Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Gümüşhane Dernekler Federasyonunca Gümüşhane'nin düşman işgalinden kurtuluşunun 93. yıl dönümü dolayısıyla Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen Gümüşhaneliler Gecesi'ne katıldı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Değişim arzusunun önünde hiçbir gücün duramayacağını, statükonun da baskının da ilelebet egemen olamayacağını biz çok iyi biliyoruz'' dedi.
Başbakan Erdoğan, gecede yaptığı konuşmada, İstanbul'da yaşayan 'Gümüşhaneli kardeşlerinin' aralarında bulunduğu için çok mutlu olduğunu, tüm Gümüşhane'de yaşayan vatandaşlara da selam gönderdiğini belirtti. Halk oylamasında yüzde 78,5 oranında 'evet' oyu veren Gümüşhane'ye şükranlarını ilettiğini dile getiren Başbakan Erdoğan, Gümüşhane'ye en yakın zamanda gideceğini ve bu ildeki toplu açılışları gerçekleştireceklerini belirtti.
Başbakan Erdoğan, sözlerine şöyle sürdürdü:
''Esasen, AK Parti'yi kurduğumuz günlerde, Genel Başkan sıfatıyla ilk kez ziyaret ettiğim Gümüşhane, bende unutulmaz hatıralar bıraktı. Gece yarısı, otobüsle Gümüşhane'den Trabzon'a ulaşmaya çalışırken, yolda bir grup teyzenin, ehramları içinde bekleştiğini gördük ve durduk. Oradan geçeceğimizi öğrenmişler ve saatler boyunca yolun kenarında bizi beklemişler. Kendileriyle sohbet ederken, ikram ettikleri kömelerin de tadına baktık. Daha partimizi kurduğumuz ilk günlerde şahit olduğumuz bu sahne, Türkiye'nin bizden ne beklediğini, bizden ne umduğunu anlamamız noktasında son derece teşvik edici oldu.'' diye konuştu. Erdoğan, bu hareketin, 'o yol kenarlarında oğlunu bekler gibi bekleyen' teyzelerin, ninelerin, yoksul köylülerin, gözlerinden umut fışkıran çocukların hayır duaları üzerine kurulduğunu bir an bile olsun hatırlarından çıkarmadıklarını vurguladı.
8 yıl boyunca, yollarını gözleyen, onlara umut bağlayan o kitlelere mahcup olmamanın en büyük gayeleri olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, ''Biz, her fırsatta, hem kendimize, hem de halkımıza, altını kalın çizgilerle çizerek ve samimiyetle şunu söylüyoruz; AK Parti'yi millet kurmuştur, AK Parti milletin partisidir. AK Parti'ye rota çizecek, istikamet belirleyecek olan da yalnızca ve yalnızca millettir'' diye ifade etti. Mısır'daki olaylar başladığında, meseleye çıkar zaviyesinden bakmadıklarını, çifte standarda yeltenmediklerini vurgulayan Erdoğan, ''Kardeşlik hukuku, komşuluk hukuku, ortak bir tarihin ve ortak bir medeniyetin hukuku ne gerektiriyorsa, nasıl gerektiriyorsa biz de öyle davrandık. Zira biz, statükonun ne demek olduğunu, neye tekabül ettiğini, bir ülkeyi nasıl durağanlaştırdığını, donuklaştırdığını çok iyi biliyoruz. Vesayetçi anlayışların, halkın taleplerine, arzularına kör ve sağır yaklaşımların ülkeye ne büyük zararlar verdiğini biz yaşayarak gördük ve öğrendik. Milletin, sandık yoluyla yönetime iradesini yansıttığı dönemlerde, ülkenin nasıl şaha kalktığını, ekonominin nasıl büyüdüğünü tecrübe ettik.'' dedi. Erdoğan, demokrasinin askıya alındığı, özgürlüklerin kısıtlandığı, konuşmanın, yazmanın baskı altında tutulduğu dönemlerde ise Türkiye'nin nasıl küçüldüğünü, itibarının nasıl zedelendiğini, yoksulluğun nasıl çığ gibi ülkenin üzerine çöktüğünü de gördüklerini ve yaşadıklarını söyledi. Başbakan Erdoğan, ''İşte onun için biz Mısır halkının hissiyatını, Tahrir Meydanı'ndaki o haykırışları, halkın taleplerini, isteklerini en iyi anlayan milletlerden biriyiz. Değişim arzusunun önünde hiçbir gücün duramayacağını, statükonun da baskının da ilelebet egemen olamayacağını biz çok iyi biliyoruz. İşte onun için, Mısır konusunda herkes susarken biz susmadık. Herkes beklerken biz beklemedik. Duruma göre tavır belirlemek yerine, yüreğimizin sesiyle, kalbimizle, gönlümüzle hareket ettik ve Mısır'dan desteğimizi esirgemedik.''diye söyledi. Mısır'daki gelişmeleri suskunlukla takip edenlerin mahcup durumda olduklarını ifade eden Erdoğan, ''Bizim yüreğimizden gelen tavsiyelerimizi eleştirenler mahcup olmuş durumdalar. Çifte standardı, bekle-gör politikasını benimseyenler, Mısır için demokrasiyi çok görenler mahcup olmuş durumdalar. Ama biz mahcup olmadık, Türkiye mahcup olmadı, milletimiz mahcup olmadı. Düne kadar Mısır halkının kalbinde müstesna bir yerimiz vardı. O müstesna yer bugün Mısır'ın kalbinde güç kazandı, kardeşliğimiz daha da pekişti. Desteğimiz ve dualarımız Mısır'la. İnşallah, en kısa sürede seçimler yapılır, anayasal demokrasi tesis edilir ve Mısır yeniden ihtişamlı günlerine döner" dedi.
