BASINDA F.BAHÇE YORUMLARI

BASINDA F.BAHÇE YORUMLARI
UEFA Avrupa Ligi 3. ön eleme turunda Macaristan'ın Honved takımını 5-1 mağlup eden Fenerbahçe için spor yazarları övgü dolu yazılar yazdılar. En büyük övgüyü ise performansı ile Emre aldı.

FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN

İşte spor yazarlarının yorumları: GÜRCAN BİLGİÇ (SABAH): CİLALI FENERBAHÇE DEVRİ! Her futbolcunun kendi yıldızlığına atacağı cila için, kendine ayırdığı şov dakikalarıyla keyiflenen bir maç izledik. Emre Belözoğlu'nun 'motor' dediği ve istikamet gösterdiği bir amaç birlikteliği içinde, herkesin özlemlerini giderdiği pırıltılı bir oyundu önümüzdeki. Hem turu garantilediklerini, hem de ciddi şekilde lige meydan okuduklarını ilan ediyordu F.Bahçe takımı. Herkese hayırlı olsun... Emre koşmaktan, hamle yapmaktan ve bunlar için adımlarına diğer arkadaşlarını da katmaktan çekinmedi. Honved kimi kontrol edeceğini, nasıl başa çıkacağını düşünemeden duvarındaki çatlakları gördü. Dakikalar ilerledikçe yıkıldı ve maçı terk etti. Carlos'un golü atıp, sakatlanması, Santos'u merak edenlerin hayal kırıklığıydı. Etkili driplingler ve şık çalımlar ertelendi. Fakat Colin&Gökhan ikilisi bu kez görevi devir aldı. Anlaşarak ve az hata ile tamamladılar atakları. İki asist ile takımın beki, aslında en etkili hücum silahıydı. Güiza'ya sadece tamamlaması gereken şık pasların çalışılmış üretimi yapılıyordu. Özlediğimiz görüntüleri, küflenmiş kelimelerimizle anlatmak bize düştü. Artık bu hitaplara cila yapma sırası da bize gelsin... SELÇUK YULA (FOTOMAÇ): HEP BÖYLE EMRE Şu bir gerçek ki, Fenerbahçe bu sene karşısına çıkacak rakiplerine karşı çok daha iyi oynayacak ve seyredenlere büyük zevk verecek. Honved, 5 gol yedikten sonra 9 kişiyle savunma yapmayı sürdüren bir takım. Yani hiç Fenerbahçe'ye kontratak fırsatı tanımadı. Tanımış olsaydı zaten tarihi fark gelirdi. Geçen sene ile bu sene arasındaki farkları birçok yazımda kaleme aldım. Zaten dün de bu görüldü. Takım diri, koşuyor, futbol oynamak istiyor hem de zevk alarak futbol oynamak istiyor. Takımdaki Brezilyalı çokluğu sahadaki futbola yansımış durumda. Top gerekmedikçe havaya kalkmıyor. Önemli olan bu turu kazasız belasız geçmekti. Temponun düşmesi normal. Savunmanın göbeğinde arayan atılan toplar yine tehlike yaratıyor. Bunlar antrenman ve çalışmalarla düzelecek eksiklikler. Bir futbolcudan neden bahsetmediğimi herhalde merak ediyorsunuzdur. Sahanın yıldız Emre'den. Özellikle ilk 45 dakikadaki futboluyla tribünlerden en büyük alkışı alan futbolcu oldu. Bu senenin en iyi transferi gibi görünüyor. İkinci devrede oyundan düşmesini normal karşılamak gerekir. Bu sene Fenerbahçe, ortada bir sıkıntı çekmeyecek gibi görünüyor. Ben Emre'ye ilk yarıdaki futboluyla hoş geldin diyorum. Hep böyle devam et Emre... RIDVAN DİLMEN (MİLLİYET): FAVORİ GİBİ OYNAMAK Favori olmak kolay. İyi oyuncuların vardır, bütçen yüksektir ama favori gibi oynamak bu tür maçlarda zordur. Fenerbahçe'yi ilk kez çıplak gözle izleme şansım oldu. Rakip zayıf doğru. Ama Fenerbahçe dikkatli ve konsantrasyonu yüksek oynadı. Önce savunmada Bilica geçen seneye göre topu oyuna iyi sokuyor. Önde oynayan Emre ve Cristian alıyor, hazırlık pasları yapıyorlar. Rakip takım 10 kişi ile savunmada olunca, kilidi açmanın birinci yolu kanatlar, ikinci yolu göbek, üçüncü yolu da duran toplardır. Önce duran topla öne geçtiler, sonra da kanat bindirmeleri ile goller geldi. Bir de tabii bireysel beceri ile göbekten gelen gol vardı, Alex'ten. Dos Santos'u milli olduğu için merak etmiyordum. Temiz oynuyor ve topu iyi biliyor. Roberto Carlos sakatlanınca