Brezilya, şeker üretimine yatırımcı bekliyor

Brezilya, şeker üretimine yatırımcı bekliyor
Dünya piyasalarında yaşanan dalgalanma, gelişmekte olan ülke ekonomilerini olumsuz etkiledi. Bu ülkeler arasında yer alan Brezilya, kur artışından en çok etkilenen iki ülkeden biri. Bu süreç, ülkede ihracatın azalması, borsanın değer kaybetmesi ve direk yatırımların düşmesi olarak netice verdi. Büyük bir tarım ülkesi olan Brezilya, krizden etkilenen tarım üretimini canlandırmak için yabancı yatırımcıya yöneldi.

Para biriminin yüzde 30'a yakın değer kaybetmesi, ülkede nakit paraya olan ihtiyacı arttırdı. Bankalar kredi kullanımını zorlaştırınca üreticiler geri çekildi ve tarım arazilerinin bir kısmı boş kaldı. Bu durum, ihracatın bel kemiği olan tarım üretimini olumsuz etkiledi. Dolayısıyla ülke, ihracatta bozulan dengeyi yeniden sağlamak için tarıma dayalı ihracatı artırmaya yönelik çözüm arayışı içine girdi. Dünyaya kahve, mısır, soya, portakal ve pamuk ihraç eden Brezilya, şeker üretiminde de zirveyi temsil ediyor. Brezilya tarımında ayrı bir öneme sahip olan şeker sektörü, krizi fırsata dönüştürmek isteyen yatırımcılar için kazançlı bir alan olarak göze çarpıyor.

ŞEKER KAMIŞI VE ETANOL POLİTİKASI

Dünya'da yıllık ortalama 160 milyon ton şeker tüketiliyor. Brezilya, 40 milyon ton üretimle bu talebin dörtte birini tek başına karşılıyor. Üretilen şekerin üçte biri iç piyasaya, kalan üçte ikisi de dış pazara gönderiliyor. Brezilya'nın ardından gelen Hindistan 27 milyon, Türkiye ise yılda sadece 2,3 milyon ton şeker üretiyor.

Şeker kamışı ekimi, Brezilya tarımının önemli ve öncelikli kalemleri arasında yer alıyor. Bunun sebebi, şeker ihracatının sağladığı gelirden ziyade, şeker kamışının 'etanol' üretiminde kullanılması. Petrole alternatif bir yakıt olarak geliştirilen etanol, otomobiller ve diğer motorlu araçlarda, tek başına ya da benzine karıştırılarak kullanılan bir katkı maddesi. Devlet destekli bir programla üretilen etanol, yasa gereği yüzde 27 oranında benzine karıştırılıyor. Üreticilerin geliştirdiği esnek motorlar sayesinde aynı araç hem etanol hem de benzinle çalışabiliyor.

Brezilya'da 2014 yılında 28,4 milyar litre etanol üretimi gerçekleşti. Üretimin yüzde 90'ı iç piyasaya sunulurken yalnızca yüzde 10'u ihraç edildi. Bu düşük ihraç oranıyla bile Brezilya dünyanın en büyük etanol satıcısı konumunda. Benzine göre daha ekonomik bir yakıt olan etanolün çevre bilinci gelişmiş ülkelerde kullanımı giderek artıyor. Ülkede yakıt olarak etanol tercih edenlerin oranı yüzde 25 civarında. Uluslararası otoriteler, dünya etanol üretiminin yarısını gerçekleştiren Brezilya'yı bu konuda referans gösteriyor.

Ülkedeki fabrikaların büyük çoğunluğu hem şeker hem de etanol üretme lisansına sahip. Dolayısıyla aynı fabrikada üretilen şeker ve etanol, işletmeciye büyük kazanç sağlıyor. Şeker kamışı sektörünün büyüklüğünü anlamak için bazı istatistikleri nazara vermek gerekiyor. Örneğin; ülkede şeker ve etanol üretimi yapan toplam 410 işletme var. Bu tesislerde geçtiğimiz yıl 659 milyon ton şeker kamışı işlendi ve yapılan üretimle ekonomiye 20 milyar dolar katkı sağladı. Ancak tesislerin hepsi aynı anda çalışmıyor ve üretim kapasiteleri çok daha fazla. Sektör, 328 bin kişiye doğrudan istihdam sağlıyor.

ÇİFTÇİLER ŞEKERE YÖNELİYOR

Dünya Tarım ve Gıda Örgütü (FAO) verilerine göre Brezilya şu anda sadece 50 milyon hektar arazide tarım yapıyor ve daha 350 milyon hektar kullanabileceği yedek tarım arazisi var. Bu rakamlar esas alındığında Brezilya'da tarıma açık arazinin neredeyse beşte birine şeker kamışı ekiliyor. Tarım Bakanlığı'nın açıkladığı veriler, şeker kamışı ekilen alanın her yıl yüzde 3-4 oranında arttığına işaret ediyor.

