Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nin, Kandıra’ya taşınacağı yönündeki iddialar, tutuklu ve hükümlülerle ilgili gönüllü çalışmaları olan sivil toplum örgütlerini tedirgin etti.
Cezaevinin şehir dışına taşınması, tutuklu ve hükümlüleri ailelerinden koparacak, gönüllü çalışmaları aksatacak ve anneleriyle birlikte kalan çocukların dışarıya çıkmasını zorlaştıracak. Bakırköy’ün taşınacağı bir süredir konuşuluyordu. Araziye ünlü bir müteahhitin site yapacağı öne sürülmüştü.
‘Cezaevleri erişilebilir olmalı’
Cumhuriyet Gazetesi'nin haberine göre , Bakırköy’de, anneleriyle cezaevinde yaşayan 0-6 yaş arası 50’yi aşkın çocuk var. Gündüz kreşe götürülüyorlar. Hafta sonları babalarıyla ya da yakın akrabalarıyla dışarıya çıkabiliyorlar. Türkiye’de hiçbir yakını olmayan, konsoloslukla hukuki süreçleri ilerleyen yabancı tutuklular açısından, taşınmak demek iyice yalnızlaşmak demek. Konsolosluk görevlileri zaten ziyarete çok sık gelmiyor. Şehir dışında bir yere gidilmesi ise daha az ziyarete gelecekleri anlamına geliyor. CHP 24. dönem İstanbul milletvekili Melda Onur, konuyu Meclis gündemine taşıdı ancak soru öngesi yanıtlanmadı. Onur, Adalet Bakanı Kenan İpek’e, Bakırköy Cezaevi’ne ilişkin öngörülen projenin ne olduğunu, arazinin müteahhit Ali Ağaoğlu tarafından alındığı yönündeki duyumların gerçek olup olmadığını sormuştu. Bakırköy’ün en önemli özelliğinin, anneleriyle kalan çocuklar olduğunu ifade eden Onur, “Gidilecek yerde kreş var mı? Hele yabancı mahpuslar için taşınmak ekstra sorun demek. Şehir dışına gidip gelmek, aileleri perişan ediyor. Cezaevindekiler suçlu diyelim, aileleri de mi suçlu” diye sordu. Şehir dışındaki kampuslar yerine, merkezlerde küçük cezaevlerinin inşa edilebileceğini söyleyen Onur, şöyle devam etti: “Cezaevleri erişilebilir olmak zorunda. Bir tutuklu yakınının, Silivri’de ya da Kandıra’da düzenli görüş için, ev tutması lazım. Poyraz Ali’nin babası oğlunu dışarı çıkarabilmek için Trabzon’dan geliyordu. Yenibosna’da kalıp, çocuğunu gezdiriyordu. Şimdi, Poyraz Ali’nin annesi Silivri’de, aylardır çocuğunu göremiyor. Poyraz Ali’nin tedavi, eğitim ve rehabilitasyonu için gerekli koşullar oturmuştu ki, annesi sürgün edildi...”
Bakırköy Kadın Cezaevi İstanbul'un en gözde kupon arazilerinden birinde. Atatürk Havalimanı'na 5 dakika mesafede ve E-5 kara yolunun dibinde . Ataköy, Bakırköy Merkez ve Bahçelievler'e çok yakın olan arazinin yanında da metro geçiyor.
Metris de gidecek mi?
Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSTT) çalışanı sosyolog Zeynep Alpar ise “Taşınmak sadece çocuklar için değil bütün mahpuslar için kötü olur. Yakınlarından ve sivil toplumun çalışmalarından uzaklaşacaklar. Birçok aile çocuğunu göremeyecek. Sadece Bakırköy’ün değil Metris Cezaevi’nin de arazilerin değerli olması nedeniyle taşınacağı söyleniyor. Tutukluların duyumları bu yönde. Bakırköy’deki mahpusların bir kısmının Silivri’ye, bir kısmının da diğer hapishanelere dağıtılacağı uzun zamandır konuşuluyor” diye konuştu.
İlk sevk 1 Ağustos’ta yaşandı
Özgür Gündem Yayın Danışma Kurulu üyesi olduğu için tutuklanan Necmiye Alpay ile görüşen avukatı Fethiye Çetin, önceki gün cezaevinin Kandıra’ya taşınacağı yönündeki duyumu aktardı. Çetin, “Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdür Yardımcısı, tüm kadınların Kandıra’ya toplanması planından bahsetmiş. Ama hemen gerçekleşmez demişler” diye konuştu. Bakırköy Cezaevi’nden ilk toplu nakil 1 Ağustos’ta yaşandı. DHKP/C davası sanığı olan 35 kadın, geceyarısı Silivri 9 No’lu Cezaevi’ne sevk edildi