AKP, 16 yıllık iktidarında bugüne gelinen süreçte bazı kurucu isimlerinin de yollarını ayırdığı ve karşısına aldığı bir partiye dönüştü.
Hukukun askıya alındığı ve insan haklarının hiçe sayıldığı birçok uygulamaya imza atılsa da ekonomideki hasbelkader istikrar, AKP iktidarının devamındaki en önemli nedenler arasında gösteriliyordu. Ancak artık su götürmez bir gerçek olarak ekonomi de krize doğru hızla yol alıyor. Bu dönemde “Büyü bozuldu” yorumlarını sıkça duyar olduk. Yeni Asya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Kazım Güleçyüz de “Büyü bozuldu” diyor:
“Her şey toz pembe gösterilirken bir anda gerek ekonomik durumun, gerek iç ve dış şartların 2019 Kasım’ına selametle ulaşmayı zorlaştıracağı gerekçesiyle 24 Haziran’da seçim kararı almak mecburiyetinde kalmaları dahi tek başına manidar bir işaret. Evet, ‘büyü’ bozuldu.”
Güleçyüz’e göre muhalefet ‘Millet ittifakı’ ile buluşarak havayı değiştirdi.
Sosyal medyadaki “TAMAM” kampanyasına da dikkat çekerek “Rüzgârın yönü değişti” yorumunu yapıyor.
AKP’nin 2002’de tek başına iktidara gelirken oylarını artırarak iktidarını korumasını 27 Nisan muhtırası, 367 krizi ve kapatma davası gibi girişimlere bağlıyor.
AKP bununla bir ‘mağduriyet kalesi’ne sığınara kendisini güçlendirmişti.
Güleçyüz, AKP’nin tam anlamıyla değişimini ise 2015 olarak yorumluyor.
7 Haziran’da ilk kez tek başına iktidarını kaybeden AKP’nin “Devletin bütün kritik kurumlarına ‘hâkim’ olmuş, o oranda statüko ile bütünleşmiş ve mağduriyetten mağruriyete geçiş yapmış olarak girdiği seçim olduğunu” söylüyor ve ekliyor:
“Sonrasında pompaladığı korku atmosferi ile millî iradeyi manipüle etmeyi başardı. Ve dayattığı 1 Kasım seçimini böyle aldı. 2016’da da arkaplanı hâlâ aydınlatılamayan 15 Temmuz eksenli bir süreç gündeme geldi. 20 Temmuz’da ilan edilip 7 kez uzatılan OHAL’le, geniş kesimleri etkileyen çok yaygın ve vahim mağduriyetlere yol açıldı.”
OHAL süreci ile 28 Şubat’ta yapılmak istenip de başarılamayanların çok daha ileri boyutlarda gerçekleştiği bir tablonun ortaya çıktığını belirten Güleçyüz, Bu durum, iktidarı pekiştikçe toplumdan, hattâ kendi seçmen tabanından uzaklaşıp duyarsızlaşan AKP için adeta “Aşil’in topuğu” haline geldi; ayyuka çıkan mağduriyetlerin yaşattığı şok, yıllardır devam eden tek taraflı propagandaların ve beyin yıkamaların zihinlerde meydana getirdiği “hipnoz” halinden çıkılmasını netice verdi. Tek adamlık dayatması ise iktidar blokunda bile derin çatlaklar oluşmasına yol açtı” diyor.