Bu bütçe bu yükü kaldırmaz

Türkiye Cumhuriyeti devletinin en büyük maddi kaybı nedir diye sorsak; türlü cevaplar alabiliriz. Ama biri var ki; bütçeyi kevgire çevirmiş durumda. Sosyal Güvenlik açığı.
Ülke bütçesini alt üst eden Sosyal Güvenlik açığına dur demezsek sonumuz gerçekten kötü olacak. Hükümetin yapısal reform çabalarını takdir etmemek haksızlık olur. Kimi çevreler (siyasi rekabet hırsıyla) her adımı eleştirse de Türkiye ekonomisinin geldiği yer ortada. Bütün yapılanlar bir yana; Sosyal Güvenlik Reformu’nun tarihi bir önemi var. Hükümetin hazırlığı Cumhurbaşkanı’ndan döndü. İkinci seferde de Cumhurbaşkanı Anayasa Mahkemesi’ne gönderdi. Şu anda yasa iptal durumda. Reform neden bu kadar önemli? İşte tarihi gerçekler. İşte göz ardı edilemeyecek kadar büyük rakamlar. 1.Türkiye genç bir ülke. Çalışanlar ülkeyi taşıyor. En azından taşıması gerekiyor. Çünkü her çalışan devletin kasasına emeklilik günleri için para koyuyor. Bir bakıma biriktiriyor. 2.Açmaz burada ortaya çıkıyor. Nüfus böylesine genç olmasına rağmen emekli başına düşen aktif çalışan sayısı 2’nin altında. 1990’lı yılların popülist siyaseti ülkeyi bugüne getirdi. Bayanlar 38 yaşında, erkekler 44 yaşında emekli oldu. En verimli çağındaki insanlara tıkır tıkır emekli parası ödendi, ödenmeye devam ediyor. 3.10 yıllık toplam Sosyal Güvenlik transferi 1 yıllık Milli gelir’e eşit. 4.Çok önemli nokta. Dünya piyasalarının gözü de Sosyal Güvenlik reformu’ndaydı. Yıllık 22 milyar YTL’lik koca karadeliği küçültecek bu çalışma yasalaşacak mıydı? Bunu ekonominin geleceği açısından önemli görüyorlardı. Cumhurbaşkanı’ndan dönünce ne oldu biliyor musunuz? Merril Lynch gibi bankalar yatırımcılarına paralarını Türkiye’den çekebileceklerini Peru’ya kaydırabileceklerini söylediler. Çünkü kırılganlık artmıştı. 5.Sosyal Güvenlik açığının Gayr-i Safi Milli Hasıla’ya oranı yüzde 4 buçuk. Hazine bu parayı piyasadan borçlanarak karşıladığı için borç daha da büyüyor. 6.Türkiye'de 23 milyon işgücü, Sosyal Güvenlik kurumları kapsamında da 13 milyon kişi var. 10 milyon kişi ya kayıt dışı, ya ücretsiz ya da yevmiyeli çalışıyor. Durum ortada. Emeklilik yaşı tedrici olarak arttırılmak zorunda. Gücü kuvveti yerinde olanları çalışmaya teşvik edilmesi de çok mantıklı. Yasa teklifi Anayasa Mahkemesi’nden döndü. Hükümetin bazı değişikliklerle yasayı Haziran ayında yeniden gündeme getirmesi bekleniyor. Sosyal Güvenlik reformunda özellikle emeklilik bölümünde geri adım atılıp, yılların yanlışı ortadan kaldırılmazsa, bu bütçe bu yükü zor kaldırır.
18 Şubat 2007 17:11
DİĞER HABERLER