Bu yeni asistanın davada yeni bir hareketlenmenin ayak sesleri olabileceğini belirten Tanır'ın yazısı şöyle:

Reza Zarrab’ın davasının başsavcısı Preet Bharara bugün mahkemeye bir dilekçe sunumu yaparak, yeni bir ‘özel asistanı’ Zarrab davası için görevlendirmek istediğini kayda geçirdi. 

Aşağıda aslı olan dilekçede Bharara, geçmişi ceza avukatlığından gelen ve New York’da ‘tough’ olarak bilinen Dean C. Sovolos’un özel asistan olarak Zarrab davasında ‘’elektronik dosyalama ve bildirimleri yapmaktan sorumlu’ olacağı notunu ifade etti. Zarrab davasına bilindiği gibi New York'un Güney Bölgesi Başsavcısı Preet Bharara bakıyor.

BM için New York’a gelen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve heyeti de görüşmelerine devam ediyor.

Özel asistan olarak mahkeme tarafından onanması beklenen Sovolos’un Oxford Üniversitesinde hukuk fakültesine gittiği mahkemeye sunulan bildirimden görülüyor. 

Zarrab’ın savunma ekibi, Eylül ayı başında beklenmedik şekilde Hakim Richard Berman’ın davadan çekilmesini talep etmesiyle bir sürpriz daha yaşatmıştı.

Zarrab’ın savunma ekibi, bundan önce de yine kimsenin pek de beklemediği sürpriz bir şekilde davanın düşürülmesini talep etmişti. 

Onun öncesinde ise kefaletle serbest bırakılması için Zarrab’ın savunma ekibi başvuru yapmış, 50 milyon dolarlık kefalet miktarına rağmen, hakim Berman Zarrab’ın kefaletle bile serbest bırakılması durumunda ABD’nin ulusal güvenliğine tehdit artırıcı bir unsur olabileceğini de ileri sürerek, uzun bir karar yayınlayarak, kesin bir şekilde bu kefalet talebini reddetmişti. (16 Haziran)

6 Eylül tarihinde de iki taraf, Berman’ın önünde duruşmaya katılarak, Zarrab’ın savunmasının yaptığı ve davanın düşürülmesi ile ilgili talebin tartışması yapılacaktı. Ne var ki Zarrab’ın savunmasının bu davadan sadece 4 gün önce yaptığı ve Berman’ın davadan çekilmesi talebi nedeniyle 6 Eylül duruşmasını Hakim Berman iptal etmişti. 

O zamandan beri yaşanan süreçte, geçen hafta, yani 14 Eylül tarihinde, Bharara 21 sayfalık bir görüş sunarak, bu talebin ret edilmesi gerektiğini kaydetti. 

 Bu görüşünde Bharara çok kısaca şu 2 nedenden dolayı savunmanın talebinin yersiz olduğunu kaydetti: 

27 Nisan’daki ilk duruşmada hakim Berman, bahse konu olan İstanbul’daki konferansa katıldığını zaten söylemişti. Buna karşılık savunmayı temsil eden Brafman da bundan haberdar olduklarını ve bundan dolayı bir sorun yaşanmadığını yine aynı duruşmada belirtmişti. Buna rağmen yapılan bu itirazın 4 ay sonra gerçekleştiğini, halbuki itirazın aslında Hakim’in ilan ettiği tarihten hemen sonra yapılması gerektiği içtihatına aykırı düştüğü not edildi.

Ayrıca talebin barındırdığı argümanlarda ‘factual’ yanlışlıklar bulunduğu kaydedildi. Hakimin İstanbul’da 2014’de yapılan konferansta söylediği sözlerin çarpıtıtalarak yayınlandığı kaydediliyor. 

21 sayfalık bu görüşten sonra 21 Eylül Çarşamba günü Zarrab’ın savunmasının son bir kez kendi itirazlarını sunmaları bekleniyor. 

Bütün bu süreçten ve beklenen Zarrab savunmasının son itirazı eklenmesinden sonra Hakim Berman, kendisinin davadan çekilmesi yönündeki talep hakkında karar verecek. 

Hakimin ret vermesi halinde Zarrab’ın temyize gitme ihtimali olsa da bunu yapması beklenmiyor.

Zarrab davasında Hakim Berman’ın davadan çekilmesi talebinin arkasından, davanın düşmesi yönündeki talebin duruşmasını yapması bekleniyor. 

50 milyon dolarlık kefaletin yetersiz görüldüğü, hakim Berman’ın Zarrab’ın ulusal güvenliğe tehdit gördüğü görüşünden sonra davanın düşmesi talebinin de reddedilmesi sürpriz olmayacaktır. 

Bütün bu nedenlerden dolayı Zarrab’ın savunma ekibinin stratejisini anlamakta zorlanmamak elde değil. 

Davanın bu şekilde savunmadan sürekli getirilen yeni itiraz ve taleplerle geciktiği de görülüyor.Daha önce Ocak ayında başlaması beklenen asıl duruşmaların bu gecikmelerden dolayı bir süre daha ertelenmesi mümkün görülüyor. 

Dava ile ilgili olarak bazı Türk vatandaşlara arama kararlarının çıkmasının yakın bir zamanda mümkün olduğu duyumları var. Bharara’nın ekibine katılacak bu yeni özel asistanın da geçmişinin ceza avukatlığından geliyor olması, yakın zamanda davada artması beklenen tempo nedeniyle yapıldığı düşünülebilir. 

Bu beklentinin doğru olup, olmadığı yakında görülecek.