İngiltere’de yapılan genel seçimler yıllar sonra muhtemelen iki sonuç üzerinden okunacak.

Birincisi seçimlere saatler kala iktidardaki Muhafazakârlar ile anamuhalefet İşçi Partisi’ni kafa kafaya gösteren kamuoyu araştırma şirketlerinin nasıl olup da bu kadar yanılabildikleri. Seçimlerden zaferle çıkan Muhafazakâr Parti ile İşçi Partisi arasında neredeyse 100 milletvekili fark var. Bu farkı en hoşgörülü hata payı bile izah etmede kifayetsiz kalıyor. 

KAYBEDEN MUHALEFET HEMEN İSTİFA ETTİ

İkinci sonuç ise neredeyse bütün muhalefet liderlerinin istifa ederek, siyasi ahlakın nasıl bir şey olduğuna dair verdikleri ders. İşçi Partisi ve önceki koalisyon hükümetinin ortağı Liberal Demokrat Parti’nin liderleri tarihi hezimetin bütün mesuliyetini üzerlerine alarak arkadan gelenlere yol açarken, Avrupa Birliği (AB) karşıtı İngiltere Bağımsızlık Partisi de (UKIP) oylarını artırmasına rağmen liderini kaybetti. Karizmatik UKIP Genel Başkanı Nigel Farage, sözünü tutarak, seçilemediği için hemen istifa etti. İstifanın zafiyet olarak algılandığı, hatadan münezzeh siyasetçileri ‘fani insan’ haline getirerek sıradanlaştırdığı için kerih görüldüğü Türk siyaset esnafının da alacağı dersler olmalı diye düşünüyor insan.

CAMERON TAMAM MI DEVAM MI DİYECEK?

Seçim sonuçları AB açısından da mühim neticelere yol açabilecek işaretler taşıyor. Partisinin geleneksel olarak içinde bulundurduğu AB şüphecisi diye nitelendirilebilecek hatırı sayılır bir kısmının baskısına dayanamayıp ‘tamam mı devam mı referandumu’ vaat eden David Cameron, bu sözünü 2017 sonuna kadar tutmak mecburiyetinde. AB karşıtı UKIP’in seçimlerden zayıflayarak çıkması, Cameron’ın parti içinde kuvvetlenmesi ve iş dünyasının AB yanlısı tutumu referandumun sonuçlarını etkileyecektir ancak bu andan itibaren İngiltere yoğun olarak AB üyeliğinin faziletleri ile kusurlarını tartışmaya başlayacaktır.

İNGİLTERE'NİN AYRILMASI AB'NİN İŞİNE GELEBİLİR

2017 sonunda Birleşik Krallık halkı AB’den ayrılmak isterse Brüksel’in çok üzüleceğini düşünmemek gerekir. Şu an bile ortak vize rejimi Schengen ve ortak para birimi Euro’nun parçası olmayan, tam üye olup olmadığı dahi tartışmaya açık İngiltere’nin ayrılması, AB’nin kendi kurumlarını tahkim ederek federal bir yapıya kavuşmasını isteyenleri mutlu edebilir.

İNGİLTERE'NİN DESTEĞİNİN İŞE YARAYIP YARAMADIĞI TARTIŞILIYOR

Türkiye’ye bakan yönüyle İngiltere kayıtlarda Ankara’nın üyeliğini en güçlü destekleyen ülke olarak biliniyor. Sahada bu destek pek hissedilmese bile Türk diplomatlar İngiltere’nin desteğini küçümsemiyorlar. Ancak kendisinin tam üye olup olmadığı tartışmaya açık ve Brüksel’den ziyade Washington’a yakın İngiltere’nin Türkiye’nin üyeliğini desteklemesinin bir işe yarayıp yaramadığı da tartışmaya açık. Sadece İngiltere’nin desteğini işaret ederek Türkiye’nin üyeliğine itiraz edenlerin sayısının az olmadığını da unutmamak gerekiyor. Müzakere sürecinin donmuş olduğunu hesaba kattığımızda İngiltere’nin desteğinin pek bir anlamı kalmıyor.

TÜRKİYE VE İSPANYA GİBİ ÜLKELERİ ETKİLEYEBİLİR

İngiltere seçimlerinin Türkiye’yi ilgilendiren bir diğer sonucu ise ayrılıkçı İskoç Milli Partisi’nin (SNP) olağanüstü başarısı. Geleneksel olarak İşçi Partisi kalesi olarak bilinen İskoçya’da SNP’nin 59 milletvekilinden 56’sını alması, İskoç bağımsızlığını tekrar gündeme taşıyabilir. Ayrılıkçı hareketlerin kuvvetli olduğu Türkiye, İspanya gibi ülkeler bu sonuçlardan etkilenebilir.

ZAMAN