Emre Belözoğlu: Darbe olunca babamı tutukladılar, 12 Eylül'de vicdanım 'evet' diyor
Fenerbahçe'nin milli futbolcusu Emre Belözoğlu, Ay-Yıldızlı ekibimizin bugün Kazakistan ile oynayacağı maç öncesi Zaman'a önemli açıklamalarda bulundu.
DEĞİŞİKLİĞE EVET
Türkiye'nin 2012 Avrupa Şampiyonası Elemeleri'nde grubun gizli favorisi olduğunu belirten tecrübeli oyuncu, Necip Uysal, Okan Alkan ve Emre Çolak gibi gençlere herkesin destek olmasını istedi. Mesut Özil'in Real Madrid'e transferinden gurur duyduğunu ifade eden Emre, 12 Eylül'de oylanacak anayasa değişikliğine de 'evet' diyeceğini açıkladı.
Yeni bir dönem başlıyor. Milli Takım'ın havası nasıl?
Milli Takım gerçekten iyi futbolculardan oluşan bir kadroya sahip. Bence Teknik Direktör Guus Hiddink de getirilebilecek en doğru hocaydı. Çünkü yeniden yapılanmadan söz ediliyor. Hiddink çok farklı kültürlerde çalışmış, ülkemizin psikolojisini anlayabilecek birisi. Daha önce de burada bulunmuş. Milli Takım'ın şampiyonalar öncesinde çok değişkenlik gösterdiğini düşünüyorum. Şimdi 2 yıllık sürede maçlar oynanacak. Fatih Terim döneminde 4-5 maçlık çok iyi periyotlarımız oluyordu. Ama kötü dönemlerimiz de oldu. Kazakistan ve Belçika maçlarını kazanıp iyi bir başlangıç yapmak istiyoruz.
2012 yolunda grubun favorisi hangi ülke?
Almanya ve Türkiye gözüküyor, ama Belçika da 2010 Dünya Kupası elemelerinde iki maçta yenemediğimiz bir ülkeydi. Avusturya, Belçika ile birlikte Almanya'nın arkasında ikinci olmaya çalışacaktır. Ayrıca bu takımları herkes çantada keklik görmesin. Almanya, Dünya Kupası'nda çok iyi performans sergiledi. Dünya futbolunda her zaman sözü geçen, ekol olmuş bir ülke. Ama biz de iyi konsantre olursak grubun gizli favorisiyiz. İlk iki maçımız çok önemli. Onlardan sonra büyük maçlara konsantre olabilecek yapımız var. Hatırlanacağı gibi Avrupa şampiyonu olmuş İspanya'ya karşı 2010 Dünya Kupası gruplarında iyi maçlar çıkarttık. Skor harici tabii. İspanya maçlarına Estonya'yı, Bosna'yı yenemeden gitmiştik. Şimdi farklı olmalı. Kazakistan ve Belçika'yı yenip Almanya ile Avusturya maçlarına çıkmalıyız.
Beşiktaşlı Necip, F.Bahçeli Okan gibi gençlerin geleceğini nasıl görüyorsun?
Necip çok özverili bir oyuncu. Beşiktaş'ta forma giydiğinde hep iyi oynadı. Gelecekte Milli Takım'a katkısı mutlaka olacaktır. Ama Okan daha çok genç. Bizler bazı oyunculara bir misyon yüklerken bunun altından kalkabilir mi, buna hazır mı diye hiç düşünmüyoruz. Fenerbahçe'de, Beşiktaş'ta, milli takımda oynamak kolay değil. Fakat bu oyuncuların potansiyeli iyi. Başta medya ve camialar gençlerin arkasında durmalı.
Senin tavsiye edebileceğin gençler var mı?
Çok oyuncu var. Mesela Galatasaray altyapısından yetişen Arda'nın döneminde çıkan, ama biraz geç kalınan Aydın Yılmaz gibi yetenekler var. Emre Çolak var. Bizde Gökay ve Mert Günok gibi genç isimler var. Bir anda yıldız konumuna getirilen, ama düşüşe geçen isimler de oluyor. Ama ne olursa olsun eskisi gibi yetenekli oyuncular gelmiyor. Daha bilinçli oyuncu yetiştirmeliyiz.
Artık yurtdışına çok fazla futbolcu göndermiyoruz. Bu sezon en flaş transfer Mehmet Topal'ın Valencia'ya gitmesiydi. Devamı gelir mi?
Mehmet Topal gitti de bakıyorsunuz NTV Spor bile reklamlarında Topal'ı vermiyor, Mesut Özil'i veriyor. Sanki Valencia'da 4 tane Türk var, hangisini verelim diye kararsız kalıyorlar. Değerlerimizin ne kadar arkasında olduğumuzu bilmemiz lazım. Mehmet Topal bir değerdir. Galatasaray'dan Valencia'ya gitmek gerçekten çok zor. Türkiye Ligi Avrupa'da baz alınmıyor. Futbolcuların yurt dışına çıkması gerekiyor. Ama buradaki maddi olanaklar, hayat standartları çok daha iyi. Yurtdışında evinizi kendiniz bakıyorsunuz, kiranızı, elektrik faturanızı kendiniz ödüyorsunuz. Orada normal bir vatandaş olarak yaşıyorsunuz. Burada bir restorana gidiyorsunuz, rezervasyonlu masaya dahi oturtuyorlar. Avrupa'da çok ünlü bir futbolcu olsanız da sisteme uygun bir şekilde sıra beklemeniz gerekiyorsa bekliyorsunuz. Yani Türkiye'de sistem ünlü insanların lehine gelişiyor. Ben şartlar istediğim şekilde gelişmediği için döndüm. İmkânım olsaydı kalırdım. Buradan hazırlıklı gitmeyen futbolcu, 'benim ne işim var burada' deyip ağlaya ağlaya döner.
