Yaşar Büyükanıt'ın Kara Kuvvetleri Komutanı olduğu 2005 yılında verdiği skandal bir emrin belgesi ortaya çıktı.
Büyükanıt'ın Kara Kuvvetleri Komutanı sıfatıyla 2005 yılında verdiği emir gereğince Elazığ ile ilgili hazırlanan raporlarda; vali, emniyet müdürü, bürokratlar, AK Parti mensupları, ilin önde gelen aileleri, aşiretler, işadamları, şirket sahipleri, STK temsilcileri ve kanaat önderleri “Milli Görüşçü”, “AKP çizgisinde”, “eşi türbanlı”, “Kürtçü”, “sol görüşlü”, “Ermeni asıllı”, “devlet yanlısı”, “misyonerlik yapıyor”, “İslâmî kimliğini ön plana çıkarıyor” şeklinde fişlenmiş.
İşte o emrin yer aldığı belge
Büyükanıt'ın Kara Kuvvetleri Komutanı sıfatıyla 2005 yılında verdiği emir gereğince Elazığ ile ilgili hazırlanan raporlarda; vali, emniyet müdürü, bürokratlar, AK Parti mensupları, ilin önde gelen aileleri, aşiretler, işadamları, şirket sahipleri, STK temsilcileri ve kanaat önderleri “Milli Görüşçü”, “AKP çizgisinde”, “eşi türbanlı”, “Kürtçü”, “sol görüşlü”, “Ermeni asıllı”, “devlet yanlısı”, “misyonerlik yapıyor”, “İslamî kimliğini ön plana çıkarıyor” şeklinde fişlenmiş.
Raporlarda Erdoğan'a da Başbakan olmadan önce “Mercedes marka otomobil hediye aldığı” iftirası atılmış.
20 Nisan 2005 ve 28 Mart 2005 tarihli raporların altında 3. Ordu Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Raif Akbaş (şu an Korg. rütbesiyle 2. Kolordu Komutanlığı görevinde), 8. Kolordu Komutanı Korgeneral Nusret Taşdeler (İnternet Andıcı davası tutuklusu) ile 8. Kor. K'lığı İsth. Ve İKK. Ş. Md. Kurmay Albay Mustafa Çolak'ın imzası bulunuyor. Elazığ ile ilgili kendisine ulaşan bazı bilgilerin araştırılması talimatını veren Büyükanıt'a sunulan raporda, ilin nüfusunun yüzde 31'inin Türk, yüzde 69'unun ise Kürt ve Zazalardan oluştuğu belirtiliyor. “Şu anda tüm devlet dairelerinde Kürtçe bir anadil gibi olmuştur” iddiasının araştırıldığı raporda, “Milli Görüş taraftarı” olarak nitelendirilen AK Parti İl Başkanı Nurettin Kılınç'ın “Kürtçe ve Zazaca konuşmayan hiç kimse il yönetiminden hiçbir şey istemesin” ifadesini kullandığı öne sürüldüğü, ancak Kılınç'ın bu ifadesini ve eylemini doğrulayan bilginin elde edilemediği kaydediliyor.
“KÜRTÇÜ” DENİLEN VALİ “ÜLKÜCÜ” ÇIKMIŞ
“Hükümetin adamı gibi hareket etmektedir. Şu ana kadar görülen en tehlikeli kadro bu kadrodur” şeklinde kendilerine ihbar edilen dönemin Elazığ Valisi Kadir Koçdemir'le ilgili gerekli araştırmaların yapıldığının belirtildiği raporda, “Elazığ Valisi'nin daha önce görev yaptığı yerlerde halk tarafından sevilen, çalışkan ve Ülkücü görüşü benimseyen bir kişi olarak tanındığı öğrenilmiştir” deniliyor. Raporda, 17 Şubat 2005 tarihine kadar Elazığ İl Emniyet Müdürlüğü görevini yürüten Hüseyin Namal'dan ise, “Eşi türbanlıdır, sosyal etkinliklere ve törenlere eşi ile birlikte katılmamaktadır. Polis memurlarının ağızlarını koklayarak alkollü içki içip içmediklerini kontrol eden bir yapıda olduğu” şeklinde bahsedilmiş.
