Barolardan büyük itiraz: Toplum çok ağır bedeller ödeyecek

Barolardan büyük itiraz: Toplum çok ağır bedeller ödeyecek
Sıkıyönetim dönemini aratmayan düzenlemeler içeren ‘iç güvenlik tasarısı’na hukukçuların tepkisi sürüyor.

Özellikle Doğu ve Güneydoğu’daki baro başkanları paketin yasalaşmasıyla birlikte toplumsal olayların daha da artacağı konusunda ciddi endişeler taşıyor. Van Baro Başkanı Murat Timur, tasarı ile savcıların yetkilerinin valiye devredildiğini belirtirken, “ismi her ne kadar ifade edilmemiş olsa da bütün ülkede olağanüstü hale” geçileceğini söyledi. Polisin silah kullanma yetkisinin artırılması ile birçok vatandaşın öldürülmesine yol açılacağını dile getirdi. Şırnak Baro Başkanı Nuşirevan Elçi, Cizre’de yaşanan olaylara dikkat çekerek “Bu paket çıkmadan bile birçok çocuk öldürüldü. Polise geniş yetki verilirse hükümet de devlet de çıkacak durumları göze almalıdır.” dedi.

Hakkari Baro Başkanı Muhittin Güngör de “En son Şemdinli’de bir yurttaş öldürüldü. Bunun için soruşturma başlatılmadı. Kanun daha çıkmadan uygulanmaya başlandı. Halk bir saatten sonra demokratik hakkını kullanacaktır. Bunun sonucunda daha vahim olaylar da ortaya çıkacaktır. Böyle giderse Türkiye’yi karanlık günler bekliyor.” şeklinde konuştu. Mardin Baro Başkanı Azat Yıldırım ise düzenlemenin adam öldürmeyi legal hale getirdiğinin altını çizdi ve şu önemli uyarıyı yaptı: “Bu yasa ile faili meçhul cinayetlerin önü açılıyor.” Görüşler özetle şöyle:

Toplumsal olaylar artacak

Van Baro Başkanı Murat Timur:“İsmi her ne kadar ifade edilmemiş olsa bile olağanüstü haldir. Çünkü valilerin yetkileri ciddi bir şekilde artırılıyor. Yargının yetkisinde olan birtakım düzenlemeler valinin yetkileri içerisinde uygulanmaya başlıyor. Dolayısı ile hak ve özgürlükler alanındaki birtakım yetkiler de yargının elinden alınıp valiye teslim ediliyor. Bu olağanüstü yetkiler de olağanüstü bölgelerdeki valilere verilir. 1980’de sıkıyönetim valileri vardı, 1990’da olağanüstü hal valileri oldu. Yine Toplantı ve Yürüyüş Kanunu ile ilgili düzenlemeye baktığımızda bir ülkenin düşünce ve ifade özgürlüğünün somutu toplantı ve yürüyüş kanunudur. Bu yasada da çok ciddi kısıtlamalar getiriliyor. Bir araya gelmiş çok küçük kitlelere müdahale edilebilecek. Kolluğa ciddi biçimde silah kullanma yetkisi verilmesi sonucunda ‘dur’ ihtarına uymadığı gerekçesiyle birçok vatandaşın öldürülmesine yol açılacak.

Tasarı, karanlık günlerin habercisi


Şırnak Baro Başkanı Nuşirevan Elçi:Bu paket daha çıkmadan bile Cizre’de birçok çocuk öldürüldü. Bu yargı paketiyle sıkıyönetim döneminde kalan maddeler getiriliyor. Meclis Genel Kurulu’ndan geçerse hem Türkiye’yi geriye götürür hem de sorunları artırır. Polise geniş yetki verilirse hükümet de devlet de çıkacak durumları göze almalıdır. Büyük olayların habercisi bu paket. Hükümet, geçmişten ders almadı. Askeri mahkemeler olsun, sıkıyönetim olsun bu güvenlik tedbirleri alındı ama bir sonuç elde edilmedi. Herkes bunun farkında. Ne bu yasayı çıkaranlar ne de yöneticiler bunu vatandaşa izah edemiyor. Yarın büyük sorunlara sebebiyet verdiği zaman bunun hesabını vatandaşa veremezler.

