Bu futbol sahalarında birşey var. Tribüne çıkan kendisini kaybediyor. Bu sezon yeni bir uygulama başlatarak seyircisiz oynama cezası verilen maçlara bayanları alan Futbol Federasyonu tahmin ediyorum ki böyle olacağını hiç de düşünmemiştir. Ama oldu. İyi başlayan uygulama İnönü'de rengini kaybetti. Daha önceki maçlarda "bak ne kadar güzel, tribünlerde bayanlar olunca iki takım taraftarı formalarını giyip birlikte maç izliyor diyorduk." nazara geldi herhalde. Beşiktaş - Fenerbahçe maçında küfürler bir yana sen misin sarı lacivert forma giyen? diyerek bir bayana darp edildi. Bu olay gösterdi ki sporda şiddetin son noktasına gelmişiz. Demekki, erkeği, kadını, çocuğu hiç farketmez bu kavga Türkiye'de hiç bitmez. Bizim tanıdığımız Çarşı bu işe de el atmalı. Toplumsal olaylarda sosyal sorumluluklarını yerine getiren, çoğu zaman da örnek davranışları nedeniyle taktir toplayan Çarşı'nın bayan kartallara da gereken uyarıyı yapacağından eminiz. O Çaryı değil miydi ki ^yasak kaldırılsın Fenerbahçe taraftarı stadımıza gelsin" diyen? Bazı şeyleri ne çabuk unutuyoruz. Bu sezona kadar tribün terörü nasıl önlenir dendiğinde ilk akla gelen çözümlerden birisi bayanların ve çocukların maçlara gelmeleri için özendirilmeleri olurdu. Bu öyle veya böyle gerçekleşti. Hem de alası oldu. Ama gene küfür, gene şiddet. Bu konuda bilimsel bir araştırma bile yapılabilir. Acaba toplumda en fazla küfür eden gurup olarak gösterilen erkekler kendilerini yetiştirenlerden mi etkileniyor? Saçma olduğunu biliyorum ama kadınların tribündeki hallerini gördükten sonra ben de şaşkınlığımı hala üzerimden atamadım. Sözün özü: "Size yakışmıyor bayanlar, hele çocukların yanında." Mehmet Şentürk Samanyoluhaber.com