Cumhuriyet Halk Partisi’nin 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde gerçekleştirdiği 38. Olağan Kurultayı’nın iptaline ilişkin açılan davanın üçüncü duruşması Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü.
İşte 'Kurultay Davası'nda anbean yaşananlar...

Ankara 42'nci Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada, Ankara 26'ncı Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kesinleşmesinin beklenmesine hükmedilerek duruşma 8 Eylül'e ertelendi.

11.25 SAVAŞ'IN AVUKATI: KAYYIM TALEBİMİZ YOK

Müşteki Lütfü Savaş’ın avukatı yeninden söz alarak “kayyım taleplerinin olmadığını belirtti: “Bizim CHP’nin mahkeme koridorlarında tartışılmasını istemeyiz. Ama ortada bir şaibe var. Bu dava siyasi değil hukuki bir davadır.” dedi.

Feri nüdahale talep eden avukat, duruşmada söz aldı: "CHP Kurultayları 2 gün sürer, ilk gün genel başkanlık seçimi yapılır. PM ve YDK üyeleri 2. gün seçilir. Çarşaf liste vardır. Yani isteyenlere ilçe seçim kurulu numara verir ve delegeler aday olan kişileri tek tek seçer. Davacı tarafın 2. güne ilişkin talep ve iddiası yoktur. Müvekkil PM üyesidir ve PM en üst yönetim organıdır. Dava konusuz kalmıştır."

Mahkeme, 'Feri müdahale' taleplerinin kabulüne karar verdi. Feri müdahale talep edenlere söz hakkı verildi..

11.10 CHP, DAVANIN REDDİNİ İSTEDİ

Çağlar Çağlayan duruşmada ek süre istemedi, sözlü beyanını tamamladı: "Mahkemeniz seçimlere karışır ise Yüksek Seçim Kurulunun varlık sebebi ortadan kalkacaktır. CHP Demokratik ve yasal hakların kullanılabildiği bir partidir. Daha önce partimize açılan bir davaya ilişkin Yargıtay’ın adliye mahkemelerinin bu davalara bakamayacağına ilişkin kararı da sunuyoruz. Davanın reddini isteriz."

Çağlar, Çağlayan davacı Lütfü Savaş'ın açıklamalarının dürüstlük kuralına uymadığını savundu. Çağlayan şunları söyledi: “Lütfü Savaş bu yönetim tarafından Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olarak göstermiştir. Bugünkü iddiaları dürüstlük kuralına uymamaktadır. Dava açma süresi geçmiştir. 6 Nisan 2025’teki olağanüstü kurultayla bu dava konusuz kalmıştır.”

11.00 'MUTLAK BUTLAN TEKNİĞİ YANLIŞTIR'

Mutlak butlan iddiasının hukuk tekniği açısından da yanlış olduğunu belirten Çağlar Çağlayan, "İrade sakatlanması Hata, aldatma, tehdit olması halinde mümkündür" dedi.

Avukat şunları söyledi: "Olağanüstü kurultay sonrası bu dava konusuz kalmıştır. Siyasi partilerde önemli olan delegenin önüne sandık götürülmesidir ve bu sandık götürülmüş, tekrar Özgür Özel seçilmiştir. Davacı vekili Genel Başkanımız için Gayrimeşru Genel Başkan ifadesini kullanmışsa de, Genel Başkan meşruiyetini ikinci kez delegelerden almıştır"

Cumhuriyet Halk Partisi'nin avukatı Çağlar Çağlayan duruşmada söz aldı. Çağlayan şunları söyledi: "Dava Divan Başkanı İmamoğlu’nun taraflı davranmadığına dayandırılmıştır. Ancak divan 9 kişiden oluşur ve kararlar oy çokluğu ile alınır. Ayrıca davacının beyanları iddianamede dahi yoktur. Seçimde Divan Başkanı görevi Seçim Hakimine devretmiştir. Ceza davası beklenmelidir. Ceza davasında Masak, Tapu Müdürlüğü, SGK ve dosyaya sunulan kamera kayıtlarından bir kişiye menfaat sağlandığı ortaya konamamıştır."

Lütfü Savaş’ın avukatı yaptığı açıklamada CHP yönetiminin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na verilmesi gerektiğini savundu.