Başbakan Erdoğan, ''Ana muhalefet partisinden yapılan açıklamalar, halkı anarşiye çağıran yaklaşımlar, muhalefetin demokrasiye bakışını da bir kez daha ortaya koymuştur'' diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Gümüşhane Dernekler Federasyonunca Gümüşhane'nin düşman işgalinden kurtuluşunun 93. yıl dönümü dolayısıyla Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen Gümüşhaneliler Gecesi'ne katıldı. Başbakan Erdoğan, gecede yaptığı konuşmada, Siyasetin yıkıcı olmayı değil, yapıcı olmayı gerektirdiğini belirterek, siyasetin en başta dürüstlüğü, samimiyeti, milletle gönül bağı kurmayı gerektirdiğini vurguladı. Erdoğan, ''Bu vesileyle şunu da ifade etmek durumundayım; siyaset ayak oyunlarıyla yapılmaz. Siyaset kandırmayla, yalanla, iftirayla yapılmaz. Siyaseti bir rant kapısı, çıkar kapısı olarak görenler koltuk ve makam hırsı içinde siyaseti değerlendirenler hep yanıldılar ve yanılmaya da mahkum olacaklar'' dedi. Başbakan Erdoğan, ''Koltuklar, makam sahiplerine şan, şöhret kazandırmaz. Koltukların sahipleri koltuğa şan, şeref kazandırır. Bunu böyle bilin. Şunu Özellikle ifade etmek istiyorum, bakın hepimiz faniyiz, hepimiz öleceğiz. Öyle mi? Aksini iddia eden var mı? Bir an olacak gideceğiz. Cumhurbaşkanı da olsan, başbakan da olsan, trilyarder de olsan öleceksin. Hoca efendi musalla taşına gelecek. Musalla taşının başında hoca efendi, 'cumhurbaşkanı niyetine' diyecek mi? Hayır. 'Başbakan niyetine' diyecek mi? Hayır. 'Trilyarder niyetine' diyecek mi? Hayır. 'Er kişi' ya da 'hatun kişi' niyetine diyecek. Getirecekler iki metreküp çukura koyacaklar. Kefenden başka bu dünyada yaptıkların.Eğer iyi şeyler yaptıysan hayırla yad edileceksin, ama yapmadıysan lanetleneceksin. İşte diyoruz ki, 'Baki kalan bu kubbede hoş bir sedaymış meğer.' Bunu yapmamız lazım. Bunu başarmamız lazım. Biz bu dünyada eğer hoş bir seda bırakabiliyorsak ne mutlu bize. Ama bırakamıyorsak yazıklar olsun bize. Onun için sizin hayır dualarınıza muhtacız. Onun için sizlerle hep el ele olduk. Size efendi olmaya gelmedik. Size hizmetkar olmaya geldik. Bizim farkımız bu" diye konuştu. Başbakan Erdoğan, Türkiye içinde seçimleri, sandıktan çıkan sonuçları, milletin verdiği mesajları bir türlü anlamayanların, anlamak istemeyenlerin, Tunus ve Mısır'daki olayları da anlamak ve kavramak istemediklerini ifade ederek, ''Mısır'daki gösteriler dolayısıyla rol dağılımı yapanlar, aslında burada, Türkiye'de neye tekabül ettiklerini bir türlü göremediler. Ana muhalefet partisinden yapılan açıklamalar, Meclis çalışmalarında, Meclis komisyonlarında, genel kurulda yaşanan görüntüler, halkı anarşiye çağıran yaklaşımlar, muhalefetin demokrasiye bakışını da bir kez daha ortaya koymuştur'' diye söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dünyanın Türkiye'ye hayran olduğunu kaydederek, ''Ancak halkın içinde öyleleri var ki aynı sudan çıkmış balık gibi. O bolluk içinde olanlar maalesef denizin kıymetini bilmiyor'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Gümüşhane Dernekler Federasyonunca Gümüşhane'nin düşman işgalinden kurtuluşunun 93. yıl dönümü dolayısıyla Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen Gümüşhaneliler Gecesi'ne katıldı. Başbakan Erdoğan, gecede yaptığı konuşmada, ''Bakınız çıkan konuşmacılar ne diyor, biliyor musunuz? Ne aceleniz var, gecenin bu saatine kadar niye çalışıyorsunuz? Vakit çok, daha sonra da bunları yaparız...Bizim acelemiz var beyler, bizim acelemiz var. Eğer biz ana muhalefetin mantığıyla gidersek muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkamayız, patinaja devam ederiz''' diye konuştu. Görevi devraldıklarında Türkiye'nin milli gelirinin 230 milyar dolar olduğunu aktaran Erdoğan, ''Biz gece-gündüz demedik şimdi 8 senede bu rakamı 730 milyar dolara çıkardık. Farkımız bu. İhracatımız 36 milyar dolardı, ama bak gece-gündüz demedik dünyayı fellik fellik dolaştık şimdi ihracatımız 114 milyar dolar Aynı şekilde göreve geldiğimizde devletin borçlanma faizi yüzde 64 idi. Bakın devlet yüzde 64 faizle borçlanıyordu, ama şu anda devletimiz yüzde 7 ile borçlanıyor. Niye? İnanıyorsak, inandığı için de yüzde 7 faiz ile tamam diyor. Ama biz bunu daha da aşağıya çekeceğiz. Geldik enflasyon yüzde 30, şu anda enflasyon nerede? Şu anda enflasyon buyurun yüzde 6.4'te. Bunlar benim vatandaşımın cebinden çıkıyordu. Şimdi düştü, inşallah daha da düşecek. Hedef 2023. 2023'te göreve geldiğimizde dünyanın 26. ekonomisi iken 17. olduk. Şimdi hedef 10. ekonomi olacağız en azından. Hedef bu. 8 yıl önce bugünkü asgari ücretle ne alıyordunuz, bugün ne alıyorsunuz, onun hesabını yapacaksınız. Kaç yumurta alıyordun asgari ücretle, bugün kaç yumurta alıyorsun? Ne kadar süt alıyordun, bugün ne kadar süt alıyorsun? Kaç kilo ekmek alıyordun, bugün ne kadar ekmek alıyorsun? Hesabı yaparken böyle yapacaksın. Hesabı bunun üzerinden yaptığın zaman bunun ne kadar artığını göreceksin. Eğer artmıyor da eksiliyorsa ben burada yokum. Eğer bu yüzde 50-60 artmışsa millet bize yürü diyor biz de yürüyoruz" diye söyledi. Erdoğan, "Göreve geldiğimizde Türkiye'nin milli geliri 230 milyar dolardı.Biz gece-gündüz demedik şimdi 8 senede bu rakamı 730 milyar dolara çıkardık. Farkımız bu. İhracatımız 36 milyar dolardı, ama bak gece-gündüz demedik dünyayı fellik fellik dolaştık şimdi ihracatımız 114 milyar dolar Aynı şekilde göreve geldiğimizde devletin borçlanma faizi yüzde 64 idi. Bakın devlet yüzde 64 faizle borçlanıyordu, ama şu anda devletimiz yüzde 7 ile borçlanıyor. Niye? İnanıyorsak, inandığı için de yüzde 7 faiz ile tamam diyor. Ama biz bunu daha da aşağıya çekeceğiz. Geldik enflasyon yüzde 30, şu anda enflasyon nerede? Şu anda enflasyon buyurun yüzde 6.4'te. Bunlar benim vatandaşımın cebinden çıkıyordu. Şimdi düştü, inşallah daha da düşecek. Hedef 2023. 2023'te göreve geldiğimizde dünyanın 26. ekonomisi iken 17. olduk. Şimdi hedef 10. ekonomi olacağız en azından. Hedef bu. 8 yıl önce bugünkü asgari ücretle ne alıyordunuz, bugün ne alıyorsunuz, onun hesabını yapacaksınız. Kaç yumurta alıyordun asgari ücretle, bugün kaç yumurta alıyorsun? Ne kadar süt alıyordun, bugün ne kadar süt alıyorsun? Kaç kilo ekmek alıyordun, bugün ne kadar ekmek alıyorsun? Hesabı yaparken böyle yapacaksın. Hesabı bunun üzerinden yaptığın zaman bunun ne kadar artığını göreceksin. Eğer artmıyor da