Üniversiteye ait taşınmazların satılıp satılamayacağı tartışılırken, Taşınmaz Değerlendirme Komisyonu üyelerini, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan tarafından atanan rektör, onun yardımcıları ve eski Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Kamu Denetçisi Şeref Malkoç’un akrabası Nedim Malkoç oluşturuyor.

2 Ekim’de Rektörlük tarafından üniversite birimlerine gönderilen kararda, "Üniversitemiz mülkiyetinde ve tasarrufundaki taşınmazlar ile ilgili her türlü tasarrufa yönelik işlemleri karara bağlamak ve sonuçlarını Cumhurbaşkanlığı’na bildirmekle görevli Taşınmaz Değerlendirme Komisyonu oluşturulmuştur" denildi.

Cumhuriyet gazetesinin haberine göre; komisyonda, akademisyen ve öğrencilerin Erdoğan tarafından atama yoluyla görevlendirildiği için "ikinci kayyum" olarak nitelendirdiği Rektör Prof. Dr. Naci İnci, Melih Bulu döneminde atanan yardımcıları ve üniversiteye dışarıdan atanan Nedim Malkoç yer aldı. Malkoç’un atanması yargıya taşınmış, 12. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı vermişti. Malkoç’un Osmanlı Eğitim Ocakları Kocaeli Şube Başkan Vekilliği yaptığı da belirtilmişti.

Boğaziçi Üniversitesi öğretim görevlilerinin avukatı Fırat Kuyurtar, komisyonun kurulmasında hukuk ihlalleri bulunduğunu ifade ederek "Üniversiteler artık kullanılamaz hale gelmiş taşınmazları Hazine’ye ya da üniversiteye gelir amaçlı satabiliyor. Ancak Boğaziçi’nde komisyon kurulma kararında ciddi hukuk ihlalleri söz konusu. Çünkü bu kararı alabilmek için öncelikle bir yönetmelik hazırlanmalı. O yönetmelik üzerinde de hangi taşınmaz satılacaksa üniversite yönetim kurulundan bir karar alınmalı. Ardından bu taşınmaz değerlendirme komisyonu kurulmalı” dedi.

Bulu dönemi öncesindeki komisyonda çok daha demokratik bir yol izlendiğini belirten avukat, “Fakültelerden belirlenecek dört akademisyenin de katılabildiği bir komisyondu bu. Şimdi ise yine bir oldubittiye getirme söz konusu. Muhtemelen birilerinin baskısıyla alınmış bir karar. Nedim Malkoç hakkında biz yürütmeyi durdurma kararı aldık ve karar üniversiteye tebliğ edildi. Bu kişi hukuken görevli değil" açıklamasında bulundu.

Yakın zamanda üniversite ve çevresini kaplayan bir imar değişikliğine gidildiğini hatırlatan Kuyurtar, "Komisyon ve imar planı birbirini tamamlıyor gibi görünüyor. Üniversitenin yoğun olarak kullanımındaki alanlardan ziyade daha çeperde kalan yerlere yönelik bir hamle geleceği kuşkusunu uyandırıyor. Biz bir karar aldık, bu kısmı kullanmıyoruz, satacağız, parayı Hazine’ye aktaracağız deyip sonra da Cumhurbaşkanı’ndan müsaade isteyebilirler" ifadelerini kullandı.

CEMAAT KURUMLARINI DA BÖYLE YAĞMALADILAR

Boğaziçi Üniversitesi'nde uygulamaya konan benzer taktik, Gülen Cemaatinin kurumlarına atanan kayyımlar tarafından da uygulandı.

Atanan 'kayyımlar' kurumların taşınmazlarını 'usule uygun olmayan şabileli ve gerçek bedellerinin çok altında', AKP yandaşlarına satarak hem kurumların mallarını yağmaladı, hem de milyonlarca liralık 'komisyon bedellerini' cebe indirdi.

Benzer bir taktiğin, 'Adı konulmamış Kayyım ataması' yapılan Boğaziçi Üniversitesinin paha biçilemez mülkleri için de gündeme elınmış görünüyor.