Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Zühtü Bey bizim arkadaşımız” dedi. Zühtü Arslan’ın AYM Başkanı seçilmesinin AKP cephesinde rahatsızlık yarattığına işaret eden Ömer Faruk Eminağaoğlu iktidarın, her fırsatta kendi gücünün üstün olduğunu vurgulamaya çalıştığını söyledi. Doğan Erkan ise “Yargıya müdahale” vurgusu yaptı.
Zühtü Arslan’ın yeniden Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı seçilmesi ve “Saray’ın işaret ettiği” belirtilen İrfan Fidan’ın 5 oyda kalmasına yönelik yapılan “Saray kaybetti” yorumları Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ı kızdırdı. Bozdağ, “Çok sevindiler. Sevinmeye devam etsinler. Zühtü Bey bizim arkadaşımız” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin HDP üzerinden hedef aldığı AYM, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca tarafından da kararları nedeniyle eleştirildi. Bozdağ, eleştirilere katıldıklarını belirterek yargı aktivizmi eleştirisinde bulunurken “Bireysel başvuruyla ilgili AYM kuruluş ve yargılama usulleri hakkındaki kanunda bazı değişiklikler yapmamız gerekiyor. Bakanlık olarak bunu çalıştık” dedi. Tartışmalar sürerken AYM başkanlığı seçimi yapıldı. “Saray’ın işaret ettiği” belirtilen ve AYM üyeliğine atanması tartışmalı olan Fidan 5 oyda kalırken, Arslan yeniden başkan seçildi.
‘AKP RAHATSIZ’
Hukukçu Ömer Faruk Eminağaoğlu, Yargıtay Başkanı Akarca’nın AYM eleştirisine tepki gösterdi. Arslan’ın daha önce iki kez AYM başkanı seçilmesinin “iktidar etkisiyle olduğu” yönünde tartışmalar yaşandığını anımsatan Eminağaoğlu, şunları kaydetti:
“Bekir Bozdağ, Zühtü Arslan için ‘Beraber yürüdük biz bu yollarda’ demek istiyor. Arslan’ın özellikle KHK’ler konusundaki tutumu kabul edilebilir değildi. Ancak AKP’nin görmek istemediği toplu karşı oyların öne çıktığı dönemlerde Arslan, karşı oy veren üyeler içinde oldu. Bu durum kuşkusuz AKP’de rahatsızlık yarattı. Başkanlık seçiminde iktidar, Arslan karşısında yer alıp, açıkça taraf olmasına rağmen Arslan’ın seçilmesi kuşkusuz AKP cephesinde rahatsızlık yarattı. Ancak Bozdağ, AYM’de başkanlık seçimini ayrı tutarak, diğer oylamalarda kendilerinin beklemediği bir sonucun ortaya çıkmayacağını ifade etmek istiyor. İktidar hukukun üstünlüğünü değil, kendi gücünün üstün olduğunu, yüksek yargı organlarının da bunun dışına çıkamayacağını her konuyu fırsat bilerek ifade etmekten geri durmuyor. Bu da kendilerindeki tedirginliği açıkça gösteriyor.”
‘HÂKİMLERE TAVSİYE, TELKİNDE DAHİ BULUNULAMAZ’
Hukukçu Doğan Erkan mahkemelerin bağımsızlığına ilişkin hükümleri içeren anayasanın 138. maddesine işaret etti. “Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında hâkimlere tavsiye ve telkinde dahi bulunamaz” diyen Erkan, Bozdağ’ın açıklamasının iki noktada bu maddeyle bağdaşmadığını söyledi.
Erkan, “Cumhurbaşkanının aday işaret ettiğini açıkça inkâr etmiyor. Sadece ‘Sevinmesinler’ diyor. Buradan aksinden ispat yorum kuralıyla, seçimi kaybeden adayın işaret edildiğine, ona oy verilmesine dönük telkin veya tavsiyede bulunduğuna dair zımni kabul var. Bunun doğallaşması çok tehlikeli bir yargıya müdahale biçimi” dedi.
Erkan, “İkinci olarak geçmişte ve bizzat AKP kapatma davasında birlikte çalıştıklarını söyleyerek aslında ‘O da hanemizde’ demiş oluyor. Bakan, bu tür mantık çelişkileriyle şecaat arz ederken sirkatin söylüyor” diye konuştu.
BOZDAĞ NE DEMİŞTİ?
Bakan Bozdağ, önceki gün katıldığı bir TV programında, seçime yönelik “Saray kaybetti” yorumlarına işaret ederek “Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği aday kaybetti, ‘öbürleri kazandı, biz kazandık’ havasına giriyorlar. Boşuna o havaya giriyorlar. Çok sevindiler. Sevinmeye devam etsinler. Zühtü Bey bizim arkadaşımız. Beraber çok çalıştık. AK Parti’nin kapatma davası sırasında, savunma hazırlarken teorik kısımda Zühtü Bey’in de çok büyük emeği var” diye konuşmuştu.