Hizmet Hareketi gönüllüsü işadamı Yakup Sağar, 3 Aralık 2021’de Türkiye’den yapılan iade talebi sebebiyle Brezilya’da tutuklanmıştı. Bugün görülen ve canlı yayında tüm Brezilya’ya izlettirilen duruşmada, 6 Nisan 2016’dan beri Brezilya’da yaşayan Sağar’ın iade talebi 5 hakimin oy birliğiyle reddedildi.
Tr724'ün haberine göre, Raportör hakim Moraes, rejimin ‘darbe’ içerikli savunmasını mesnetsiz buldu. Brezilya Yüksek Mahkemesi (STF) böylece Erdoğan hükümetinin Brezilya’dan istediği ikinci iade talebine de geçit vermedi.
Erdoğan rejimi, yurt dışında yaşayan Hizmet gönüllülerinin ülkeye getirilmesi için pasaport ihlali, kırmızı bülten ve iade talepleri gibi hukuki yolları kötüye kullanmaya devam ediyor. Bu kapsamda 6 yıldır Brezilya’da yaşayan işadamı Yakup Sağar, bu ülkede tutuklanmıştı. İade talebinin görüşüldüğü duruşma bugün Brezilya Yüksek Mahkemesi’nde görüldü.
Raportör Hakim Alexandre Moraes’in iade talebinin genel hatları açıkladıktan sonra Erdoğan hükümetinin avukatına söz verdi. Avukat Lucas Ródrigues, iddiasında daha çok darbe ve gecesinde olanlardan bahsederek Hizmet hareketi hakkında tutarsız yaftalamalarda bulundu.
‘HİZMET’E TERÖRİST DİYEN ÜLKE YOK’
Yakup Sağar’ın avukatı Beto Vasconselos ise yaptığı savunmada Türkiye’deki zulüm ve hukuksuzluklara, hükümetin yargıyı tamamen ele geçirmesine, Hizmet hareketine yönelik cadı avına, cemaatin günah keçisi haline getirilmesine dikkat çekti. Saygın uluslararası organizasyonların Türkiye’deki insan hakları ihlallerini anlatan raporlarına işaret eden Avukat Beto Vasconselos, suçlamaların asılsız ve düzmece olduğuna, iade talebinin 2019’da iadesi istenen başka bir Hizmet gönüllüsü Ali Sipahi’nin sürecinde olduğu gibi sadece yurtdışındaki hizmet hareketi mensuplarına baskı uygulamak ve Türkiye’ye götürmek amacıyla gerçekleştirilmiş bir talep olduğuna vurgu yaptı. Türkiye ve demokrasiden yoksun birkaç ülke dışında hiç bir ülkenin Hizmet hareketini terörist bir grup olarak tanımadığının altını çizen Vaconselos, iddianamenin ve içerisindeki suçlamaların iade için gerekli anayasal kritere uymadığını anlattı.
Mahkeme başkanı daha sonra Brezilya devletinin kamu haklarını savunmak için kurulmuş olan Defensoria Pública da Uniao (DPU) yetkilisi Gustavo Zortea’ya söz verdi. Türkiye’de olup biten hukuksuzluklara ve yargı sisteminin çöktüğüne değinen Zortea, Hizmet hareketinin diyalog yanlısı, şiddet karşıtı bir hareket olduğunu dile getirdi.
Brezilya’da etkin olarak insan hakları savunan bir sivil toplum kuruluşu olan ve davaya müdahil olan Amicus Curiae Conectas kurumunun avukatı Rodrigo Dornelles, Yakup Sağar lehine savunma yaptı. Uluslararası kurumların Türkiye hakkındaki raporlarına atıfta bulunan Dornelles, iadenin kesinlikle reddedilmesi gerektiğini tekrarladı.
HAKİM MORAES: TÜRK HÜKÜMETİ BİR TANE BELGE SUNAMADI
Avukatların savunmalarından sonra mahkeme başkanı hakim Carmen Lucia sözü Raportör Hakim Alexandre Moraes’e verdi. Moraes konuşmasında, iade talebinin tamamen reddedilmesine; iddianamenin sadece bir taslak olduğuna ve yalnızca isimlerin değiştirilerek aynı şekilde kullanılmak için hazırlandığına; iddiaların Brezilya anayasal kriterlere uymadığına; suçların işlendiğine yönelik hiçbir şekilde kanıt gösterilemediğine; iddia edilen basit fiillerin bir terör eylemi için kullanıldığına, Türk hükümetinin bir tane bile belge sunamadığına, bu davanın tamamen politik bir zulüm olduğuna; Türkiye’de hukuk sisteminin işlemediğine, devletin işkenceyi bir araç olarak kullandığına detaylı bir şekilde dikkat çekti.
Raportör Hakim Alexandre Moraes bunların yanında Brezilya İltica Komisyonunun (Conare) Yakup Sağar’ın ilticasını kabul ettiğini ve bu yüzden de iadesinin mümkün olmadığını ifade etti. Bundan sonra Türk hükümetinden gelebilecek olan herhangi bir iade talebinin bütün bu kriterler göz önünde bulundurularak dikkatle ele alınması gerektiğini vurguladı. Kendi oyunu iadenin reddi şekilde kullandı.
Raportör hakim Moraes’ten sonraki diğer hakimlerin tamamı raportör hakim Moraes’in kararına katıldıklarını söyleyerek oybirliğiyle iade talebini reddetti.