Avukat, şunları söyledi: “Kurultay mutlak butlanla sabittir. 6 Nisan seçimli kurultay yetkisiz genel başkan tarafından verilmiştir. Kurultay kanuna karşı hileye başvurularak yapılmıştır. Gayri meşru genel başkan kendini kurtarmak için bir mizansen düzenlemiştir. Seçilmeyen bir kişinin genel başkan olması kabul edilemez. Özgür Özel’in görevden el çektirilmesi ve partinin o dönemdeki genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu tarafından yönetilmesi gerekmektedir. Kemal Kılıçdaroğlu göreve çağrılmalıdır."

Davada müşteki Lütfü Savaş’ın avukatı ise, katılma talebinin reddini ve sözlü yargılama aşamasına geçilmesini talep etti. Avukat, kurultayın iptalini ve CHP lideri Özel yönteminin tedbiren görevlerinden uzaklaştırılmasını istedi.

Lütfü Savaş'ın avukatı şunları söyledi: "Kurultayda divan başkanı Ekrem İmamoğlu koordinasyonunda, Özgür Özel’in kazanması için çok sayıda failin içinde yer aldığı çok sayıda suç işlenmiştir. Kurultayda birçok delegeye nakit para rüşvet verilmiştir. Bu konuda savcılık soruşturması vardır. Asliye Ceza Mahkemesinin Görevsizlik kararı ile bu durum sabittir. Kurultayda delegelere baskı yapılmıştır. Özgür Özel’i desteklemeyenlerin işten çıkarılacakları söylenmiştir."

CHP'nin 38. Olağan Kurultayı ile 21. Olağanüstü Kurultayı'nın iptaline ilişkin dava süreci, bugün Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde devam ediyor. Saat 10.00’da başlayan duruşma, davanın üçüncü celsesi olarak görülüyor.

KURULTAY DAVASI SÜRECİ

CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nın ardından başlayan tartışmalar, parti içindeki farklı görüşlerin açıklamaları ve yaşanan gelişmelerle birlikte bugüne kadar gündemde kalmaya devam etti. Peki, 5 Kasım 2023’ten bu yana CHP’de neler yaşandı?

ÖZEL’DEN OLAĞANÜSTÜ KURULTAY HAMLESİ

21 Mart’ta CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partiyi olağanüstü kurultaya götüreceğini duyurdu. Bu kararı, olası bir kayyum atamasının önüne geçmek amacıyla aldıklarını belirtti. Kurultayın, genel başkanlık yetkisi kapsamında 6 Nisan 2025 tarihinde toplanacağını açıkladı.

ÖZEL, TEKRAR GENEL BAŞKAN SEÇİLDİ

6 Nisan 2025’te “İrade Milletindir” sloganıyla gerçekleştirilen olağanüstü kurultayda, 1323 delegenin katılımıyla seçim yapıldı. Özgür Özel tek aday olarak girdiği seçimde 1171 oy alarak yeniden genel başkanlık görevine seçildi. Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu için yapılan seçimlerde de Özel’in hazırladığı anahtar liste büyük destek gördü.

DAVA SÜRECİ NASIL İLERLEDİ?

Yargılama, Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde yürütüldü. İlk duruşma 17 Nisan 2025 tarihinde yapıldı. Mahkeme, belgelerdeki eksiklikler ve ihtiyaç duyulan ek bilgiler nedeniyle davayı durdurdu ve taraflardan ek evrak talep etti. Bu gelişmenin ardından, 6 Nisan’da Özgür Özel tarafından duyurulan olağanüstü kurultaya ilişkin başvurularla bu dava birleştirildi ve hepsinin tek dosya altında değerlendirilmesine karar verildi.

İkinci duruşma ise 26 Mayıs 2025’te gerçekleştirildi. Bu oturumda da eksik belgelerin tamamlanması gerektiği belirtildi ve dava süreci uzatılarak bir sonraki duruşmanın 30 Haziran’da yapılması kararlaştırıldı. Mahkeme, bu oturumda artık “tahkikat” aşamasına geçilebileceğini ve gerek görülürse tarafların sözlü savunmalarına başvurulacağını ifade etti. Ayrıca bu celsede sunulan dilekçelere “mutlak butlan” ifadesi resmi tutanaklara geçirildi.