CHP'li Önder Sav'ın ‘dinleniyorum' iddiası, cep telefonuyla ilgili ‘şehir efsanelerini’ tekrar gündeme getirdi.
“Numaranızın önüne ‘2’ rakamını ekleyin ve arama tuşuna basın, dinlenip dinlenmediğinizi öğrenin...” şu aralar en meşhur olanı! İnternet sayfaları bu yöntemi deneyen binlerce kişinin yorumlarıyla dolu. İşte ‘cep efsaneleri’...
Türkiye, geçtiğimiz haftalarda CHP Genel Sekreteri Önder Sav’ın ‘dinleniyorum’ iddiasıyla çalkalandı. Bir anda herkes bu işin uzmanı olmuştu sanki! Akıllarda hep aynı soru dolaşmaya başladı haliyle: “Acaba ben de dinleniyor muyum?” Olayın üzerindeki sis perdesi aralanıp gerçekler ortaya çıkınca Sav’ın cep telefonunun azizliğine uğradığı anlaşıldı. Sav, gelen aramayı engellemek istemiş, ama ‘no’ tuşu yerine ‘yes’ tuşuna basarak bir anlık gafletinin kurbanı olmuştu. Bu olayla birlikte aboneler arasında dolaşan ve adeta ‘şehir efsanesi’ gibi kulaktan kulağa yayılan asılsız bilgiler tekrar gündeme geldi. “#31#31’yi tuşlayın daha sonra kendi numaranızı girin ve arama tuşuna basın. Telefon numarası çalarsa ya da ulaşılamıyor anonsu gelirse dinleniyorsunuz. ‘Böyle bir numara yok’ uyarısı gelirse dinlenmiyorsunuz!” şeklindeki söylenti bunlar arasında en popüler olanı. Ya da “Kendi numaranızın başına ‘2’ rakamını ekleyip arama tuşuna basarsanız da dinlenip dinlenilmediğinizi öğrenebilirsiniz” şeklindeki rivayetler... Bunlarla da sınırlı değil ‘cep’ efsaneleri. “Görüşme sonrasında bazı tuşlara basarak yüzde 50 daha az ücret ödeyebilirsiniz” ya da “Beş yıldır aynı GMS hattını kullandığınız için uzun süreli kesintisiz kullanım indirimi kazandınız” gibi mesaj örnekleri de var. Bu konuda GMS şirketleri, abonelerini uyarıyor ve “Kim tarafından gönderildiği belli olmayan bu tür şüpheli mesajlar doğrultusunda hareket etmeyin.” diyor. Turkcell Basın ve Halkla İlişkiler Sorumlusu Serhat Ayan, son yıllarda cep telefonu kullanımının doruk noktalara ulaşmasıyla birlikte efsanelerin de arttığını söylüyor. Ayan, abonelerini ‘GSM operatörleri’ dışında nereden geldiği belli olmayan mesajları dikkate almamaları için uyarıyor. Biz de ortalıkta dolaşıp duran ‘cep efsaneleri’ni topladık.
Alo! Beni siz mi dinliyorsunuz?
Aboneler arasında belki de en yaygın olan efsane, dinlenilip dinlenilmediğini öğrenebilmek. “Numaranızın başına ‘2’ rakamını koyun ve arama tuşuna basın” ya da “#31#31’i tuşlayın ve devamında kendi numaranızı girin” şeklindeki hikâyeler ilgi çekmiş olacak ki pek çok kişi bunu denemiş ve karşılarına çıkan kişilere “Beni siz mi dinliyorsunuz?” diye sormuş. İnternetteki siteler, bu testi yapan yüzlerce kişiyle dolu. Aslında durum çok basit. #31# numaranızı gizlemenizi sağlıyor, yani bir hükmü yok. Geride kalan 3105***** numarasının da ilk yedi rakamı geçerli sayılıyor. Yani siz 3105***** numarasını aramış oluyorsunuz. Mesela 0536 ile başlayan hat kullanıyorsanız başına bu rakamı eklemezseniz karşınıza yine 0536 ile başlayan bir abonene çıkacaktır.
#154’ü tuşlayın, sizi savcılığa aktarıyorum!
Telefonunuzu arayanların “Hakkınızda küfürlü mesajdan dolayı şikâyet var, #154’ü tuşlayın” veya “Telefonunuzdan küfür ve tehdit içerikli mesajlar geliyor, sizi savcılığa aktarıyorum #154 tuşlayın” vb. demesine sakın aldanmayın.
‘666’yı tuşla, yüzde elli ucuza konuş!
