Bank Asya üzerinde oynanan çirkin oyunu deşifre etti!

Bank Asya üzerinde oynanan çirkin oyunu deşifre etti!
Zaman gazetesi yazarı Turhan Bozkurt, bugünkü köşe yazısında Bank Asya'ya yönelik karalama kampanyasında nasıl çirkin bir yol izlendiğini analiz ediyor...
17 Aralık operasyonu sonrası Halkbank’ın itibarı zedeleniyor diyenlerin son iki haftadır katılım bankacılığının 4 oyuncusundan biri olan Bank Asya’ya alenen saldırdığını ifade eden Bozkurt, BDDK'nın bu saldırı karşısında bilinçli olarak sessiz kaldığını belirtiyor. Takvim gazetesinin dün yayımlanan “Cemaatin adeta karakutusu olan Bank Asya…” haberinin 5411 sayılı Bankacılık Kanunu madde 74 açısından suç olduğunu söyleyen Bozkurt, BDDK'nın mevcut suça karşı dahi derin bir sessizliğe gömüldüğünü vurguluyor.

Bozkurt, BDDK ve Bank Asya’dan başka hiç kimsede olmaması gereken müşteri bilgilerinin kimliği belirsiz kişilerce elde edildiğini dile getirerek, çeşitli iş adamlarına ve holdinglere yüksek mevkilerden telefonların gelip söz konusu bankadan paralarını çekmeleri yönünde ağır baskılar oluşturulduğunu açıklıyor.

İşte Turhan Bozkurt'un bugünkü 'BDDK ne iş yapar?' isimli köşe yazısı;

Genel müdürü rüşvet iddiası ile tutuklandığında Halkbank’ın itibarı zedeleniyor diye dizlerini dövenler, iki haftadır katılım bankacılığının 4 oyuncusundan biri olan Bank Asya’ya alenen saldırıyor.

Sahneledikleri ‘2 milyar dolarlık vurgun’ palavrasının Merkez Bankası verilerinden sonra tescilli yalan olduğu anlaşılınca daha da öfkelendiler. “Belgesi var.” diyen İçişleri Bakanı Efkan Ala, yalan ortaya çıkınca susmayı tercih etti. Doğru-yanlış demeden saldırıyorlar. Sabah Grubu bünyesindeki Takvim gazetesinde dün yayımlanan imzasız haber baştan sona problemli. Haber “Cemaatin adeta karakutusu olan Bank Asya…” cümlesi ile başlıyor. Habercilik kriterlerini çoktandır rafa kaldırmış olan bu yayın organı, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu madde 74 açısından suç işlemiştir. Bu maddeye göre “bir bankanın itibarını kırabilecek veya şöhretine ya da servetine zarar verebilecek bir hususa kasten sebep olunamaz ya da bu yolla asılsız haber yayılamaz.” Hisseleri Borsa İstanbul’da işlem gören, SPK ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından mütemadiyen denetlenen Bank Asya için cemaatin karakutusu ifadesi nasıl kullanılabilir!   

Bahse konu karalayıcı haberi yayımlayanlar aslında iki haftadır sürdürülen meş’um planı deşifre etti. Nedir o plan? Bazı işadamlarına, holdinglere yüksek mevkilerden telefon geliyor ve paralarını çekmeleri isteniyor. Buna anlam veremeyen yahut ‘yanlışlık var herhalde’ deyip gündelik işlerine devam edenlerin telefonları yine çalıyor. Bu sefer daha sert bir tonda mesaj veriliyor. Vadesi dolmadığı halde parasını çeken şirket ya da şahısların isimlerini alt alta yazdığınızda manzara tebellür ediyor. Bir listeden bahsediliyor. BDDK ve Bank Asya’dan başka hiç kimsede olmaması gereken müşteri bilgilerini ihtiva eden liste, başkalarının elinde ne arıyor? Banka isminin önemi yok. Herhangi bir bankaya karşı hukuk hiçe sayılarak bu tarz söz ve fiillerde bulunmak kabul edilemez.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, birkaç yıldır Ziraat, Vakıfbank ve Halkbank’ın katılım bankacılığına el atacağını söylüyordu. Yol temizliğine Bank Asya’dan mı başlanacak? Devlet gücü ile özel sermayeli bir kuruluşa kumpas kurmak insafla, adaletle bağdaşmaz.

Sektörün otoritesi, bağımız BDDK’nın benzer vakalarda nasıl hareket ettiğini tahkik ederken Zekeriya Temizel örneği ile karşılaştım. Merhum işadamı Sakıp Sabancı, 2001 krizinde bankalara el konulmasının ardından “Ufukta 20 banka daha var.” diye açıklama yapmıştı. BDDK Başkanı Zekeriya Temizel, anında suç duyurusunda bulunmuştu. Temizel’in savcılığa verdiği dilekçede şu tespitler çok ibretlik: “Sistem hakkında ve hatta tek bir banka hakkında bile ortaya atılan asılsız bir iddia hızla ve artarak sisteme zarar vermektedir. Türkiye genelinde tanınan bir işadamının bankalarla ilgili gerçek dışı iddialarının, güven ve itibar müessesesi olan bankalar üzerinde tereddütlere yol açacağı, yerli ve yabancı yatırımcıların kararlarını etkileyerek ülke ekonomisinin ve tasarruf sahiplerinin zarara uğramasına neden olacağı açıktır.” Sabancı, kastı aşan sözlerinden ötürü 2 milyar TL (2 bin TL) para cezası ödemişti. Temizel, görevinin ona yüklediği sorumluluğu yerine getirdi.

Peki bugünün BDDK Başkanı Mukim Öztekin, Bank Asya’ya karşı yürütülen derin darbenin şıracı şahitlerine, ne kadar seyirci kalacak? BDDK, Takvim Gazetesi gibi mesnetsiz haberleri yayımlayanlar hakkında suç duyurusunda bulunmadığı her gün Madde 74’ün ihlal edilmesine seyirci kalarak bir nevi suça ortak olmuş sayılacaktır.

Neymiş… Bileziklerini bozdurup hesap açtırıyorlarmış. Şubelerde para yatırmak için kuyruğa girmişler. Ne var bunda? Bank Asya’nın şahsında Türkiye’nin istikbaline itimat etmemiş olsalar paralarını niye yatırsınlar? Bank Asya sahipsiz değil… diye bitirmiştim salı günkü makaleyi. Bizi yanıltmayan civanmert insanlar, kendinize yakışan edayla geleceğe yürüyorsunuz. İyi ki oradasınız.
10 Ocak 2014 08:58
DİĞER HABERLER