En son Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Karlov’un katili, polis memuru Mevlüt Altıntaş için aynı sihirli kelime kullanılıyor: o bir ByLock’çu! Bütün kapıları açan sırlı bir anahtar bu. Hipnoz şifresi gibi duyan bütün mantık melekelerini askıya alıp transa geçiyor. Ortada mağdurlar olmasa komik bile bulabiliriz yaşananları.
BYLOCK’ÇU GELDİ HAAAANIM, BYLOCK’ÇUUUU!
Bir dönem Erke Dönergeci diye bir proje vardı; sıfır girdiyle çalışan enerji makinası diye büyük tanıtım toplantısı bile yapılmıştı. Katılımcılar ve söylemlerinden Ergenekonvari bir şov olduğu konuşulmuştu. O iş fos çıktı. Ancak yeni derin devlet benzer projeyi hayata geçirmeyi başardı: ByLock! Küçük bir gerçeğin içine sonsuz yalanı atıp gerçekmiş gibi dolaşıma sokabiliyorlar. İhtiyaç oldukça sulandırılıp çoğaltılan hoşafa döndü. Nasıl olsa liste kimsede yok, (belki bir liste de yok) bozdur bozdur harca.
FETÖ’nün haberleşme ağı diye onlarca haber yaptılar ama darbecilerin o gece onu değil daha korunaksız WhatsApp programını kullandığını savundular. Aradaki çelişkiyi izah etme zahmetine de katlanmadılar. Zaten soru soran herkes cezaevini boyluyor.
HİPNOZ ŞİFRESİ GİBİ MÜBAREK!
En son Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Karlov’un katili, polis memuru Mevlüt Altıntaş için aynı sihirli kelime kullanılıyor: o bir ByLock’çu! Bütün kapıları açan sırlı bir anahtar bu. Hipnoz şifresi gibi duyan bütün mantık melekelerini askıya alıp transa geçiyor. Ortada mağdurlar olmasa komik bile bulabiliriz yaşananları. İnternette ‘ByLock tutuklama’ diye arama yaptığınızda yüzlerce haber karşınıza geliyor. En ücra ilçelerde bile, esnaf, ev kadını binlerce insan bu gerekçeyle cezaevinde. Bylock’çu ile görüştü diye bile adam tutukladılar. Misal Doğan Grubu’nun Ankara idari temsilcisi. Eltisinde, görümcesinde olanlar kendinden korkuyor. Ama cumhurbaşkanının koruma ekibinde sekiz kere görev yapan bir polis memuru yakalanamamış!
Paçalarından zeka dökülen, gazeteci görünümlü istihbarat taşeronları, muhtemel sorulara da önceden cevap üretmeyi ihmal etmiyor. Saldırının ilk anında boş bulunup saldırganla ilgili el Nusra ihtimalini dillendiren Abdülkadir Selvi en önde gidiyor. Kendini affettirmesi gerekiyor haliyle… Selvi’nin, “Madem öyle niye yakalanmadı, cumhurbaşkanına koruma olacak kadar yakına girdi?” sorusuna cevabı hazır: “Mevlüt Mert Altıntaş’ın telefonuna ByLock programının yüklendiği, oradan görüşmeleri takip ettiği ancak aktif olarak kullanmadığı belirlendi.” Bugüne kadar neden hiç içerik gösteremediniz sorusuna “Görüşmeler anlık silindiği için” cevabını veren de onlardı. Kendi grubunun yöneticisi Barbaros Muratoğlu’nun, “telefonunda ByLock olanla konuştu” diye tutuklandığını bilmemezlikten geliyor.
Diğer yandaş Mustafa Karaalioğlu’nun gazetesi, aynı yalanı başka kılıfla örtmeye çalışmış. “Karar’ın istihbarat kaynaklarından aldığı bilgilere göre suikastçinin ByLock’ta kaydı yok. Bunun nedeni FETÖ’nün ‘kamikaze’ olarak kullanmayı planladığı hücrelerin örgütle doğrudan ilişki kurmasına izin verilmemesi olarak açıklanıyor. Bu da uyuyan hücreleri soruşturmalar açısından görünmez hale getiriyor.” Ama Karar’cılar da ByLock efsununu elden bırakmak istememiş: “Rus Büyükelçi Andrey Karlov suikastinde katil polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş’ın FETÖ’nün sanal ini ByLock’u aktif kullanan kırmızı listedeki 10 örgüt üyesiyle irtibatlı olduğu tespit edildi.”
ERDOĞAN’IN LAMBA CİNİ
İkisi de yalan söylüyor ama Selvi’nin yalanı daha büyük gibi. ‘ByLokçu ile irtibat’ Cumhurbaşkanı Erdoğan’a öyle fırsat sunuyor ki bununla içeri atamayacağı kimse yok. Mesela Genelkurmay Başkanı aynı gerekçeyle tutuklanan kaç kişiyle iletişim kurmuştur? Ya da eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül… Berat Albayrak bile bu kapsama sokulabilir rahatlıkla… Erdoğan’ın bir lamba cini olsa bu kadar işe yaramazdı.
Bu arada katil polisin telefonu, Rusya’ya götürülmüş. Bu demektir ki soruşturma birlikte yürütülmüyor, Rusya tek başına yürütüyor. En önemli delilleri toplayıp gitmişler. Bizimkilerin ellerinin zayıflığı buradan belli, hiçbir dayatmaya direnemiyorlar. Yarın o telefondan hem el Nusra irtibatları hem Türk yetkililer çıkarsa, seyreyle gümbürtüyü. O zaman işportacı ByLock’çulardan ‘böyle delil olmaz’ destanları dinleriz.
Haydi Bylock’çu gidiyor, akşam pazarı yok mu alan?
Sefer Can tr724