eksiliyorsa ben burada yokum. Eğer bu yüzde 50-60 artmışsa millet bize yürü diyor biz de yürüyoruz" dedi. Başbakan Erdoğan 8 yıldır bazı istisnalar dışında temel atma törenlerine katılmadığını, sadece açılışlara söyledi. En son, tarihi nitelikte bir proje olan, İstanbul'u İzmir'e bağlayacak otoyolun ve Körfez'de inşa edilecek asma köprünün, geçen hafta da Suriye ile Türkiye sınırında, Asi Nehri üzerinde, Suriye ile ortak inşa edilecek barajın temel atma törenine katıldığını belirten Erdoğan, açılışlara katılmadığını, tek tek açılışlara katılması mümkün olmadığı için, şehirlerde toplu açılışlar yaptığını bildirdi. Birilerinin hala hesap kitap yapmada hedef saptırdıkları söyleyen Erdoğan, ''Kendileri, Ankara'da, küçük bir parkın açılışına genel başkan, genel sekreter, grup başkanvekili ve milletvekilleriyle tam kadro katılırken, biz bir kalemde, isimlerini bile zikretme imkanımız olmadan, 100 parkı birden açıyoruz'' diye konuştu.
Yollarına devam edeceklerini belirten Erdoğan, ''Tilki yetişemediği üzüme koruk dermiş. Biz şu anda hamdolsun üzüm yiyoruz. Milletçe yiyoruz ve yemeye devam edeceğiz. Dünya Türkiye'ye hayran. Ancak halkın içinde öyleleri var ki aynı sudan çıkmış balık gibi. O bolluk içinde olanlar maalesef denizin kıymetini bilmiyor. 8 yıl önceki Türkiye'yi hatırlamaları lazım. o günü hatırlarlarsa öyle zannediyorum ki bugünün kıymetini çok daha iyi bilecekler. Biz hastane kapılarında ilaç kuyruklarında bekliyor muyduk, bekliyorduk. Şimdi istediğimiz eczaneden ilacımızı alıyor muyuz, alıyoruz. Okullarda kitaplarımızı ücretsiz olarak ilköğretimde ve ortaöğretimde alabiliyor muyuz, alıyoruz. Sosyal güvencesi olmayan benim vatandaşımın ailesinde okuyan erkek öğrencilere ayda 30 TL, kızlara 40 TL veriyoruz. Orta öğretimde okuyan erkek öğrenciye 45 TL, kız öğrenciye 55 TL veriyoruz. Her çocuk okusun istiyoruz. Şu anda bunu veriyoruz. 8 yıl önce üniversite talebelerine 45 TL'lik burs verilirken bugün 250 TL burs veriyoruz. Ayrıca 150 TL de Kredi Yurtlar Kurumunda kalıyorsa beslenme yardımı yapıyoruz. Buralara durup dururken gelmedik. Bunlar yoktu geçmişte. İlk defa bunları şimdi uyguluyoruz. Güçlendikçe bu gücü halkımıza iade ediyoruz. Bundan sonra da aynı şekilde bunu devam ettireceğiz" diye söyledi. 8 yıl içinde, Gümüşhane'ye tarihinin en büyük hizmetlerini yaptıklarını anlatan Erdoğan, ''Gümüşhane'de 451 dersliğin yapımını tamamladık. Okullarımıza 2 bin 850 adet bilgisayar gönderdik. Gümüşhane'ye, yüzyıllardır özlemi olan üniversiteyi biz kazandırdık. 2008'de açtığımız Gümüşhane Üniversitemizin bünyesinde 4 fakülte, 2 enstitü, 3 yüksekokul ve 8 meslek yüksek okulu hizmete girdi. 2009 yılında 402 yatak kapasiteli bir öğrenci yurdunu hizmete açtık. 