Real Madrid'e transfer olan Mesut Özil hakkında ne düşünüyorsun?
Özel yetenekleri olan bir futbolcu. Tercihlerinden dolayı değil, Türk kanından dolayı ona karşı ayrı bir sempatim var. Böyle oyuncuların Avrupa piyasasında olması çok önemli. Türk pasaportu taşısaydı Real'e gidebilir miydi bilmiyorum. Ama ne olursa olsun Real Madrid'de oynayan bir Türk olduğu için gurur duyuyoruz.
Özil'in Almanya forması giymesi Türk futbolu için büyük bir kayıp mı?
Tabii ki kayıp. Ancak suçu ve sorumluluğu sadece bu oyuncuların kendisinde veya ailesinde aramak mı lazım, özeleştiri de yapılmalı mı? Herkes bunu düşünmeli.
KESİNLİKLE EVET
Fenerbahçe ve Milli Takım'ın programı nedeniyle yoğun bir dönem geçiriyorsun. Ülke gündemini ne kadar izliyorsun?
Sürekli kamplarda olduğumuzdan dolayı genelde internet üzerinden ülkemizdeki gelişmeleri takip etmeye çalışıyorum. Her birey kadar benim de ülkemizin gidişatıyla alakalı hassasiyetlerim var.
Referandum sürecini takip ediyor musun? Sandığa gidecek misin?
Çok yoğun tempomuz oluyor. İşimizin getirdiği stresler de var. Ama çok yakın olmasa bile referandumu takip ediyorum. Tabii ki oy da kullanacağım.
Oyunun rengini öğrenebilir miyiz?
Bizler kamuoyuna mâl olmuş insanlarız. Herhangi bir siyasi görüşü ya da bir parti ile alakalı olumlu veya olumsuz düşüncemizi ifade etmemizi doğru bulmuyorum. Herkesin kendi içinde vicdanında barındırdığı bir düşüncesi mutlaka vardır. Siyasi anlamda bir iradeyi ortaya koymak bizim gibi insanların işi değil bence. Ama referandum farklı bir durum. Referandumu sanki vicdani bir görev, bir millet meselesi gibi görüyorum. Öyle olduğu için fikrimi beyan etmekte sıkıntı olduğunu düşünmüyorum. Bu anlamda oyumu kesinlikle 'evet' olarak vereceğim.
Evet demenin gerekçesi nedir?
Ben 5 günlükken ülkede darbe olmuş. Doğumumun 4. gününde babam işe gitmiş ve askerler babamı tutuklamışlar. Hiçbir şeyden haberi yokmuş, ama 3-5 saat içeride tutmuşlar. Ülke bu acıları, bu sıkıntıları yaşamışsa bunlarla yüzleşmek gerekiyor. Siyasi anlamda çok ciddi bir bilgim olmasa da ülkemizdeki herkes içinde bulunduğumuz durum itibarıyla vicdanı hür şekilde oyunu kullanmalı. Benim oyum 'evet'. Çünkü o dönemi yaşamış akrabalarım, tanıdıklarım var. 7 ay önce 11 yaşındaki lösemi hastası kuzenimi kaybettim. Annesi babası hayattaki en büyük sınavı yaşadılar. Dayım ile yengem üzüntüleri olduğunda gidip çocuklarının mezarında ağlayabiliyorlar. Fakat ne anneler babalar var 12 Eylül sürecini yaşamış, çocuklarının mezarının yerini dahi bilmiyor. Olayın bir de böyle vicdani kısmı bulunuyor. 12 Eylül'de kardeşi kardeşe kırdırmışlar. Ne görüşe, ne inanca sahip olursak olalım bununla yüzleşmemiz lazım. Bu yüzden ben kesinlikle 'evet' diyeceğim.
Evet oyları fazla çıkarsa ne değişir ülkede?
Evet olursa ülkenin önü açılır diye düşünüyorum. Ben 'evet'i bir partiye, bir görüşe değil, anayasa değişikliğine veriyorum.
İnsanlar düşüncelerini açıklarken garipseniyor. Senin fikrin ne?
Siyasetten çok anlamam. Bizler düşüncelerini ayan beyan ifade etmemesi gereken insanlarız. İşimiz farklı. Bizi seven var, sevmeyen var. Vermiş olduğumuz görüşten sonra belki tepki gösterecek belki de destek verecek bir kesim olacaktır. Ama ben milleti ilgilendiren, vicdani bir mesele olduğu için hiçbir siyasi irade gözetmeksizin sadece kendi fikrimi beyan ettim. İnşallah insanlar yanlış anlamaz.
ZAMAN