Gazeteci kökenli CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, basın özgürlüğü adına önemli bir kanun teklifi verdi.
Önergenin gerekçe bölümünde basın özgürlüğünün, demokratik bir toplumun temeli olarak, basının halkı bilgilendirme görevini yerine getirebilmesi, özgür ve üzerinde iktidarın baskısı olmadan çalışabilmesiyle doğrudan ilişkili olduğuna dikkat çeken Erdem, Anayasada ve Türkiye'nin tarafı olduğu uluslararası sözleşmelerde de basın ve yayın özgürlüğünün, düşünce ve ifade özgürlüğü bağlamında değerlendirilip temel insan haklarından biri olarak ele alındığını ifade etti.
GAZETECİLER İÇİN TUTUKLANMA KORKUSU KALKACAK
Özellikle son yıllarda iktidarı eleştirdiği için onlarca gazetecinin hapse atıldığı, yüzlercesinin işsiz kaldığı, binlercesinin tazminat davalarına muhatap olduğu Türkiye'de sosyal medya üzerinden hükümeti eleştirmenin dahi cezalandırılabildiğinin görüldüğünü dile getiren Erdem, şöyle devam etti: "Basın özgürlüğü alanında çalışmalar yapan uluslararası kuruluşlara bakıldığında ise, Türkiye son yıllardaki sansür ve baskı politikaları nedeniyle basın özgürlüğünde dünyanın en kötü sicile sahip ülkelerinden biri olarak gösterilmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 2015’te verdiği Türkiye’de basın özgürlüğünün sınırlandırıldığına dair kararın yanı sıra, basın özgürlüğü konusunda çalışmalar yapan düşünce kuruluşu Freedom House’nin raporunda Türkiye'nin son beş yılda Tayland ve Ekvador'un ardından basın özgürlüğünde en hızlı gerileyen üçüncü ülke olduğuna vurgulanmaktadır. Benzer şekilde, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün (RSF) ‘2015 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’ raporuna göre ise Türkiye Nijer, Liberya, Zambiya, Mali ve Zimbabwe gibi ülkelerin gerisinde 180 ülke arasında 149’uncu sırada yer almıştır. Anayasamızın 25. ve 26. maddelerinde de düşünce ve fikir özgürlüğünün sınırlarını belirlenmiş olmakla birlikte, bu koşullar Anayasamızın 28. maddesindeki 'Basın hürdür, sansür edilemez' cümlesiyle belirtilen ilkelere aykırı olamaz. Dolayısıyla düşünce ve ifade özgürlüğü noktasında gazetecilerin basın özgürlüğü kapsamında Anayasa’nın belirtilen sınırları çerçevesinde özgürce haber yapmalarının önündeki engellerin kaldırılması, ülkemizin demokratikleşmesi ve uluslararası itibarının artması açısından büyük bir önem taşımaktadır."
ALENİ SİLAHLI EYLEME KATILDIĞI TESPİT EDİLMİŞLER DIŞINDA HİÇBİR GAZETECİ TUTUKLU YARGILANMAYACAK
Erdem, "Türkiye'de basın özgürlüğü son 13 yılda askıya alındı. Haklarında yüzlerce dava açılan gazetecilerin mesleki haklarını kullandığı için suçlanması ve yargılanması adeta bir ‘meslek hastalığına’ dönüşmüştür. Terörle Mücadele Kanunu her gün binbir zorluğa ve tehlikeye karşı tek derdi halkı doğru bilgilendirmek olan gazeteciler için değil, gazetecileri tehditlerle, kumpaslarla ve cezaevleriyle korkutarak gerçekleri örtmeye çalışanlar için geçerli olmalıdır" dedi.