Bin 111 hukukçudan sokağa çıkma yasaklarının bitmesi için imza kampanyası

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde, terörle mücadele kapsamındaki sokağa çıkma yasaklarının ve çatışmaların sona ermesi için hukukçular arasında bir imza kampanyası başlatıldı. "Barış İçin Hukukçular" adıyla biraraya gelen Türkiye genelinden bin 111 kişi, ortak bir metni imzaladı. Bunun, başta TBMM olmak üzere barolar ve hukukla ilgili kuruluşlara gönderileceği belirtildi.

Barış İçin Hukukçular'ın İzmir ayağını temsil eden bir grup hukukçu da Tepekule Kongre Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, imza altına alınan söz konusu metin okundu. Av. Emin Özmen ve Av. Zahide Beydağ Traş Öneri tarafından okunan ortak metinde şu ifadelere yer verildi: "Biz aşağıda imzası bulunan hukukçular, Kürt sorunu ekseninde bazı il ve ilçe merkezlerinde bir süredir yaşanan çatışmaları ve yürütülen operasyonları kaygı ve endişeyle takip etmekteyiz. Devlet, çatışma ortamını gerekçe gösterek, çatışma ve operasyon bölgelerinde sokağa çıkma yasağı ve özel güvenlik bölgesi ilanı adı altında, ulusal ve uluslararası hukuka aykırı bir olağanüstü yönetim biçim uygulamaktadır. Yurttaşların temel hak ve özgürlüklerinin, valilik ve güvenlik bürokrasisi eliyle sokağa çıkma yasağı ve özel güvenlik bölgesi ilanı suretiyle yasal hiçbir düzenlemeye dayanmaksızın, idari kararlarla kanunsuz ve ölçüsüz olarak sınırlandırılması, durdurulması, kabul edilemez ve katlanılamaz bir durum yaratmıştır. Her türlü hukuki denetimi devredışı bırakan, ihlallere karşı etkin başvuru yollarının işletilmesini imkansız kılmak suretiyle kanunsuzluğu ve hukuksuzluğu asıl kılan sokağa çıkma yasağı ve özel güvenlik bölgesi ilan ve uygulamalarıyla başta Anayasa'nın 2. maddesinde yer alan 'hukuk devleti' ilkesi olmak üzere yaşam hakkı, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı, eğitim hakkı, çalışma hakkı, mülkiyet hakkı, sağlık ve sağlığa erişim hakkı, ulaşım ve seyahat özgürlüğü, özel hayatın korunması hakkı, konut dokunulmazlığı hakkı, güvenli ve sağlıklı bir çevrede büyüme hakkı, barış hakkı gibi insanın insan olmaktan gelen ve vazgeçilmez olan en temel hak ve özgürlükleri birçok kez ihlal edilmiş, ortadan kaldırılmış ve halihazırda süren uygulamalarla bu ihlaller katlanarak artmaktadır. Öyle ki çatışma alanlarında yaşayan yurttaşlar, öldürülen yakınlarının cenaze defin işlemlerini dahi yapamamaktadır. Bizler, sokağa çıkma yasağı ve özel güvenlik bölgesi ilanı rejimiyle temel hak ve özgürlükleri ihlal edilen Sur, Cizre, Silopi ve Nusaybin halkı ile dayanışma içinde olduğumuzu, halka yaşatılan bu hukuksuzluğa sessiz kalmayacağımızı, her türlü hukukdışı uygulamaya karşı ulusal ve uluslararası hukuki koruma mekanizmalarını işletmek suretiyle konunun takipçisi olacağımızı kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız."

Toplantıya, çok sayıda avukat ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi de katıldı. CİHAN
06 Ocak 2016 14:00
DİĞER HABERLER