Türkiye’yi karanlık günler bekliyor

Hakkâri Baro Başkanı Muhittin Güngör:“En son Şemdinli’de bir yurttaş öldürüldü. Bunun için soruşturma başlatılmadı. Kişiyi, tutuklu yargılamaları gerekirken burada emniyet güçlerine imtiyaz gücü verilmiş gibi. Burada durumun değişebileceğini zannetmiyorum. Kanun daha çıkmadan uygulanmaya başlandı. Bundan sonra hak ihlalleri artacak. Bundan da herhangi bir sonuç çıkmayacak. Halk bir saatten sonra demokratik hakkını kullanacaktır. Bunun sonucunda daha vahim olaylar da ortaya çıkacaktır. Böyle giderse Türkiye’yi karanlık günler bekliyor.

Adam öldürme legal hale geliyor


Mardin Baro Başkanı Azat Yıldırım: İç güvenliği paketinde kolluğa keyfiyete varan yetkilerin verilmesi özgürlükleri yok ettiği gibi ülkeyi tekçi bir anlayışa götürür. Ülkede demokrasi ciddi anlamda zarar görür. Bu yasa baskı rejimlerini hatırlatır. Türkiye’nin demokrasiye ve özgürlüklere yönelik ciddi adımlar atması gerekirken, maalesef eskiye dönük ve demokrasiden uzak kanunlar çıkarılmaya çalışılıyor. Bu Türkiye için yararlı değil. Bu yasa ile adam öldürme legal hale geliyor. Silah kullanma yetkisi genişletiliyor. Faili meçhul cinayetlerin önü açılıyor.

Temel haklar sınırlanıyor

Batman Baro Başkanı Ahmet Sevim:Paketin esas sorunlu ve tehlikeli yanı, temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması, arama, yakalama gibi ancak yargısal makamlarca verilen kararların idari kararlarla verilmesidir. Yine bu paketle, toplanma, örgütlenme, gösteri ve yürüyüş hakkı gibi temel haklar ciddi bir şekilde sınırlanmakta ve kolluk kuvvetlerine bu hakların kullanımının engellenmesi yetkisi tanınmakta ve en önemlisi sıkı bir düzenleme gerektiren silah kullanma yetkisini genişletmesidir. Yaşadığımız bunca acı tecrübeye rağmen, kamu düzenini temel hak ve hürriyetleri sınırlamakla sağlamaya çalışmak, toplumda aslında güvensizliğe sebebiyet verecektir.

Toplum çok ağır bedeller ödeyecek

Eskişehir Baro Başkanı Rıza Öztekin:“Polis, savcı kararı olmaksızın arama ve gözaltı yapabilecek. Polisin silah kullanma yetkisi artırılıyor. Yargı denetimi olmadan istihbari telefon dinleme yetkisi genişliyor ve denetim tek bir hakime veriliyor. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerine ait cezalar artırılıyor ve tutuklamaların önü açılıyor. Herkesin parmak izi ve damar izi alınması mecburiyeti getiriliyor. Valilerin emrine uymamanın şu anki yaptırımı Kabahatler Kanunu uyarınca para cezasıdır, düzenlemede hapis cezası öngörülüyor. Bunun gibi daha pek çok düzenleme eğer yasalaşırsa toplum çok ağır bedeller ödeyecektir.”

Kuvvetler ayrılığı ilkesinin ihlali olur


Malatya Barosu Başkanı Enver Han: “Tasarıda, idareye yani kaymakamlarımıza ve valilerimize, acele hallerde gözaltı yetkisi verme kararının tanınmış olması, bence kuvvetler ayrılığı ilkesinin ihlali anlamına gelecektir. Bu bağlamda, İç Güvenlik Yasa Tasarısı’nın yeniden elden geçirilip, özgürlükleri ve hukukun üstünlüğünü ihlal etmeyecek şekilde tesis etmesini talep etmekteyiz.”

04 Şubat 2015 07:11
DİĞER HABERLER