Vang'ın Çin'in üst düzey askeri istihbarat subaylarının Hong Kong, Tayvan ve Avustralya'da siyasi müdahalede bulunmak için yaptığı fon sağlama operasyonları hakkında ASIO'ya ayrıntılı bilgi verdiği iddia edildi.

Euronews'in aktardığına göre Avustralya Kanal 9'da yer alan haberde, Çinli casus Vang'ın, Avustralya istihbaratına bilgi sunduktan sonra siyasi sığınma talebinde bulunduğu bildirildi.

Eşi ve küçük oğluyla turist vizesiyle yaşadığı Sydney'de bilinmeyen bir yerde tutulduğu belirtilen Vang'ın ekimde ASIO'ya verdiği istihbaratta, "Şahsen ben de dahil oldum ve bir dizi casusluk faaliyetine katıldım." ifadelerini kullandığı belirtildi.

Ayrıca Vang'ın, ASIO'ya 2015'te muhalif malzeme sattığından şüphelenilen 5 Hong Kong kitapçısından birinin kaçırılmasına dahil olduğunu itiraf ettiği aktarıldı.

Kitapçının kaçırılması, Hong Kong'da devam eden gösterilerin nedenlerinden biri olarak gösteriliyor.

Vang'ın, Hong Kong merkezli yatırım şirketinin bir parçası olduğunu ve Çin hükümetinin Hong Kong'da siyasi sızma, üniversitelere sızma ve muhaliflere karşı siber saldırıları yönlendirmeyi içeren bir politikası olduğunu açıkladığı belirlendi.

Tayvan'da 2018'deki belediye seçimlerine müdahale ettiklerini iddia eden ve gelecek yıl yapılması beklenen cumhurbaşkanı seçimlerini bozma planları olduğunu da ileri süren Vang'ın Güney Kore pasaportu kullandığı ortaya çıktı.

Çin'e geri dönmesi durumunda gözaltına alınacağını, belki de infazla karşı karşıya kalacağını ileri süren Wang, ASIO ile yaptığı görüşmelerde, Avustralya hükümetinden acil koruma istediğini söyledi.

Hazine Bakanı Josh Frydenberg de konuya güvenlik birimlerinin baktığını ve bireysel davalar hakkında yorumda bulunmayacağını belirtti.

Ancak Çin'in Avustralya, Hong Kong ve Tayvan'daki demokratik sistemlere sızdığı yönündeki suçlamalarının "çok rahatsız edici" olduğuna dikkati çeken Frydenberg, "Şunu söyleyebilirim ki; dış politika, dış yatırım veya diğer ilgili konularda her zaman ulusal çıkarlarımızı savunacağız." ifadelerini kullandı.

Ana muhalefetteki İşçi Partisi Lideri Anthony Albanese, yapılan açıklamaların endişe verici olduğunu, ilgili birimlerden brifing isteyeceğini vurgulayarak, "Avustralya'nın ulusal egemenliğinin korunduğundan emin olmalıyız." dedi.

Sığınma talebinin, hükümetin tasarrufunda bulunduğunu ancak bu isteğe sıcak baktığını belirten Albanese, Vang'ın anlattıklarının ona sığınma talebinde bulunacak kadar önemli bilgiler olduğunun altını çizdi.

Avustralya ve Çin arasında, Çin'in Güney Çin Denizi'ndeki faaliyetleri sonrasında başlayan karşılıklı açıklamalarla iki ülke ilişkileri bir süredir soğuk olarak değerlendiriliyordu.

Avustralya hükümeti, politikacılara yapılan dış bağışları yasaklayarak, ülke siyasetindeki dış müdahaleleri ortadan kaldırmak ve Çin'in etkisini azaltmak için bir dizi tedbir almıştı.