Bu eğilimin ardında, artan devlet desteği ve şeker kamışının üretimiyle ilgili birtakım avantajlar var. Örneğin ülkedeki iklim şartlarının aralıksız üretime elverişli olması, verimlilik açısından önem taşıyor. Ayrıca yılın ilk çeyreğinde hasat yapılabilmesi, pazarlama açısından sektörün diğer büyük oyuncuları karşısında avantaj sağlıyor. Şeker kamışı ekilen bölgeler sürekli yağış aldığı için ek bir sulama maliyeti getirmiyor. Bir kez ekilen kamışın, -başka hiçbir işlem yapmaksızın- 6 yıl toprakta kalması ve arka arkaya 5 kez hasat edilebilmesi de diğer ürünler karşısında şeker kamışını daha cazip kılıyor.

Üretimin gerçekleştiği güney bölgesinde hektar başına yılda ortalama 75 ton ürün elde etmek mümkün. Fabrikalar, çiftçiye yerel para birimi üzerinden ton başına yaklaşık 18 dolar ödüyor. Para biriminin değer kaybetmesi, bu süreçte yabancı sermaye ile işletilen fabrikaların alım gücünü arttırdı. Üretimde maliyet dağılımı ise şöyle: Yüzde 20 ekim, yüzde 33 zirai uygulama, yüzde 20 hasat, yüzde 27 taşıma.

Ancak son dönemde sektörün borçları ve sermaye yetersizliği nedeniyle tüm arazi ekilemedi ve bazı fabrikalar üretimi durdurdu. Dolayısıyla sektöre girmek ve yatırım yapmak isteyen sermaye sahipleri için cazip bir durum söz konusu.

TÜRKİYE'NİN ŞEKERİ BREZİLYA'DA ÜRETİLEBİLİR Mİ?

Brezilya'da üretilen rafineri şekerin yüzde 30'dan fazlası Türkiye'ye yakın coğrafyada bulunan Arap ülkelerine satılıyor. Yarı işlenmiş şekerin en büyük alıcısı ise Çin.

İşlenmiş şekerin Brezilya'daki perakende fiyatı Türkiye'dekinin üçte biri kadar. Türkiye'nin şeker ihtiyacını Brezilya'dan karşılamak karlı bir iş gibi görülse de bu ticaretin önünde bazı engeller var.

İlki, kotalar ve yüksek vergiler nedeniyle ucuz Brezilya şekerinin Türkiye'ye girişi neredeyse imkansız gözüküyor. Ancak son yıllarda yapılan düzenleme ile Türkiye'deki şeker fabrikalarından ihraç edilen ürün miktarı kadar dışarıdan ürün temin edilmesinin önü açıldı. Bu fırsatı değerlendiren bazı işadamları Brezilya'dan şeker almaya başladı bile. Ancak çoğu tüccar, Brezilya'dan aldığı şekeri Irak, Gürcistan, Azerbaycan gibi üçüncü taraf ülkelere satmayı tercih ediyor.

Başka bir zorluk ise daha önce yaşanan dolandırıcılık girişimlerine binaen Brezilyalı üreticilerin Türk işadamlarına mesafeli yaklaşması. Dolayısıyla doğrudan fabrika alımı yapmak isteyen işadamları, büyük bir sermayesi ve güvenilir bir referansı olmadığı müddetçe fabrikalardan randevu almakta zorlanıyor.

'TÜRKLERİ KAPIDAN İÇERİ ALMAYIN'

Brezilya'da yaşayan ve şeker sahasında uzun yıllar araştırma yapan Türkiye Brezilya Ticaret Odası Genel Sekreteri Mevlüt Emrah Mete, Brezilya'nın dünya şeker piyasasındaki önemine dikkat çekiyor. Büyük üreticilere ulaşmanın zorluğundan bahseden Mete, fabrikaların bazılarının ortada henüz ürün dahi yokken bir yıl öncesinden peşin ödemeyle sipariş aldığından ve müşteri kuyruğu oluştuğundan söz ediyor. Bazı büyük alıcıların ise fabrikanın tüm üretimine talip olduğunu ve üretimin dünyaya arzında tekel oluşturduğuna dikkat ediyor.

Mete, Türkiye ile yapılan şeker ticaretini de şu sözlerle özetliyor: 'Türkiye'de uluslararası şeker ticareti yapan 5-6 bin şirket var. Maalesef bazı aracı firmalar, Brezilya şekeri için Londra borsasının da altında fiyat vererek müşteriyi kandırma yoluna gidiyor. Bu tür teklifler sunanlara itibar edilmemesi lazım. Brezilya'dan iki türlü şeker almak mümkün. Biri, ithalat-ihracat şirketleri vasıtasıyla ki, bu şekilde yapılan alımda borsa fiyatının üzerine bir de aracıya da komisyon verilmesi gerekiyor. İkincisi ve daha karlı olanı ise fabrikalardan doğrudan alım yapmak. Ancak Brezilyalı üreticiler, geçmişte yaşadıkları bazı problemler nedeniyle özellikle tanımadıkları Türkleri kapıdan içeri almıyor. Tanıdıklarına ise ödemenin yüzde 30'u peşin yüzde 70'i yükleme sırasında yapılması kaydıyla ürün satıyorlar.'

Değerlendirmesinin sonunda Brezilya'da en değerli sektörlerden birinin tarım olduğunu söyleyen Mete, bu alana yönelen yabancı yatırımcının krizi fırsata dönüştürebileceğinin altını çizdi. CİHAN
29 Ağustos 2015 09:50
DİĞER HABERLER