*666**, *667**, *668** gibi numaralar tuşlanarak görüşme ücretinin yüzde 50 az ödenebileceği konulu bir diğer e-mail internet ortamında dolaşıp duruyor. GSM şirket yetkililerine göre bilgisayar dosyalarına işlenen arama bilgilerinde değişiklik olması teknik olarak mümkün değildir.
##002# ile yönlendirmeyi kaldırın
Bir süredir zincir olarak dolaşan “Telefonunuzdan hemen ##002#’yi tuşlayın, böylece yönlendirmeyi kaldırın. Yoksa size ulaşamayan herkesten bir kontör düşecek... Ve bunu Avea, Turkcell ve Vodafone kullanan herkese gönderin.” konulu mail de bir diğer şehir efsanesi.
Sakın ha #90’ı tuşlamayın!
“Sizi iletişim şirketinden aradıklarını söyleyip #90’ı veya #09’u tuşlamanızı isterlerse bunu kesinlikle yapmayın ve hemen telefonunuzu kapatın. Çünkü sahte şirket SIM kartınızdaki bilgileri okuyup hesabınızdan görüşmeler yapabilir.” şeklindeki kısa mesajlar da tamamen gerçek dışı. GSM operatörlerine göre SİM kart son derece güvenli bir altyapıya sahip.
‘Cep telefonu kullanmak’ beyne zararlı mı?
Ülkemizde cep telefonu kullanmayan yok denecek kadar az. Hatta iki ya da üç telefon kullanan bile var. Bu teknolojik alet bir yandan günlük yaşamı kolaylaştırırken bir yandan da ülke gündemini meşgul ediyor. Herkes, “Cep telefonu beyne zarar veriyor mu?” sorusuna cevap arıyor. Uzman doktorlar, cep telefonunun yaydığı radyasyonun beyne zarar verebileceğini söylüyor; ama şunu da eklemeden edemiyorlar: “Bu durum sadece bir iddia. Bilimsel bir kanıt değil.” Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Zileli, “Gazetelerdeki ‘Cep telefonu kanser yapıyor’ başlıklı haberler birer iddiadan öteye geçmiyor. Sırf bu yüzden telefonun yaydığı radyasyon ‘beyne zarar vermiyor’ demek de yanlış olur. Konuşma süresine dikkat etmek çok önemli. Telefonla yatağa girip üç dört saat konuşan insanlar var. Asıl tehlikeli olan da bu.” diyor. Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Temiz, cep telefonlarının yaydığı elektro-manyetik akımın beyne zararlı olduğunun hayvan deneylerinde ispatlandığını söylüyor. İnsan üzerinde ise bu zararın etkilerine rastlanmadığını ifade ediyor. Temiz, konuyla ilgili şu açıklamayı yapıyor: “Dikkat edilmesi gereken en önemli konu, cihazın kulakla olan seviyesinin iyi ayarlanmasıdır. Çünkü kulak bölgesi kafatasının en ince olduğu bölgedir. Bu yüzden telefonu kulağınıza paralel tutmak yerine aradaki mesafeyi olabildiğince açın. İnsanlar arasında son zamanlarda ‘Ceviz ve fındık yerseniz cep telefonunun yaydığı radyasyonu azaltır’ şeklinde bir kanı var. Buna tamamen doğru ya da yanlış demek mümkün değil. Bu besinlerin içerdiği aminoasitlerin ve vitaminlerin beyne olan faydaları biliniyor, ama yüzde yüz koruyucu olduğunu söylemek bilimsellikten uzak olur.” İşte cep telefonlarının zararlarını en aza indirecek uzman tavsiyeleri:
* Telefonunuzu çalar çalmaz açmayın. Bu esnada yayılan radyasyon maksimum seviyedir.
* Gün içerisinde cep telefonunu vücudunuzdan olabildiğince uzak tutmaya çalışın.
* Gece yatarken cep telefonunuzu en az 30 cm uzakta tutun.
* Mümkünse kısa mesaj kullanın.
* Asansör ya da otomobil gibi dar alanlarda görüşme yapmayın.
* Hamile bayanların ihtiyaç dışında telefondan uzak durması gerekir.
* Çocukları cep telefonundan uzak tutun.
* Baz istasyonlarına yaklaşmayın.
* Konuşurken kulaklıktan ya da hoparlörden yararlanın.
* Cep telefonunu mümkün olduğu kadar kulağınızdan uzak tutun. Kulağınızla cep telefonunuz arasında 15 derecelik bir açı olsun.
* Uzun telefon görüşmelerinden kaçının.
* Sar değeri (radyasyon değeri) daha az olan cep telefonlarını kullanın.
* Konuşma dışında cep telefonunun ekstra özelliklerini kullanmaktan kaçının. (Mesela cep telefonunuzu çalar saat olarak kullanmayın.)
BÜNYAMİN KÖSELİ- ZAMAN