'Çöl Kaplanı', Dakar ruhunu tam anlamıyla yaşıyor

Bu yıl 32.'si gerçekleştirilen Dakar Rallisi'nde motosiklette mekanik destek almadan yarışanlar kategorisinde 1. olan Türk pilot Kemal Merkit, bu kategorideki mücadelenin sporcuya Dakar ruhunu tam anlamıyla yaşattığını ifade etti.
Arjantin ve Şili topraklarında 1-17 Ocak tarihleri arasında düzenlenen, 33 ülkeden 500'ün üzerinde takımın mücadele ettiği 15 gün süren efsane yarışta, KTM 690 Enduro R motosikletiyle genel klasmanda 49. olup, sınıfında birinci olarak kupa alan Merkit, AA muhabirinin sorularını yanıtladı. 32 yıl önce Dakar Rallisi ilk başladığında, her pilotun her şeyini kendisinin yaparak mücadele ettiğini ifade ederek, ilerleyen yıllarda fabrika takımlarının işe katılmasıyla rallinin boyutunun değiştiğini anlatan Merkit, şunları kaydettti: ''Herkesin bir servisi olmaya başladı. İnsanlar gündüz yarışıp akşam motorlarını servise bırakıp dinlenmeye geçebiliyorlar. Sabah yarış başlamadan motorlarını hazırlayacak birileri oluyor. Bu açıdan bakarsak Dakar'ın ruhu kayboldu. Ancak Dakar ruhunu ortaya çıkaran asıl olay zorluğudur. Mücadele etmeniz gerekiyor. Bu mücadeleyi herkes yaşıyor. Servis almadan yarışıyorsanız bu mücadele miktarı daha artıyor. Fabrika takımları tabii ki pilotunun motor sürmenin dışında başka bir şeyle mücadele etmesini istemiyorlar. Motor sürmeye konsantre olmasını istiyorlar. Ben 6 kez katıldım ve hep servissiz olarak yarıştım. Bundan sonra da böyle yarışmaya devam edeceğim.'' Merkit, 2000 yılından buyana katıldığı Dakar Rallisi'nde 6. kez yer alırken, son 5 katılımında ralliyi tamamlama başarısı gösterdi. 2000, 2002, 2003, 2007, 2009 ve 2010 yıllarındaki mücadelelerde yer alan Merkit, 2008'de Afrika'da terör gruplarının tehdidi nedeniyle Orta Avrupa'da gerçekleştirilen Dakar serisi rallisine katıldı. -''TÜRK BAYRAĞI HER YIL DALGALANMALI''- Merkit, 2000 yılında ilk kez katılımında efsane yarışın büyüklüğünü gördüğünü, Türkiye'nin de her yıl orada temsil edilmesinin gerekliliğine inandığını ifade etti. Bu işi sevgiyle yaptığını anlatan Merkit, ''2000 yılında katıldığım zaman bunun bir dünya yarışı olduğunu gördüm ve burada Türk bayrağının her yıl mutlaka dalgalanması gerektiğine inandım. Bunun için de bu yola baş koydum'' ifadelerini kullandı. ''Çöl Kaplanı'' lakaplı Kemal Merkit bu yıl Atakama Çölü'nde iyi bir yarış çıkardığını belirterek, ''Atakama Çölü'nde çok iyiydim. 'Tutmayın beni' diye start alıyordum. Ancak hep bu şekilde start aldığımda başıma bir şey gelir. 6. etapta 26. kilometrede debriyaj kütüğüm kırıldı. Debriyajsız olarak 553 kilometre gitmek zorunda kaldım. Yolun keyfi biraz daha az çıktı. Kum tepelerinde sürmenin benim için avantajı var. Çünkü vücutta senelerin getirdiği bir takım yıpranmışlıklar oluşuyor. Kırıklar, platinler, vidalar var. Sert zeminde sürdüğümüz zaman eklemlerde, kırıkların olduğu yerlerde ağrılar oluşuyor, sürekli ağrı kesici kullanmak zorunda kalıyorsunuz. Ben de her türlü sakatlığı yaşadım. Ancak şimdiye kadar beni bu işten alı koyacak sıkıntı yaşamadım'' şeklinde konuştu. Sağ kol biseps kası koptuğu için bu yılki yarışı ağrı kesicilerle tamamlayan Kemal Merkit, İstanbul'a dönüşünde ameliyat oldu. -''HEDEFİMİZ TÜRK TAKIMINI BÜYÜTMEK''- Kemal Merkit, gelecek yılki yarış için Dakar Türk Takımı'nı sayısal olarak büyütmeyi hedeflediklerini açıkladı. Bu yıl servissiz yarışanlar kategorisinde elde ettiği birinciliğin sponsorları daha fazla harekete geçirmesini beklediğini ifade eden ''Çöl Kaplanı'', ''Daha büyük bir takımı hedefliyoruz. Yine Kutlu Torunlar'ın da yer alacağı ama belki de 3-4 kişi olacağımız bir ekiple takımı büyütmeyi hedefliyoruz. Dakar Rallisi'nde herkes bireysel yarışıyor. Takım olunca ve kalabalık olunca ister istemez bir güç gösterisi yapmış oluyorsunuz. Birbirimize destek ve yardımcı olmak adına da bu önemli'' diye konuştu. -''BU İŞİ GÖNÜL BAĞIYLA YAPIYORUM''- Dünyanın en zorlu rallisinde Türkiye'yi temsil eden Kemal Merkit, bu anlamda şimdiye kadar devlet desteği alıp almadığı sorusuna, ''Şimdiye kadar bütçesel anlamda bir destek almadık. Ancak bunun için bir serzenişim yok çünkü ben bu işi gönül bağıyla yapıyorum'' yanıtını verdi. Yarış için gittikleri yerlerde her zaman Türkiye Büyükelçiliklerini ziyaret ettiklerini kaydeden Merkit, ''Bu yıl 60'a yakın seyircimiz vardı. Mutlu olduk. Biz Federasyondan beklentimiz olan lisansımız ve izin yazımızı alıyoruz. Bunun dışında bütçe olarak şu ana kadar bir destek almadık. Ancak bunun için bir serzenişim yok çünkü ben bu işi gönül bağıyla yapıyorum. Buenos Aires'te 800 bin seyirciyle start aldık. Bir şehir vardı sokakta. Dolayısıyla gönlümüzden geçen, ''İstanbul 2010''un sesini duyurmak adına orada bulunmaktı. Ama tabii ki bizler sporcusuyuz, bazen o kademelere ulaşmak bizim için güç oluyor. Günlerden bir gün bu işlerle ilgilenen birisi çıkarsa memnun oluruz tabii ki'' şeklinde konuştu.
03 Mart 2010 13:05
DİĞER HABERLER