GÖNDERDİK
Eleştirilere cevap veren Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, sağlık hizmeti sunarken şehit olan tüm meslektaşlarına ve şehitlere Allah'tan rahmet dileyerek sözlerine başladı. Sokağa çıkma yasakları ilan edilmeden önce İçişleri Bakanlığı'yla koordinasyon sağlanarak, sağlık hizmetlerinin öngörülen sürece göre yeniden planlandığını anlatan Müezzinoğlu, "Bu çerçevede acil sağlık hizmetleri kapsamında ek insan kaynağı ve ambulans planlaması yapıldı. Acil durumlarda hasta nakli için bölgeye 2 uçak, 4 helikopter ambulans görevlendirildi. Çalışma güvenliğini tehdit eden durumların ortaya çıkması üzerine, çalışan güvenliğini ve hastaya erişimi artırmak amacıyla zırhlı ambulansları bölgeye gönderdik. Ulusal Medikal Kurtarma ekiplerimizi olağandışı durumlarda sağlık hizmeti sunum tecrübesi de göz önüne alınarak, düzenli aralıklarla değişim yapmak suretiyle, sokağa çıkma yasağı uygulanan bölgelerde görevlendirdik. Hastanelerin acil servislerini güçlendirerek yaralanmalara anında ve yerinde müdahale edecek uzman tabip ve sağlık personeli görevlendirmeleri yaptık. Hastane yoğun bakım ve ameliyathanelerimizi tıbbi cihaz ve insan kaynağı bakımından güçlendirdik ve yerinde hizmet sunumunu etkin hâle getirdik. Diyaliz hastalarımızın sokağa çıkma yasağı uygulamalarından önce hastanelere yatışlarını yaparak diyaliz hizmetlerini verdik. Sokağa çıkma yasağı olan bölgelerde aile hekimlerimizin bütün zorluklara rağmen hizmet sunması amacıyla güvenli olan ek binalara taşınmasını sağladık. Ayrıca, mobil sağlık hizmetleriyle yerinde birinci basamak hizmetleri verdik, vermeye devam ediyoruz. Terör olayları nedeniyle geçici yer değişikliği yapan vatandaşlarımızın gittikleri yerlerde aile hekimliği hizmetleri alabilmelerini sağladık. Gebe, bebek, çocuk izlem ve aşı vakti gelenlere birinci basamak sağlık hizmetlerini verdik, vermeye devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
3 BİN 500 AMELİYAT YAPILDI
Nusaybin ilçesine ilişkin istatistikler veren Müezzinoğlu, 21 Aralık'tan bu yana 466 doğum, 64 diyaliz vakası, 2 bin 770 yatan hasta, yaklaşık 139 bin poliklinik hastası, bin 448 ameliyat, 616 il içinde sevk, 1027 il dışı sevk hizmeti verildiğini söyledi. Diyarbakır'da da 2 Aralık'tan günümüze 5 bin 197 doğum, yapıldığını, 262 diyaliz vakası, 39 bin 38 yatan hasta, yaklaşık 500 bin poliklinik hastası, 3 bin 540 ameliyat, 3 bin 200 il içinde sevk, 404 il dışı sevk hizmeti verildiğini anlatan Müezzinoğlu, "Halk sağlığı hizmetleri olarak aile hekimlerimiz tarafından sokağa çıkma yasağı ilan edilen bölgelerde ikamet eden 365 bin 110 kişi tek tek aranarak bulundukları ile göre aşılama, gebe takibi, bebek ve çocuk izlemleri, evde sağlık hizmetleri gibi konularda bilgilendirme ve aile hekimlerine yönlendirme çalışmalarını gerçekleştirmiş, sokağa çıkma yasağı kaldırılan bölgelerde ise halk sağlığı ve aile hekimliği hizmetleri kesintisiz olarak sunulmaya başlanmıştır. Acil sağlık hizmetlerinde gerçekleştirdiklerimize bakacak olursak, Şırnak il genelinde sokağa çıkma yasağının başladığı tarihten bugüne 112 acil çağrı numaramıza 31 bin 938 çağrı gelmiş, 9 bin 302 vakaya ambulans görevlendirilmiş, 9 bin 89 vaka taşınmış, Cizre ilçemizde 3 bin 216 ambulans talebinin 3 bin 44 adedi karşılanmıştır. Sur ilçemizde 24 bin 440 vakaya ambulans görevlendirilmiş, Sur ilçemizde ulaşılamayan vaka sayısı sadece 2'dir. Nusaybin ilçemizde 1 Ekim tarihi itibarıyla bin 974 vaka taşınmış, il içinde 267 sevk, il dışında ise 127 sevk gerçekleştirilmiştir. 2015 ve 2016 yıllarında bugüne kadar, ilin kendi yöneticileri tarafından, sağlık hizmeti almış vatandaşlarımızın yaşadığı Diyarbakır'da 4 bin 348, Şırnak'ta bin 873 ev ziyareti yapılmıştır. Bu ziyaretler sırasında vatandaşlarımızın memnuniyeti, yüz yüze görüş alınmış ve talepleri de değerlendirilmiştir." şeklinde konuştu.
