Hizmet Hareketi’ne yönelik hezeyanlarını sürdüren Akit, bugün yeni bir skandala daha imza attı.
İsmailağa Cemaati’ne mensup, Bayram Ali Öztürk Hocaefendi’nin ölümü ile Camia’nın ilişkilendirilmeye çalışıldığı yalan haber öğleyi görmeden çöktü. Akit’in iftira dolu haberini, yine aynı gazetenin 3 yıl önce attığı manşet yalanlıyor.
Akit, bugün birinci sayfasından verdiği haberde, Hizmet Hareketi’ne yönelik mesnetsiz iddialara devam etti. İsmailağa Cemaati’nin lider isimlerinden biri olan Bayram Ali Öztürk Hocaefendi’nin 3 yıl önce vaaz ederken Mustafa Erdal tarafından öldürülmesini Camia ile ilişkilendirmeye çalışan gazetenin, akla ziyan haber kurgusu günün ilk saatlerinde çöktü.
Gazete, 10.02.2011 tarihindeki sayısının manşetinden verdiği haberde Bayram Ali Öztürk Hoca’yı Ergenekon Terör Örgütü’nün öldürdüğünü yazmıştı. Sadece 3 yıl arayla birbiriyle tamamen çelişkili iki haberim yayımlanması, gazetenin yayın etik ilkelerini hiçe saydığını da gözler önüne serdi. 2011 yılındaki haberde, Ergenekon Soruşturması kapsamında 20 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen Erol Ölmez’in “Ergenekon’a İsmailağa’yı yok edin talimatı verildi” şeklindeki ifadeleri yer almıştı.
İŞTE ERGENEKON DOSYASINA GİREN ÇARŞAMBA'YA SIZMA GİRİŞİMİ KAYITLARI
- Kahraman Şahin: Neredesin?
- Erol Ölmez: Taksim'e geçiyorum. Ordan da Çarşamba'ya geççem. İftardan sonra akşam 8, sabah 8 nöbete devam yani. Sen ne yapıyorsun ne var, ne yok?
- Erol Ölmez: Biz de molların arasına takıldık. Girdik işte ne yapalım. Soktunuz bizi o taraf Çarşamba'ya.
- Kahraman Şahin: Hayırlısı olsun kardeşim , görevini tam yerine getir.
- Erol Ölmez: Görevi getiriyoruz, ne var ne yok? Ne yapıyorsun?
- Kahraman Şahin: Kartal'dayım. İşim var öyle. Görülmüyorsun hiç?
- Erol Ölmez: Yarın karargaha geliyorum. Ne yapıyon? Oruçlu musun?
- Kahraman Şahin: Yok değilim.
- Erol Ölmez: Yok ben tutarım. Ben hoca adamım biliyorsun. Sakal bıraktım. Molla oldum ben de.
- Kahraman Şahin: İmam Hüseyin de bıraktı (Kuvvai Milliye Derneği Genel Sekreteri Hüseyin Görüm). Yarın geldiğinde görüşürüz.
28 ŞUBAT'TA DA BENZER SENARYOLAR ÜRETİLMİŞTİ
Kuvvai Milliye Derneği, genel başkanları emekli Albay Fikri Karadağ silah üzerine yemin ettirmesiyle gündeme gelmişti. Ergenekon operasyonu kapsamında Ocak 2008'de tutuklanan Erol Ölmez'in telefonla görüştüğü kişi; Kuvvai Milliye Genel Sekreteri Hüseyin Görüm'ün yardımcısı Kahraman Şahin. Savcılığa yaptığı başvuruda 'hafıza kaybı olduğunu' ileri süren Ölmez, telefon görüşmelerinde kendisini 'Kıdemli Binbaşı Erolhan Ejderoğlu' olarak tanıtıyor. Savcılıktaki ifadesinde Kahraman Şahin'le yaptığı konuşmayı ise şöyle izah ediyor:
"Fatih Çarşamba semtinde Murat...? İsimli arkadaşımın yanında misafir olarak kalıyordum. Kahraman Şahin beni aradı. Bu şahsa Fatih'te kaldığımı, semtin Çarşaflı cübbeli şahıslar çok olduğu için mollaların arasında kaldığımı söyledim. Görüşmede geçen akşam sekiz- sabah sekiz nöbetteyim sözü ile Zeytin satıcılığı yaptığımı söyledim. Şahıs da bana görevini yerine getir, görevine devam et dedi. Ben de görüşme esnasında Fatih semtinde olduğum için sakal bıraktığımı ve molla olduğumu söyledim. Yoksa herhangi bir şekilde Fatih semtinde istihbarat toplamak amaçlı bulunmadım. Böyle bir olay yoktur. Fatih semtinde gidecek yerim olmadığı için Murat..? isimli açık adresini bilmediğim arkadaşımın ikametinde kaldım ve bu semtte ticaret ile uğraştım."
'Post modern darbe' olarak tarihe geçen 28 Şubat döneminde de benzer senaryolar uygulanmıştı. Kamuoyunda 'Travestiler Kraliçesi' olarak anılan 'Sisi' lakaplı Seyhan Soylu, JİTEM'in yayın organında 8 ay boyunca istihbarat çalışmaları yaptığını, tesettüre girerek Kalkancı tarikatını incelemeye aldığını açıklamıştı. Ergenekon'un İBDA-C ile ittifak yapmak için 2003'te görüşme yaptığı ve bir dizi anlaşma teklif ettiği ortaya çıkmıştı.