2011 yılı yatırım programında Gümüşhane'de 750 yatak kapasiteli bir yurt projemiz daha var. Gümüşhane'de şartlı nakit transferinden öğrencilerimize 4,3 milyon TL'lik yardım yaptık. Gümüşhane'de Sağlık hizmetleri için 53 milyon TL harcama yaptık. Kelkit Devlet Hastanesi, merkez devlet hastanesi ek binası ve 4 adet sağlık ocağını Gümüşhane'ye kazandırdık. Ayrıca Torul entegre ilçe hastanesinin yapımına süratle devam ediyoruz, inşallah bu hastanemizi de en kısa zamanda tamamlayıp hizmete açacağız. Gümüşhane'de Devlet Hastanesi uzman hekim muayene odası sayısını 11'den 46'ya, sağlık ocağı muayene oda sayısını da 17'den 44'e çıkardıklarını belirten Erdoğan, Gümüşhane'de, göreve geldiklerinde 2 tane 112 istasyonu olduğunu, bugün bu sayının 6'ya ulaştığını söyledi. Ambulans sayısının ise 5 iken 17'ye çıktığını ifade eden Erdoğan, ''TOKİ aracılığı ile Gümüşhane'de bugüne kadar bin 211 konut uygulaması başlattık, bin 13 konutu tamamladık ve sahiplerine teslim ettik. 198 konutun yapımına devam ediyoruz. Bin 32 konutla ilgili proje ve ihale çalışmalarımız da ayrıca devam ediyor. Bütün projelerimiz tamamlandığında Gümüşhane'de toplam 2 bin 243 konut yapmış olacağız'' dedi. 2002 yılında Gümüşhane'de sadece 1 kilometre bölünmüş yol yapıldığını belirten Erdoğan, ''2002 yılına kadar Gümüşhane'de sadece 1 kilometre bölünmüş yol yapılmıştı, biz buna 8 yılda 13 kilometre daha bölünmüş yol ekledik. Tarımı, çiftçimizi, köylümüzü destekledik. Köylerimizin yol ve su sorunu çözmek için KÖYDES projemizle yoğun çalışma başlattık. Koruluk Barajı ve Sulaması 2006 yılında, Kürtün Barajı 2003 yılında, Torul Barajı 2008 yılında tamamlandı ve hizmete açtık. Halen devam etmekte olan 5 bin 79 hektar araziyi sulayacak Köse Barajı ve Sulaması projesinin, barajını 2009 yılında tamamladık, sulamasını da inşallah bu sene içinde tamamlayıp hizmete açacağız. Kelkit ilçesi için hayati önem arz eden ve 5 bin 208 hektar araziyi sulayacak olan Sadak Barajı ve Sulaması Projesinin ihalesini yaptık, inşallah bu sene içinde inşaatına başlayacağız. Şundan emin olmanızı istiyorum sevgili kardeşlerim, gözünüz arkada kalmasın'' diye konuştu. Erdoğan, 81 vilayet gibi Gümüşhane'nin de emin ellerde olduğunu, Gümüşhane'nin kalkındığını, ilerlediğini, çehresinin hızla değiştiğini söyledi. Buradan Trabzon'a, Trabzon'dan Zigana üzerinden Gümüşhane'ye kadar bütün yolları bölünmüş yol haline getirdiklerini anlatan Erdoğan, Gerede-Merzifon ve Trabzon Gümüşhane arasında çok az bir kısım kaldığını, oralarda da çalışmaların devam ettiğini kaydetti. Erdoğan,''Sizlerin, gerek karayoluyla, gerek Trabzon üzerinden havayoluyla sıla-i rahim yapabilmeniz için de hizmetlerimizi aralıksız sürdürüyoruz. Ancak, bu yolları sadece sıla-ı rahim için, sadece sevdiklerinizi, atalarınızı ziyaret için değil, artık yatırım için, ticaret için de kullanmanızı özellikle sizlerden rica ediyorum. Bir şehrin kalkınmasının sadece kamu yatırımlarıyla mümkün olmadığını sizler de takdir edersiniz. Bizim kamu yatırımlarında esas hedefimiz, illerimize özel sektörün, yatırımların ulaşmasını sağlamak ve bunu kolaylaştırmak. Biz bunun alt yapısını kurmak için çalışıyoruz. Bizim açtığımız yollardan gidip, illerinizi imar etmenizi, oralarda yatırım yapmanızı bekliyoruz. Esasen Gümüşhane'de sizlerden bunu bekliyor. Gümüşhane'ye vefa borcunu yerine getirenlere ben bu vesileyle teşekkür ediyorum. Ama bunun yeterli olmadığını, Gümüşhane'nin çok daha fazla özel sektör yatırımını hak ettiğini de belirtmek istiyorum" dedi. Gecede, Başbakan Erdoğan'a yöresel hediyeler ve el dokuması Türk Bayrağı hediye edildi.
İHA