Böke: Kötü ekonomi yönetimi Türkiye'yi dış ticarette de vasatlığa mahkum ediyor

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, dış ticaret ve turizm verilerine dair değerlendirmesinde, "Kötü ekonomi yönetimi Türkiye'yi dış ticarette de vasatlığa mahkum ediyor. Turizm sektöründe son çeyrek rakamları da alarm zillerini çalıyor." dedi.

Bugün açıklanan dış ticaret verilerinin Türkiye ekonomisinin içine saplandığı vasatlığın en somut örneklerinden birini teşkil ettiğini anlatan Selin Sayek Böke, yazılı açıklamasında, "Kendisini küresel gelişmelerin akışına bırakmış olan AKP ekonomi yönetim anlayışı ihracatın da ithalatın da gerilemesine sebep olmuştur. İhracatımız 2014 yılına göre 2015'te yüzde 8,7 azalarak 143,9 milyar dolara düşmüştür. İthalatımız ise yüzde 14,4 azalarak 207,2 milyar dolara gerilemiştir. İthalattaki düşüşün ihracattaki düşüşten daha fazla olmasından dolayı dış ticaret açığımız 1 yılda yüzde 25,2 azalmıştır." ifadesini kullandı.

Böke, Cumhuriyet Halk Partisi'nin ortaya koyduğu 'Yeni Kalkınma Hamlesi'ne olan acil ihtiyacın her açıklanan veri ile daha da belirgin hale geldiğini belirterek, "Gelirimiz azalıyor, ihracatımız geriliyor, enflasyon artıyor, işsizlik artıyor; ithalatımızdaki azalışın ötesinde olumlu okunabilecek hiçbir ekonomik veri yok." dedi.

Gerçeklerden kopmuş olan iktidarın, gerçekleşme imkanı olmayan hedefleri ortaya atarak günü kurtarma, bu hedeflerin gerçekleşmeyeceği ortaya çıkınca da hedeflerden hiç bahsetmeme alışkanlığını sürdürdüğünü dile getiren CHP'li Böke, Türkiye ekonomisinin potansiyeline erişimini imkansız kılan yönetim anlayışının hedefler konusunda sessiz kalmayı tercih ettiğini kaydetti.

Böke, şöyle konuştu: "Ancak sessizlik gerçekleri örtemez. Hatırlanacağı üzere daha önce 2023 hedefleri açıklanmıştı. 2023 için hükümetin koyduğu 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşabilmek için Türkiye'nin yıllık ihracatının yıllık yüzde 16,85 artıyor olması gerekiyor. Şu anda Plan Bütçe Komisyon'unda görüşülen 2016 bütçesinin dayandığı Orta Vadeli Program da aynı 2023 hedefleri gibi bir masal olmaya aday. 2015 yılına kıyasla ihracatımızın yaklaşık yüzde 9 artması öngörülüyor. Küresel koşulları doğru okuyamayan yaklaşımla ve Haziran 2013'ten beri tekrar tekrar ifade edilmenin ötesine geçilmeyen eylem planlarıyla bu artışın ortaya çıkacağı beklentisi neye dayanmaktadır?

Bir kez daha altını çizelim ülkeyi yönetemeyen ve bu kötü ekonomik anlayışa hapsetmiş olan AKP Türkiye'nin ihracatının bırakın artmasına her geçen gün erimesine sebep oluyor. Düşen petrol fiyatlarının ithalatı azaltıcı etkisinin arkasına sığınarak cari açık azalıyor diye memnuniyet duymak ekonominin dümenini kendimiz dışındaki aktörlere teslim etmek ve Türkiye'yi içine sürüklendiği vasatlık sarmalına mahkum etmek demektir. AKP'nin de yaptığı budur."

