Bidat ve hurafelerden uzak durun uyarısı
-Balıkesirdeki camilerde, cuma hutbesinde hurafeler
konusu işlendi
-Hutbeden: İki bayram arasında nikah yapmamak, yürüyemeyen
çocuğun ayağına ip bağlayıp cami etrafında döndürmek, b
BALIKESİR (A.A) - Balıkesirdeki camilerde, cuma hutbesinde
bugün Bidat ve hurafelerden uzak durmak konusu işlendi.
Müftülük İl Hutbe Komisyonunun hazırladığı ve Balıkesir genelindeki tüm
camilerde okunan hutbede, İslam dininin kabul etmediği ve başlangıçtan itibaren
mücadele ettiği yanlış inanışlardan birisinin de bidat ve hurafeler olduğu
belirtildi.
Hutbede, bidat ve hurafe kavramları şöyle tanımlandı:
Dinimizin aslından olmayan, kitap ve sünnete aykırı olarak icat edilen
şeylere bidat denir. Diğer bir ifadeyle Kuran-ı Kerimin açık hükümlerine,
sevgili Peygamberimizin sünnetine, ashab, tabiin ve İslam alimlerinin genel
görüşlerine tamamen aykırı olarak sonradan ortaya çıkan davranış ve işler
demektir.
Hurafe ise, bilim ve mantık açısından temeli olmayan, yüce dinimiz İslamın
getirdiği tevhid inancıyla bağdaşmayan, bilinçli veya bilinçsiz olarak dine
sonradan sokulmaya çalışılan yanlış düşünme, davranış ve fiillere denmektedir. Bu
itibarla Kuran ve sünnete dayalı herhangi bir temeli bulunmayan bidat ve
hurafelerin, bu iki kaynak tarafından reddedildiği bilinmesi gereken bir
husustur.
-Tevhid inancına tamamen aykırı fiil ve davranışlar-
İnsanlığın kıyamete kadar karşılaşabileceği problemleri çözebilecek gerekli
temel esasları ortaya koymuş olan İslamın, başlangıçtan itibaren dinin özüne
ters düşen ve sonradan dine sokulmaya çalışılan bidat ve hurafelerle mücadele
ettiği vurgulanan hutbede şöyle denildi:
Buna rağmen zaman zaman İslamın temel esaslarına aykırı olan bidat ve
hurafelerin dini birer esasmış gibi yaşatılmaya çalışıldığı görülmektedir.
Araştırmalar neticesinde tespit edilen bidat ve hurafeler incelendiğinde,
insanlarımızın İslamın tevhid inancı ve ibadet gibi temel esasları konusunda
ciddi bilgi eksikliklerinin olduğu görülmektedir. Özellikle türbe ve yatırlara
adak adayıp dilekte bulunmak, çaput ve bez bağlamak, türbelerde mum yakmak, iki
bayram arasında nikah yapmamak, yürüyemeyen çocuğun ayağına ip bağlayıp cami
etrafında döndürmek, baykuş ötmesini uğursuz saymak, fal ve falcılara inanmak,
cin çıkarmak, nazardan korunmak için nazar boncuğu takmak, kurşun döktürmek,
dövme yaptırmak, cenazeyi götürürken alkış tutup tabut üzerine çiçek atmak gibi
nice bidat ve hurafelerin, yüce dinimiz İslamın kutsal öğretileriyle uzaktan
yakından hiçbir ilgi ve alakası yoktur. Bunların tevhid inancına tamamen aykırı
fiil ve davranışlar olduğu görülmektedir. Çünkü İslam inancına göre dualar,
Cenab-ı Hakka arz edilir. Ona ibadet edilip ondan yardım beklenir. Allaha
ulaşmak ve dualarının kabul olması için kul ile Allah arasına aracı ve yardımcı
konulamaz.
Dinin kabul etmediği bidat ve hurafelerin tuzağına yeterli dini bilgilere
sahip olmayanların düştüğü belirtilen hutbede, Bize düşen görev, kutsal
kitabımız Kuran-ı Kerimi, sevgili Peygamberimizin örnek hayatını, yüce dinimiz
İslamın güzel esaslarını okuyarak öğrenmek ve öğrendiklerimizle yaşamaya gayret
göstermek bidat ve hurafelerden uzak durmaktır ifadesine yer verildi.
Muhabir: Zafer Akpınar
Yayıncı: Kamuran Akkuş