gerçek bölgesi olan sol beke geçti zaten. Göbekte oynayan Cristian'ı açıkcası beğendim. TABİİ rakip zayıf olduğu için daha kora kor, rakiple vücud vücuda mücadelelerini göremedik. Ama oyunun yönünü iyi değiştiriyor. Emre'yi unuttuğumu sanmayın. Geçen sezonun ikinci yarısında çıkışa geçmişti. Uzun süredir ilk kez sezon başı hazırlığı geçirdiği için müthiş oynadı. Türkiye'de hücum presini en iyi yapan isim. Üçüncü golde şok presle Güiza'ya attırdığı gol de beni Emre'nin parladığı 1996 ile 2000 yılları arasına götürdü. KEMAL BELGİN (TÜRKİYE): HOŞ GELDİN EMRE! Yazıma çok da tarzım olmayan böylesine gidişi dönüşü olan maçlarla ilgili bir yorum yapacağım: Yenisi gelsin. F.Bahçe 5'lik yaptığı Boluspor'dan da hem de 2-3 gömlek daha zayıf sözüm ona bir Avrupalı bulup özellikle ilk yarıda adeta bir antrenman rahatlığında oynadı. Emre?nin neredeyse koca sahada karşısında hiç rakip yokmuşçasına tek başına futbolun bütün istediklerini yerine getirişine yine de "aferin" demek gerekir. Oyun boyunca neredeyse hiçbir F.Bahçeli futbolcu rakibin hamlesine rast gelmezken, rakibin güya hamleleri de birer beceriksizlik, kalitesizlik damgasıyla sönüp gidiverdi. F.Bahçe bu turu çoktan geçerken, geçen sezona oranla rakip çok zayıf olmasına rağmen daha fazla hareketlilik, daha fazla top arama ve daha fazla yardımlaşma sergiledi. Yani böyle bir takımla futbol oynama keyifsizliği, sıkıntısı yaşamak yerine kendi programını uyguladı. Sonuç olarak Boluspor 5'liğinden sonra dün geceki rakipsiz futbol gösterisinin sonucu da F.Bahçe'yi önündeki bizim ligdeki rakipleri karşısında "aldatır mı aldatmaz mı" bunu çok merak ediyoruz doğrusu. Yine de futbolumuza sağlıklı bir dönüş yaptığı için Emre'yi alnından öpüyor ve kutluyorum. HAKAN YAŞAR (VATAN): PİYASASINI YAPTI! F.Bahçe değişiyor, gelişiyor, yüceliyor. Tabii Aragones dönemine göre. Honved maçının gösterdiği basit mesaj bu... İyiye işaretler var; evet.. Ama dipsiz kuyudaki kafa karıştırıcı noktalara dikkat!. Mesela... Daum'un 6. maçı... Atılan gol 21, yenilen 8... Rakiplere bakıyorsunuz Hoffenheim dışındakiler, ya 2. lig, ya alt ayardaki takımlar... Her maç 3.5 gol atmak parlak durum. Ya 1.33'lük gol yeme ortalaması? Bunun temel nedeni ailece hücum etmek.. Ederken arkanda bıraktığın adamlar kimler? Carlos; emeklilik günlerinde. Bilica ağır... Önder formasının adamı değil. Bir tek Gökhan Gönül. O da hep ileriye uçuyor, dalıyor, uçuyor ve geriye gelemiyor. Geldiğinde süper kesici! F.Bahçe bu krizi çözmeli Oyundan çıkan mesaj net; takım Daum'u dinliyor. Bir gün önce "Güiza'yı Gol Kralı yapacağız" dedi.. Onu iyi asiste etti takım. İlginçtir pasları verenler Türkler. (Emre, Gökhan 2) Tamamen tesadüf. Brezilyalı takımında bir İspanyol'un parlaması güzel! GELELİM ?Jön-Türkler'e.. Emre... Ulm maçında söyledim; bu sezonun en iyi transferi. Takımın lideri... Alex'e dikkat etin. Formu yüksekse Emre iyi olduğu için. Kazım, Daum'la takım oyuncusu olma yolunda. Şu anekdotlarla bitirelim. 1- Bu F.Bahçe keyif verir.. Daum'un getirdiği en önemli yenilik bu.. Ancak bu kadar transferle ?vermemesi'düşünülemezdi. 2 -Felsefe dar alanda top oynamak. Fener'i oyunda rahatlatan detay bu.. Tabii bunu Beşiktaş'a karşı da yapmak şart. 3- Öpen takım olunabilmiş değil.. Bunun için 1 ay lazım. Bekleyip, göreceğiz... 4- Takımda görev bilinci hakim... Paylaşımcı ruh gelmiş... "Aile saadeti" var. 5- Yıldırım ne yapıp, ne etmeli... Bu defans krizini çözmeli. İlaç Lugano deniyor. Ancak onun gelişi de tümden çözüm değil. Bilica'nın geçen yıl ki Sivas performansının üstüne çıkması lazım. Ama umut yok.
31 Temmuz 2009 15:25
DİĞER HABERLER