CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, tutuklu Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Can Atalay ve Gezi tutuklularını, Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti. Tutuklu Milletvekili Atalay, Çakırözer aracılığıyla “14 Mayıs akşamından, yani milletvekili seçildiğim andan itibaren 46 gündür beni burada tutarak millet iradesini gasp ediyorlar" mesajını verdi.
Sözcü'de yer alan habere göre CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Kurban Bayramı'nın son gününde Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde Gezi Davası tutuklularını ziyaret etti.
14 Mayıs'ta Türkiye İşçi Partisi'nden (TİP) Hatay milletvekili seçilen Can Atalay ile Hakan Altınay ve Tayfun Kahraman'ı ziyaret eden Çakırözer, 2070 gündür cezaevinde tutulan iş insanı Osman Kavala ile de görüştü. Çakırözer, ziyaretlerinin ardından tutuklu Milletvekili Can Atalay ile Altınay ve Kahraman'ın mesajlarını aktardı.
“46 GÜNDÜR MİLLET İRADESİNİ GASP EDİYORLAR”Can Atalay, Çakırözer aracılığıyla ilettiği mesajında, 46 gündür millet iradesinin gasp edildiğini belirtirken, şunları söyledi:
*Hataylılar başta olmak üzere deprem bölgesi ve tüm vatandaşlarımızın buruk geçen bayramını kutluyorum.
*Bir an önce buradan çıkıp Hataylılar ve tüm vatandaşlarımız için çalışmayı sabırsızlıkla bekliyorum. Beni burada asla kanunlara göre, hukuka göre değil tamamen fiili ve keyfi bir şekilde tutuyorlar.
*14 Mayıs akşamından, yani milletvekili seçildiğim andan itibaren 46 gündür beni burada tutarak millet iradesini gasp ediyorlar. Türkiye Büyük Millet Meclisi, bu millet iradesi gaspına sessiz kalmamalıdır.
“KOMİSYON BENSİZ TOPLANMAMALI”*Meclis İnsan Hakları Komisyonu'nun üyesi seçildim ve gelecek hafta bu komisyonun toplantısı var. TBMM İnsan Hakları Komisyonu'nun bir üyesi hukuksuz bir şekilde cezaevinde tutulurken toplanması başlı başına büyük bir hukuksuzluk ve hak ihlalidir.
*Ya buraya gelecekler ya da en doğrusu bir an önce beni çıkaracaklar yeminimi edip görevime başlayacağım. Mutlaka ama mutlaka üyesi olduğum komisyonun toplantısı tam katılımla, eksizsiz yapılmalıdır.
KAHRAMAN: HUKUKSUZLUK BİTSİNTayfun Kahraman ise şu mesajı verdi:
“Yargıtay Başsavcılığı'nın bizim dosyamızla ilgili tebliğnamesini bir an önce hazırlayarak davamıza bakacak olan daireye göndermesini ve hakkımızda alt mahkemelerde içi boş, delilsiz iddianamelere dayanarak verilen hukuksuz kararların bozulmasını bekliyoruz. Bu hukuk skandalı artık sona ermeli.”
ALTINAY: TÜRKİYE'NİN İTİBARI DAHA DA KÜÇÜLÜYORHakan Altınay, şu değerlendirmeleri yaptı:
*Aylardır söylüyorum. Bizi yargılamakta oldukları iddianame bomboş. Beni cebir ve şiddetten 18 yıla mahkûm etmek istiyorlar.
*Benim bomba, mermi, taş hatta hepsini bir kenara bırakın slogan attığımın belgesini ya da kendim atmasam bile birine at dediğimin belgesini ortaya koysunlar. Benden ne dilerlerse dilesinler.
*Hala ne savcı, ne hakim çıkıp da ‘sen şunu yaptın' diyebilmiş değil. Bize yapılan, yaşadığımız bu adaletsizlik Türkiye'nin itibarını daha da küçültüyor.
ÇAKIRÖZER: TÜRKİYE DEMOKRASİSİNİN AYIBI”Çakırözer ise ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada şunları söyledi:
*Silivri Cezaevi'nde aylardır yatmakta olan Gezi tutukluları ile görüştüm. Hatay Milletvekili seçilen Can Atalay 14 Mayıs akşamından bu yana tam 46 gündür sadece kendi hakkının, hukukunun değil; aynı zamanda millet iradesinin de gasp edildiğini söyledi.
*Bir an önce Silivri Cezaevi'nden çıkarak TBMM'ye gelip yemin etmek istediğini, Hataylılar ve tüm vatandaşlar için çalışmayı beklediğini ifade etti.
*Yine cezaevinde yatmakta olan Tayfun Kahraman ve Hakan Altınay da bir an önce tebliğnamelerinin Yargıtay Başsavcılığı tarafından ilgili daireye gönderilmesini ve haklarında verilen kararın bozulmasını beklediklerini söylediler.
*İddianamenin boş olduğunu, hiçbir suç istinadı olan delili bulunmadığını bir kere daha söylediler. Bu hukuk skandalının bir an önce bitmesi gerektiğini ifade ettiler.
*Osman Kavala ise tam 2070 gündür tutuklu. Hakkında mahkemelerde iki kez beraat, iki kez tahliye ve AİHM'den de iki kez hak ihlali kararı çıkmasına rağmen hala cezaevinde tutuluyor.
*Bir an önce Gezi Davası'nın Yargıtay'daki duruşmasının yapılması ve artık bu hukuksuzluğun, adaletsizliğin sona ermesi gerekiyor. Çünkü içeride geçirdikleri her gün, her saat Türkiye'nin demokrasisinin ayıbı olarak tarihe geçiyor.