Mülteciler için İzmir'e gelen Avrupalı politikacı ve gazetecilerle ayrı ayrı görüşen Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "Ayrıştırıcı politikalar, inanç ve etnik kökenlerdeki kaşımalar giderilemediği ve açlıkla karşı karşıya kalan insanlar çoğaldığı müddetçe bugün 4 milyon olan mülteci sayısı yarın 8 milyon, 16 milyon olarak, nerede duracağını bilmediğimiz bir büyüklükte, yeni bir kavimler göçü olarak karşımıza çıkabilir. Onun için acilen çözüm, acilen barış gerekiyor." dedi.
Çeşitli temaslarda bulunmak üzere İzmir'e gelen Almanya Federal Cumhuriyeti Hessen ve Aşağı Saksonya eyaletleri İçişleri bakanları ile 20 Avrupa Birliği ülkesinden gazeteciler, Başkan Kocaoğlu'nu ziyaret etti. Her iki görüşmenin de ana gündem maddesi, Türkiye'ye ve İzmir'e gelen Suriyeli sığınmacılar oldu. Kocaoğlu, gelir dağılımındaki adaletsizlikle inançlardaki parçalanmalar ve radikalleşmenin devamı durumunda, çatışmaların yaşandığı geri kalmış ülkelerde, tarihteki kavimler göçüne benzeyen kitle göçlerinin yaşanabileceğini söyledi.
Hessen İçişleri Bakanı Peter Beuth ve Aşağı Saksonya İçişleri Bakanı Boris Pistorius önderliğindeki Alman heyetine, öncelikle Türkiye'deki devlet yapılanmasına ilişkin bilgiler aktaran Başkan Kocaoğlu, sığınmacılarla ilgili tamamen merkezî hükümet ve onun İzmir'deki temsilcisi valiliğin yetkili ve sorumlu olduğunu, yerel yönetim olarak da kendilerinin gereken desteği vermeye çalıştığını söyledi. Esas problemin iç çatışmalar, inanç ve mezhep çatışmaları olduğunu söyleyen Aziz Kocaoğlu, şunları kaydetti: "Bunlar devam ettiği ve çıkar amacıyla kaşındığı müddetçe mülteci akını artarak devam edecektir. Bütün bunların altında yatan ise dünyada gelir dağılımındaki dengesizliğin giderek taşınamaz hale gelmesidir. Eğer bu durum devam ederse hiç arzu etmememize rağmen daha büyük göçlerin olabileceği kanaatindeyim, çünkü her şeyini kaybetmiş, temel ihtiyaçlarını karşılayamayan insanların yapamayacağı bir şey yoktur. 'T.C. Sahil Güvenliği bunları bırakıyor, göz yumuyor' gibi bir düşünceniz varsa buna katılmak mümkün değil. Ege Denizi'nden karşı tarafa geçme olasılığı çok düşük bir ihtimal de olsa ölümü göze alarak küçük şişme bota binen insanlar, arkasında kalmak için hiçbir nedeni kalmamış insanlardır. Ölümü göze alan insanları polisiye tedbirlerle durdurmak hemen hemen imkansızdır. Onun için bu realiteyi gözönünde bulundurmamız gerekiyor."
Cihan CİHAN