Oyun oynamak, çocukların duygularını ifade etme, soru sorma, çevresiyle ilişki kurma yöntemi… Oyun sayesinde hayal gücünü geliştirir, yaşadıklarını anlamlandırır. Oyun yoluyla ebeveynleriyle iletişim kurar. Bir bakıma oyun çocukların ‘sevgi’ dilidir.
Ebeveynlerin oyuna katılması, yeni deyimle oyunbazlığı, stresli zamanlarda veya çocuklarla yaşanan güç mücadelesinde yardımcı olabilir.
Psychology Today‘de uzman psikolog Cara Goodwin, oyunbaz ebeveynliğin çocuklar ve aileler için olumlu yanlarını derlemiş.
Yakın zamanda yapılan bir araştırmaya göre, ebeveynlerin eğlenceli olmasının, çocuklarda daha az davranış problemi, daha düşük anksiyete ve depresyon riski, daha nazik davranışlarla ilişkili olduğunu ortaya çıkarmış. Daha önceki araştırmalarsa ebeveynlerin eğlenceli olmasının, çocuklarda gelişmiş duygusal düzenleme becerileri ve daha az olumsuzluk, meydan okumayla bağlantılı olduğunu ortaya koymuştu.
Yeni araştırma, eğlenceli olmanın, ebeveynlerin sınırları güç mücadelesine yol açmayacak şekilde belirlemelerine yardımcı olabileceğini gösteriyor. Hatta eğlenceli olmak, ebeveyn olarak kendi stresinizi azaltabildiği gibi, çocuklarınızdaki olumsuz duygulara karşı daha destekleyici olmanıza yardımcı olabilir.
Oyunbaz ebeveynliğe örnekler
Çocuğunuz pijamasını giymekte sorun mu çıkarıyor? Pijamaları konuşturun “Keşke beni giymek isteyen bir çocuğum olsaydı” gibi… Ya da siz giymeye çalışın ve size uymayacağını komik bir dille gösterin.
Sabahları kapıdan çıkmakta zorlanıyor mu? Servise ya da arabaya kadar sizinle yarışmak isteyip istemediğini sorun. Ya da arabaya kadar uçmak, zıplamak isteyip istemediklerini…
Uzun bir araba yolculuğu sırasında ya da sırada beklerken sırayla hikayeler anlatın veya “Şu anda gördüğüm şey nedir?” oynayın.
Gününüz zor mu geçti, mutfağınızda küçük bir dans partisi hem çocuğunuzu eğlendirecek hem de sizin stresinizi azaltacaktır.
Gıdıklama canavarı oyunu veya yastık savaşı enerjisini atmak için iyi bir yöntem olabilir.
Çocuklarınız gözlerini kapatsın, verdiğiniz yiyeceklerin ne olduğunu tahmin etmesini isteyin. Bu, yeni yiyecekler denemesi için de faydalı olabilir.
Saçını taratmaktan nefret mi ediyor, önce siz onun önüne oturun ve size çılgın saç modelleri yapmasına izin verin. Sonra nasılsa sıra ona gelecektir.
Dişlerini fırçalamakta zorluk mu çıkarıyor. “Aaa ağzında minik bir tek boynuzlu at mı var? Dur onu fırçalayayım” diyerek ağzını açmasını sağlayın.
Çocuğunuz kirli çamaşırlarını sepete koymayı hatırlamakta zorlanıyorsa, çamaşır sepetini bir basketbol potası gibi düşünmesini söyleyin. Uzaktan basket atmak hoşuna gidecektir.
Talimatlar verirken şarkı söyleyin veya komik bir ses kullanın. Bu sizin stres seviyenize de yardımcı olabilir.
Doğanın tadını birlikte çıkarın. Yaprak yığınlarının üzerinde zıplayın, yağmurda dolaşın. Rengarenk yapraklar en doğal oyun malzemeniz olabilir.
Sessiz sinema oynayın ama film yerine duyguları canlandırın. Çocuğunuzun, bunun hangi duygu olduğunu tahmin etmesini isteyin. Daha eğlenceli hale getirmek için duyguları abartabilirsiniz. Bu çocuğunuzun empati duygusunu artıracaktır.
Birlikte kitap okumayı daha eğlenceli hale getirin. El feneriyle battaniyenin altına girin, sesinizi karaktere göre değiştirmeyi deneyin. Hatta rolünüzü biraz abartın.
Peki oyunbaz veli nelere dikkat etmeli?
Çocuğunuzun hoşlandığı oyun yaklaşımlarını kullandığınızdan emin olun. Bazı çocuklar havaya fırlatılmak, döndürülmek gibi sert oyunları severken bazı çocuklar daha nazik, sessiz ve sakin oyunları tercih eder. Çocuğunuzun gülümsemesini ve kahkahasını hangi tür oyunların ortaya çıkardığını deneye deneye bulabilirsiniz.
Duygularını geçersiz kılmak için oyun veya mizahı kullanmayın. Çocuğunuz bazı gerçek olumsuz duygular yaşıyorsa, durumu yatıştırmak için oyun oynamadan önce duygularını kabul ettiğinizden ve onayladığınızdan emin olun. Belirli bir zamanda oyun oynamaya veya mizaha açık görünmüyorlarsa, o zaman kullanmayın.
Çocuğunuzun şakacılığı ve mizahı kendi başına kullanmayı öğrenmesine yardımcı olun. Oyunbazlık, siz orada olmasanız bile çocuğunuza kullanmayı öğretebileceğiniz önemli bir başa çıkma becerisidir. Onlara “Bunu nasıl daha eğlenceli hale getirebiliriz? Bu durumla ilgili komik bir şey düşünebiliyor musun?” gibi sorular sorabilirsiniz.
Şakacılığı veya mizahı çocuğunuzla alay etmek veya onu kızdırmak için kullanmayın. Emin değilseniz, nasıl hissettirdiğini her zaman sorabilirsiniz.
Eğer sizin kaygı ve depresyonunuz oyun oynamayı zorlaştırıyorsa bu çocukta da zorlayıcı davranışlara yol açabilir. Önce kendi ruh sağlığınızı düzeltmek için bir uzmandan yardım alabilirsiniz.