Basında Galatasaray yorumları

Basında Galatasaray yorumları
Turkcell Süper Lig'de yapılan maçta Galatasaray, Bursaspor'u 1-0 yendi.
LEVENT TÜZEMEN: KÖTÜ NİYETİN BEDELİ (SABAH) Kalli'nin Rize maçını kazanan kadroyu bozmaması, Bouzid'in yerine Emre'yi monteetmesi takım uyumu adına akılcıydı. Zirvedeki üç takımın kazanmasıyla Galatasaray'ınüstünde oluşan kazanma baskısı ile Bursa'nın küme düşme hattından kurtulma çabalarıkıran kırana bir mücadelenin ortaya çıkmasını sağladı. Ama Bursa futbol oynamaktançok agresif bir yapı içinde Galatasaray'ı sinir tuzağının içine çekmeye çalıştı. ... Sonuçta Bursa kötü niyetinin bedelini ödedi ve Güldüren'in ıskasını Nonda affetmedi. YAŞAR YALÇIN: İSTİKRAR YOK (FOTOMAÇ) Rizespor maçından sonra Galatasaray'dan bayağı ümitlenmiştim. Sanki ikinci yarı bambaşka bir takım izleyeceğiz gibi geldi. Ama o zaman da istikrar olur mu diye aklımda şüphe kalmıştı. Bursaspor'a karşı ilk yarıda doğru dürüst pozisyona giremediler. İsmail Güldüren bir hata yaptı, Nonda da golcülüğünü konuşturdu ve golünü attı. Dün akşam oldukça sert bir maç izledik ama futbol adına bir şey yoktu. Özellikle hakem Bülent Yıldırım, sertliğe müsade ederken, ilk yarıda sarı-kırmızılıların net bir penaltısını es geçti. Maçın daha 15. dakikasında Egemen'in kırmızı kart görmesi gerekirdi. Maçın uzatma dakikalarında kaleci Vega'yı atamadı. Dün akşam formsuz olan sadece futbolcular değil, ayrıca Bülent Yıldırım'dı. Son olarak sözüm yine taraftarlara olacak. Stadı doldurdular fakat maçı sadece seyrettiler. Kapalı tribün ortasındaki taraftarlar hariç, bütün stat oturup sessiz bir maç izledi. Kısacası stadı doldurmak her ne kadar güzelse, takımı coşturamamak da o kadar kötü. BÜLENT TULUN: BOKS MAÇI GİBİ (FOTOMAÇ) Soğuk bir ocak akşamı Ali Sami Yen Stadı'nda uzun sure unutulmayacak bir maç izledik. Unutulmayacak olması oynanan futboldan kaynaklanmıyor. Aslında her iki taraf adına da futbol için çok olumlu şeyler yoktu. Unutulmayacak olan 90 dakika boyunca tekme ve yumruk atan garip bir Bursaspor, futbol oynamaya çalışmadan rakibini sindirmeye ve puan almaya çalışırken müthiş bir matemetik yanlışı yapıyordu... Bütün bu tekme ve yumruk savaşının içinde kaybolup giden bir de Bülent Yıldırım vardı. Alenen vurulan gaddarca darbeleri masum sarı kartlarla cezalandırarak, büyük maçları ve onun tansiyonunu kaldıramayacağını gösterdi. Biraz da eser miktardaki maçın futbol kısmına dönersek çok fazla söylenecek bir şey bulamayız. Galatasaray'da Servet, Uğur, Barış ve Nonda'nın isimlerini ön planda sayabiliriz. ZAFER ERTEM: BOKS RİNGİ! (FOTOMAÇ) Kalli, Bursa karşısına bildik onbirini çıkardı. Sürpriz yoktu, Arda Lincoln'un yokluğunda maestro görevini üstlendi. Maç sert başladı, ilk 20 dakikada Ömer Erdoğan ile Egemen sarı kartı görünce ortam biraz sakinleşti. 24'üncü dakikada İsmail Güldüren'in ıskası fırsatçı Nonda'yı sahneye çıkardı. Şık gol G.Saray'ı daha da hareketlendirdi. Ama bilinçsiz yüklenmeler G.Saray'a başka gol getirmedi. Maçın finalini hakem Bülent Yıldırım'a ayırdım. Ben onu geleceğin iyi niyetli hakemleri arasında görüyordum. Ama dün içimde beslediğim bu duygudan utandım. Yıldırım akıl almaz kötü bir maç yönetti. Saha bir ara boks ringine döndü. Son dakikalarda gözlerinin önünde olan olayları görmezden gelerek ne yazık ki maçın önüne geçti. G.Saray zor bir maçı kazandı zirveden kopmadı, ama sergilediği futbol alınan üç puan kadar sıcak değildi. AZİZ ÜSTEL: ZAR ZOR 3 PUAN (FOTOMAÇ) Galatasaray'a gol atabilen takımlar karşısında 1-0'lık sonuç hiçbir zaman yetmez. Eskiden bu takımda pimi çekildi mi patlayacak iki bomba vardı; biri Servet diğeri de Orkun. Bunlara bir de Emre eklendi. Savunmanın bu üçlüsü, fazla güven vermiyor. Servet'in yanında mutlaka bir ustanın olması şart. Galatasaray'da iyi bir takım olabilme eğilimi var. Yani bu çekirdek var. Ama onun dışında bu takımı alıp götürecek 4 hatta 5 tane ustaya gerek duyuyor sarı-kırmızılılar. Bursaspor bu ligde kalıcı gibi durmuyor. Bu yıl kalabilir... Çünkü Bursaspor'dan da kötüleri var. Ama önümüzdeki sene yeşil-beyazlıların ciddi takviyeler yapması gerek. Bütün her şeyini Tum diye bir futbolcuya bağlamışsın, o bir 'Tum'duna getirip vurursa gol atacaksın. Bunun dışında çağdışı bir futbol ile 'Çanakkale Geçilmez'i oynuyorsun bir maç boyu. Son sözüm Arda'ya. Rize maçında sahanın en iyisiydi. Ama dün sahada var mı yok mu anlayamadım. Bursa savunmasının yaptığı bariz hatalar olmasa Galatasaray'ın atağı bile yoktu. İLHAN SÖYLER: AH İLE VAH İLE (HÜRRİYET) GALATASARAY dün maçı kazanırken, ıstırap çekti. Nasıl çekmesin ki? Takımdaki bütün hatlar bozuk, birbirine elektrik iletmiyor, sık sık cereyanlar da kesiliyordu. Kalli baktı işler kötü gidiyor, "Bu takım bir gol atsın, ben de bu maçı kazanayım yeter" diye düşündü ve öyle de oynattı takımı. Hakan Balta sakatlanmadan önce orta sahaya baktı, işler iyi gitmiyordu. Sabri ile kuvvetlendirmeye çalıştı, ardından İsmail Bouzid ve Mehmet Güven ile takviye etti. Dedim ya, Galatasaray Servet, Mehmet Topal ve Nonda'ya dua etsin. Yoksa bu takım dün gece hüsrana uğrardı. Üstelik rakiplerin tümü haftayı 3 puanla kapatmışken. sabah
21 Ocak 2008 10:35
DİĞER HABERLER