“TOPRAKLAR İSRAİL'E SATILDI” İDDİASI FOS ÇIKMIŞ
Raporda ayrıca Elazığ köylerinde çok büyük arsa ve arazilerin, başta İsrail olmak üzere yabancılara satıldığına ilişkin hiçbir istihbari bilginin kendilerine ulaşmadığı vurgulanıyor. Düzenli olarak yapılan Müşterek İstihbarat Koordinasyon toplantılarında konunun gündeme gelmediği dile getiriliyor.
YANILMAZ İÇİN DE “ERMENİ” DEMİŞLER AMA...
Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na sunulan raporda, “Necmettin Erbakan'ın en güvendiği şahıslardan biri” olarak tanımlanan ve “Elazığ'da Kürt nüfusu oluşturmaya çalışmakla” suçlanan Elazığ eski Belediye Başkanı Hamza Yanılmaz'la ilgili de gerekli araştırmaların yapıldığı, Yanılmaz'ın “Ermeni kökenli olduğuna dair herhangi bir bilginin bulunmadığı” anlatılıyor. AK Parti'den milletvekili seçilen Yanılmaz, geçtiğimiz yıl vefat etmişti.
“KÜRTÇÜLÜK FİKRİNİ SAVUNURLAR ANCAK...”
Rapordaki dikkat çekici diğer fişlemeler de şöyle: DYP eski Milletvekili Ali Rıza Septioğlu'nun reisliğini yaptığı Septioğlu aşireti: “Septioğlu ailesi, Elazığ İli ile Palu, Kovancılar ve Alacakaya ilçelerinde şeyh olarak tanınmakta ve halk tarafından kendilerine saygı duyulmaktadır. Kürtçülük fikrini savunurlar. Ancak sürekli olarak sağ görüşü benimseyen siyasi partileri desteklemekte ve halk arasında devlet yanlısı olarak ifade edilmektedirler.”
“BÜROYA AYAKKABILARINI ÇIKARARAK GİRİYORLAR”
* “Elazığ İl Sağlık Müdürü Kanuni Keklik: Elazığ'da bulunan hastahaneler ve sağlık ocaklarında görev yapan bayan doktor, hemşire ve hizmetlilerden türban takanlar hakkında yasal işlem yapmadığı, bu kişilere sıcak baktığı öğrenilmiştir.
* AK Parti Elazığ Milletvekili Abdülbaki Türkoğlu: Milli Selamet Partisi'nin önde gelen isimlerinden olduğu, icraatlarında sürekli olarak İslamî kimliğini öne çıkardığı, Elazığ halkı arasında devlet yanlısı olarak tanındığı öğrenilmiştir.
* Avukat İbrahim Gök: Söz konusu şahıs, halk arasında AKP çizgisinde ve dindar bir avukat olarak tanınmaktadır. Vatandaşlar bu şahsın bürosuna ayakkabılarını çıkararak girmektedir. GÖK, Elazığ Müslüman İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanlığı'na seçilmiş ve halen bu görevi yürütmektedir.
* Sağlık alanında çalışan Ali ve Sabrina Şekerlisoy çifti: Ailenin sol görüşü benimsediği, Ali Şekerlisoy'un Ermeni asıllı, eşinin Süryani olduğu, bu ailenin Ermeni lobisi, misyonerlik ve Süryanilere finansörlük yaptığı şeklinde halk arasında yaygın bir kanaat olduğu öğrenilmiştir.
* Beritan aşiretinin önde gelen ismi Hamza Sorgucu: Sorgucu'yla ilgili olarak halk arasında terör örgütüne sempati duyan birçok aşiret mensubunun bu şahsın yakın çevresinde bulunduğu yapılan son genel seçimlerden sonra mali durumunun bozulduğu konuşulmaktadır.”
Yeni Akit