Doların yükselişi ve piyasanın bir türlü ekonomi yönetimine güvenmemesi sonucu oluşan krizi yorumlayan Eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'dan önemli değerlendirme
İYİ Parti’den milletvekili adayı olan Yılmaz, Sözcü’den Erdoğan Süzer’e konuştu.
Merkez Bankası’nın (MB) faizi yüzde üç artırmasına rağmen kurun yeniden yükselişe geçmesini ‘doğal sonuç’ olarak niteleyen Yılmaz, MB’nin faizleri yükselterek kısmen doğru bir adım attığını, ancak politika faizleri yükseltilmeden dövizde kalıcı bir düşüş oluşmayacağını belirtti.
Yılmaz şöyle devam etti: “Merkez Bankası bu faizle birlikte asıl herkesin beklediği haftalık repo faizini de yükseltmiş olsaydı, yani sadeleşme yapsaydı, dolar tekrar yükselmez, düştüğü yerde kalabilirdi. Faizde atılacak böyle bir adım piyasada ‘Ekonomi politikası normalleşiyor’ şeklinde algılanacaktı. Bununla birlikte normalleşme için faiz yetmez, öncelikle siyasetçilerin kafasındaki kirliliğin ortadan kalkması gerekir. Bütün dünyanın kabul ettiği ekonomi teorilerinin tam tersine hareket etmek kafalardaki kirliliği ifade ediyor. Kirlilik kalkarsa yeniden güven tesis edilebilir.”
‘Çiller inat etti’
Hükümete “OHAL varken döviz düşer mi?”, “Hukuka güvensizlik mi bitti?”, “Londra’da söylenen sözler, oluşturulan kaygılar ortadan kaldırıldı mı?” sorularını yönelten eski MB başkanı, “Politikalar yerli yerinde dururken faizleri yükseltmek piyasalara güven vermez. Öyle olunca da döviz geçici iner, ancak indiği yerde tutmak pek mümkün olmaz” diye konuştu.
Yılmaz, dönemin başbakanı Tansu Çiller’in 1994 yılında faizleri yükseltme konusunda piyasayla bir çeşit inatlaşmaya girdiğini, ancak sonunda büyük bir kriz yaşandığını, faizleri olağanüstü yükseltmek zorunda kaldığını hatırlatırken, piyasanın bugün de benzer inatlaşmaya sahne olduğunu ifade etti.