CHP ADINA ANLAMAKTA ZORLANIYORUM
Yapılan çalışmalar hakkında da bilgi veren Müezzinoğlu, bütün bunlardan rahatsızlık duymayı HDP adına anladığını ama CHP adına anlamakta zorlandığını ifade etti. Verilen bu sağlık hizmetleri sunumundan rahatsız olan terör unsurları ve destekçilerinin sağlık çalışanlarını da hedef aldığını dile getiren Müezzinoğlu, bu süreç içerisinde 5 sağlık çalışanının şehit edildiğini kaydetti.
25 ambulans ve ekibe silahlı, molotoflu ve roketatarlı saldırı olduğunu anlatan Müezzinoğlu, "3 devlet hastanemize toplam 30 roketatarlı saldırı yapılmıştır. 15 ambulans hekimimiz teröristler tarafından alıkonulmuştur. 5 ambulans ekibimiz çatışma arasında kalmıştır. 9 ambulansımızın tıbbi cihaz ve ekipmanları gasp edilmiştir. Arkadaş, CHP sözcüsünün bir kelimeyle 'terörist' demediği, bir kelimeyle sağlık çalışanlarının bu mağduriyetlerini dile getirmediği bir anlayışı nasıl izah edecekler, anlamakta zorlanıyorum. Bu terörist saldırılarda şehit olan sağlık çalışanlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum. Sokağa çıkma yasağı uygulanan kent merkezlerinde görev yapan kahraman ve fedakâr sağlık çalışanlarına şükranlarımı sunuyorum. Böyle bir teşkilatın mensubu olmaktan onur ve şeref duyuyorum." açıklamasında bulundu.
Yaşanılanların tek sorumlusunun terör örgütü, eli silahlı teröristler olduğunu vurgulayan Müezzinoğlu, onlara rağmen sağlık çalışanları tarafından örnek bir sağlık hizmeti verildiğini ve verilmeye devam edileceğinin altını çizdi. "Terör, meşru olmayan bir amaca meşru olmayan şiddeti kullanarak ulaşma eylemidir." diyen Müezzinoğlu, "Burada, meşru olmanın ölçüsü hukuktur, manevi dinamiklerimizdir ve ortak toplum vicdanıdır. Bu tanıma ve ölçüye göre terör, suçtur, günahtır, ayıptır. Herkesin ona karşı çıkması ve onu lanetlemesi gerekir. Teröre karşı yapılan mücadele, meşru müdafaadır ve meşru müdafaa bütün hukuk normlarında insan hakkıdır. Birlik ve bütünlüğümüze, huzur ve güvenliğimize yönelik insanlık dışı terör saldırılarını şiddetle kınıyorum. Herkesi sağduyuya ve mesuliyetini icraya davet ediyorum." ifadelerini kullandı.
Cihan CİHAN