Türkiye'nin katma değeri yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerden oluşan ihracat sepetine geçmeye, var olan ihracat sepetinin üretiminde de ithal girdilere bağımlılığı azaltmaya ihtiyacı olduğunu aktaran Böke, şöyle devam etti: "AKP iktidarı yüksek teknoloji ürünlerin ihracat içindeki payını arttıracak kapsamlı reform perspektifini ortaya koyma ve uygulamak iradesinden uzaktır. Ağızlara sakız edilmiş 25 dönüşüm programını sadece konuşan ve eyleme geçirme iradesi göstermeyen AKP'nin ekonominin ihtiyaç duyduğu bu üretimin katma değerini artırma dönüşümünü ortaya çıkartması beklenemez.

İhracatın artması için üretimi canlandıracak adımlara ihtiyaç duyulmaktadır. CHP'nin önerdiği Yeni Kalkınma Hamlesi bu adımların bir bütünüdür. Bu yeni kalkınma hamlesinin ayakları çok açıktır: Hukukun üstünlüğünün imkan vereceği yatırımlarla; fikir ve bilim özgürlüğünün güvence altına alındığı bir ortamda üretilecek teknolojik ve bilimsel gelişmelerle; devletin teknoloji üretimindeki rolünün harcama yapan olmanın ötesinde ticarileşme aşamasına kadar ortak olduğu yeni bir teknoloji yaklaşımı ile; eğitimin 4. Sanayi Devrimi ile uyumlu bilgi çağını yakalayan bir anlayışa dönüşümü ile Türkiye ekonomisi potansiyelini geliştirebilir ve yakalayabilir. Ancak varlığını şu andaki ekonomi yönetim anlayışına dayandıran AKP'den bu dönüşümü beklemek gerçekçi değildir."

TURİZM SEKTÖRÜNDE SON ÇEYREK RAKAMLARI DA ALARM ZİLLERİNİ ÇALIYOR

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke cari açığın finansmanında önemli bir yer alan turizm sektörünün de AK Parti'nin yönetmekte başarısız olduğu dış politika sonucu 2015 yılının özellikle sonlarına doğru büyük darbe aldığını söyledi. Bugün TUİK tarafından açıklanan turizm istatistiklerine göre 2014 yılında 35,8 milyon olan yabancı ziyaretçi sayısı yüzde 2015 yılında yüzde 0,72 düşerek 35,6 milyona gerilediğine dikkat çeken Böke, ancak ziyaretçi sayısındaki düşüşün 2015 4. çeyreğinde 2014'ün aynı çeyreğine kıyasla yüzde 3,7 olduğunu, özellikle Rusya'dan gelen ziyaretçi sayısındaki azalış dikkat çekici olduğunu belirtti.

Böke, "2014 yılında 3,4 milyon olan Rus turistlerin sayısı 2015 yılında 609 bin kişi azalarak 2,8 milyona düşmüştür. Turizm sektöründeki bu yavaşlamanın maliyeti 2,3 milyar dolar olmuştur. 4. çeyrek karşılaştırmaları yapıldığında turizm gelirlerindeki düşüş daha da vahimdir2015 yılının 4. çeyreğinde turizm gelirleri 2014 yılının aynı çeyreğine göre yüzde 18 azalmıştır. Bu da bize Rusya krizinin etkisini açıkça yansıtmaktadır. CHP tarafından hazırlanmış olan 19 Aralık 2015 tarihli 'Rus Ekonomik Yaptırımlarının Türkiye Ekonomisine Etkileri ve Politikalar' başlıklı raporda bu gelir kayıplarının artarak süreceğine dair tespit yapıldıktan sonra bir dizi çözüm önerisi de ortaya konmuştur. Ekonomiden eğitime, eğitimden dış politikaya kadar bir dizi alanda bizi vasatlığa mahkum eden bu anlayışın üzerindeki sırlar dökülmeye başlamıştır. Ülkemiz çözüm odaklı yeni bir siyaset anlayışını, geleceği planlayan ve onun için çalışan bir ekonomi yönetimini hak etmektedir." düşüncesini paylaştı.
CİHAN
29 Ocak 2016 14:35
DİĞER HABERLER