ANKARA (CİHAN)- Bank Asya'nın avukatları Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'na (BDDK) yönetimin tekrar eski sahiplerine devredilmesi konusunda dilekçe verdi. Bankanın avukatlarından Süleyman Taşbaş, " Gerekçe olarak ortaya konan husus şuan itibariyle ortadan kalkmış durumda. Bugün itibariyle A Grubu hisseye sahip hissedarlarımızın yüzde 86'sı belgelerini teslim etmiş durumda." dedi.

BDDK önünde açıklama yapan Taşbaş, "BDDK'nın almış olduğu kararla Bank Asya'nın yönetimine el konulmuştu. Bu süreç ile alakalı gerekçesi ortakların aranan belgeleri teslim etmediği gerekçesine dayanıyordu. 12 Şubat itibariyle ortaklara ait belgelerin yüzde 70'i BDDK'ya teslim edildi. Biz 12 Şubat'ta BDDK'ya müracaatla teslim edilen belgelere istinaden yönetim kurulunun göreve iadesini, ortaklarımızın da haklarının da kendilerine iadesini talep etmiştik. Aradan geçen süreç içerisinde tarafımıza herhangi bir dönüş olmadığı gibi somut işlem ya da eylemle karşılaşmadık. En son basından aldığımız haberlere göre MASAK'ın bir rapor hazırladığını duyduk. Bu daha öncede ifade ettiğim gibi anayasaya aykırı bir durum. MASAK'ın yetkisi alanına girmeyen bir durum. 18/5'in kapsamına baktığınız da bunun yaptırımı idari para cezası. Gerekçe olarak ortaya konan husus şuan itibariyle ortadan kalkmış durumda. Bugün itibariyle A Grubu hisseye sahip hissedarlarımızın yüzde 86'sı belgelerini teslim etmiş durumda." ifadelerini kullandı.

"İNSANLAR BANKALARINI KENDİLERİNE BİRAN ÖNCE TESLİM EDİLMESİNİ İSTİYORLAR."

İkinci defa konuyla ilgili dilekçe verildiğini söyleyen Taşbaş, şöyle devam etti:

"Bugün biz BDDK'ya tekrar müracaatla daha önce vermiş olduğumuz dilekçemizin akıbetini, artı tekrar yönetim kurulu üyelerimizin tekrar görevlerine iadesini ve ortaklık haklarımızın bize iadesini talep ettik . Sonucunu bekliyoruz. Yaşanan süreçle alakalı gerek BDDK'nın almış olduğu kararlar gerek TMSF'nin almış olduğu kararlarla alakalı işlemin iptaline yönelik gerek İstanbul'da gerek Ankara'da idare mahkemelerine davalar açıldı. Hukuki süreç bu şuanda bankaya gelmiş olan TMSF tarafından atanmış olan yönetim kurulu yok hükmünde. Almış olduğu kararlarda yok hükmünde, tabi burada milyonları ilgilendiren bir husus söz konusu. İnsanlar bankalarını kendilerine biran önce teslim edilmesini istiyorlar. Biz de meşru olarak yönetimin tekrar göreve iadesini, ortaklık haklarının da kendilerine iadesini talep ediyoruz. Temennimiz hukukun biran önce tecelli edip, hak sahiplerinin haklarının iadesi meşru yönetimin de biran önce görevlerine iadesidir. Yine şunu ifade etmek istiyorum tabi olağanüstü bir dönemden geçtiğimizi düşünüyorum. "

"DOĞRUDUR 2011 YILINDA TÜRK-ARAP BANKASI'YLA İADE ALAKALI 18/5 KAPSAMINDA BİR UYGULAMA YAPILMIŞTI"

Banka yönetiminin TMSF tarafından atanan üyeler tarafından işgal edildiğini ve bu hukuksuzluğun devam etmesinin vicdanları yaraladığını aktaran Taşbaş," Gerekçelere baktığınız da bir takım gerekçeler ortaya konuluyor. 18/5'e göre işte daha önce uygulamalar yapıldığı ifade ediliyor. Doğrudur 2011 yılında Türk-Arap Bankası'yla iade alakalı 18/5 kapsamında bir uygulama yapılmıştı. Türkiye'nin güzide bankalarından biri olan Türk-Arap Bankası'yla alakalı. Fakat orada 2011 yılında o uygulama da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin kararı, Bakanlar Kurulu'nun karalı, BDDK'nın bizzat somut tespiti artı banka ortaklarının bizzat daveti neticesinde bir uygulama gerçekleşmişti ve o uygulamaya 7 ay sonra son verilerek banka tekrar sahiplerine iade edilmişti. Bank Asya'nın durumuna baktığınızda fotoğrafta bu karelerden hiçbirisi yok. Ne bir Birleşmiş Milletler kararı ne bir Bakanlar Kurulu ne bir BDKK tarafından yapılmış somut bir tespit hiç birisi yok. Bilakis Bank Asya sermayesi en güçlü 3 bankada birisi şuan Türkiye'de. Hal böyleyken zaten gerekçesi olmayan bir sebeple banka gelip işte yönetime el konulmuştu. Şuan itibariyle gerekçe olarak ortaya konan hususun tamamen ortadan kalktığı somut verilerle sabit iken, hala banka yönetiminin TMSF tarafından atanan üyeler tarafından işgaline devam edilmesi hukuksuzluğun devam etmesi vicdanları yaralamaktadır. Bu hususa biran önce son verilmesi için BDDK nezdinde bugün dilekçemizi verdik en kısa zamanda da sonuç almayı umuyoruz. " şeklinde konuştu. CİHAN