'Çoklu Baro' yasası AYM’ye taşınacak: ‘Emsal kararlar var’

Tepkilerine rağmen AKP ve MHP oyları ile yasalaşan ‘çoklu baro’ teklifi AYM’ye taşınacak. Teklifin Anayasa’ya aykırı olduğunu belirten CHP’nin hukukçu milletvekili Antmen, “AYM’nin daha önce iptal ettiği benzer uygulamalar oldu” diye konuştu
Türkiye Barolar Birliği’nin yanı sıra, 80 baronun ve muhalefet partilerinin de karşı çıktığı, “Çoklu baro teklifi” AKP ve MHP’nin oyları ile kabul edilerek yasalaştı. Genel Kurul’da yapılan elektronik oylamada kullanılan 417 oyun 163’ünü, ret oyları oluşturdu.

TBMM Genel Kurulu’ndaki görüşmelerde, muhalefetin hemen her madde için verdiği değişiklik önergeleri reddedilirken AKP ve MHP’den gelen iki değişiklik önerisi kabul edildi. CHP’nin yasalaşan teklifi, Resmi Gazete’de yayımlandıktan hemen sonra, AYM’ye taşımaya hazırlandığı bildirildi.

 
AYM sürecine ve yasaya ilişkin BirGün’e değerlendirmelerde bulunan CHP Milletvekili Alpay Antmen, “Barolar, hukukun üstünlüğü ile insan haklarını savunmak ve korumak yetki ve göreviyle demokrasinin, insan haklarının, hukukun üstünlüğünün ve adaletin koruyucusu ve kollayıcısıdırlar. Baroları susturmak, totaliter rejimlerde dahi nadir görülen uygulamalardır” dedi. 

AYM’YE GİDİLECEK

Teklifin iptali için AYM’ye başvuracaklarını dile getiren Antmen, şunları söyledi:

“AYM’nin daha önce iptal ettiği, aykırılık tespit ettiği benzer durumlar oldu. Kamu kurumları bölünemez, birden çok kamu kurumu olmaz. Aynı ilçede iki kaymakam, bir ilde iki vali olamaz. Böyle bir uygulama baroların kamu kurumu olması hasebiyle dünyada da bulunmamaktadır. Almanya’da, Amerika’da, Fransa’da, yani tüm dünyada barolar vardır ve tektir. Çoklu baro teklifi Anayasa’yı açıkça çiğnemek ve Anayasa’nın açık ihlalidir. AYM, 1991 yılında Eczacılar Odası ile ilgili verdiği kararda demokratik seçimin en önemli niteliğinin adil bir katılım ilkesine dayalı serbest, eşit ve genel oy esasını içerdiği belirtilerek ilgili hükmün adil katılımı önleyerek demokrasiye aykırı olduğu belirtmişti.

EMSAL KARAR VAR

O kararda, 6643 sayılı Türk Eczacılar Birliği Kanununun 51’inci maddesinde yer alan ‘Azası 200’e kadar olanlar 5, 200’den fazla olanlar 7 mümessil ve aynı miktarda yedek seçerler’ hükmü ele alınmıştı. 1989 yılında İstanbul Eczacı Odası, 4 binin üzerinde üyesi bulunduğunu ve oylarının mevcut delege sistemi yüzünden değersizleştiği ve bunun da demokrasiye aykırı olduğu iddiasıyla TEB Merkez Heyeti Başkanlığı’na başvurdu. Başvuru reddedilince İstanbul Eczacılar Odası ilgili hükmün iptali istemiyle idari dava açtı. İdare Mahkemesi de ilgili hükmün Anayasa’nın kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarını düzenleyen 135’inci maddesine aykırı olduğu görüşüyle, iptali için AYM’ye başvurdu. AYM de kararı Anayasaya ve demokratik temsile aykırı bularak iptal etmişti.”

Baro başkanlarının, teklifin komisyondaki görüşmeleri sırasında TBMM’ye alınmadığını ve polisin, TBMM önünde ablukaya alınan avukatlar için ABB’nin gönderdiği çadırlara ve seyyar tuvaletlere bile izin vermediğinin de altını çizen Antmen, “Her bir baro, TBB’de tarikat, cemaat, etnik, mezhepsel, hemşerilik gibi temeller üzerine işe alınacak çok sayıda hizipler yaratılacak ve bu hiziplere siyasi parti çağrışımlı resmi sıfatlar yapıştırılacaktır. Böylesi bir bölünme ve parçalı yapılanmanın da vatandaşların hak arama özgürlüğünün ağır biçimde zedeleyeceği aşikardır” diye konuştu.

AKILLARINA ÇOĞULCU OLMAK GELDİ

HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları “Esasen görüştüğümüz Avukatlık Kanunu’ndan çok daha fazlasıdır. Her şeyde tek, tek, tek ‘tek millet, tek bayrak’ vesaire diye ajitasyon çekiyorsunuz ama iş barolara gelince barolar tek olduğu zaman sizin yandaşınız değil diye onları çoğaltmak istiyorsunuz, birden çoğulcu olmak geliverdi aklınıza. Ve bu kanun teklifiyle şunu çok net ifade etmek isteriz ki AKP iktidarı bölücülük yapmaktadır” dedi.
12 Temmuz 2020 09:31
DİĞER HABERLER