Çözüm süreci
-Akil İnsanlar Güneydoğu Anadolu Bölgesi Heyeti ile görüşen
Diyarbakırdaki sivil toplum kuruluşu temsilcileri,
sürece ilişkin görüş ve önerilerini aktardı.
-DİSİAD Başkanı Baysal:
"Toplantıda, bölgenin sürece verdi
DİYARBAKIR (A.A) - Sema Kaplan - Akil İnsanlar Güneydoğu Anadolu
Bölgesi Heyetiyle bir araya gelen Diyarbakırdaki sivil toplum kuruluşu
temsilcileri, çözüm sürecine ilişkin görüş ve önerilerini ifade ettiler.
Akil İnsanlar Güneydoğu Anadolu Bölgesi Heyetince bir otelde dün akşam
gerçekleştirilen ve yaklaşık 40 sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin katıldığı
ve basına kapalı gerçekleşen toplantıda, çözüm süreci ve Dicle Üniversitesindeki
(DÜ) öğrenci olayların ele alındığı öğrenildi.
Toplantıya katılan Diyarbakır Sanayici ve İş Adamları Derneği (DİSİAD)
Başkanı Burç Baysal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, heyetin bölgeyi tanıyan
isimlerden oluştuğunu belirterek, bu nedenle sorunların daha rahat aktarıldığını
söyledi.
Baysal, barışı en çok arzulayan bölgelerin başında Güneydoğu Anadolu
Bölgesinin geldiğini, kentte çözüm sürecine ilişkin büyük bir desteğin olduğunu
ifade ettiklerini belirtti.
Heyetin konuşmak isteyen herkesi dinlediğini anlatan Baysal, "Toplantıda,
bölgenin sürece verdiği destek anlatıldı. Kentin barış için hazır olduğu
vurgulandı. Yaklaşık 4 saat süren görüşmede, her konuşması 5er dakika
düşüncelerimizi iletmeye çalıştı. İsteyen sivil toplum kuruluşları görüş, öneri
ve taleplerini bir rapor halinde heyete yazılı olarak sunabilecekler" dedi.
-DÜdeki olaylar-
Eski Diyarbakır Baro Başkanı Emin Aktar, toplantıda ağırlıklı olarak DÜdeki
olaylara ilişkin kaygılarını dile getirdiğini belirtti.
Diyarbakırın barışı en çok isteyen illerin başında geldiğini anlatan Aktar,
STKlar olarak umudun güvene dönüşmesi, toplumda varsa bir güven eksikliği, bunun
giderilmesi için çaba gösterilmesini önerdiklerini söyledi.
Aktar, bölge gezisinin ardından heyetin yeniden kendileriyle bir araya
gelerek değerlendirme yapacağını kaydederek, "Toplantıda belki de çok fazla şey
söyleme ihtiyacı hissetmedik. Çünkü heyette yer alan isimler bu meseleye
vakıflar. Bu büyük bir avantaj. Toplumun bu sürece güven duyması konusunda neler
yapılması gerektiği konusundaki fikirlerimizi ilettik" diye konuştu.
-Kullanılan dil-
Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi (DİTAM) Başkan Yardımcısı Sedat
Yurtdaş, toplantıda sürecin sağlıklı işlemesi için kullanılan dilin önemine
dikkat çekildiğini anlattı.
Yurtdaş, somut adımların atılması temennisinin dile getirildiği toplantıda,
yaşanan 30 yıllık çatışmalı ortamın, bir sonuç olarak değerlendirilerek, sorunun
nedenleri üzerinde yoğunlaşılması önerisinde bulunduklarını belirtti.
Yurtdaş, meselenin sebeplerini ortadan kaldıracak anayasal ve yasal düzeyde
adımlar atılmasını önerdiklerine vurgu yaparak şöyle dedi:
"Toplantıda ayrıca DÜdeki olaylar üzerinde de ayrıntılı görüş alış
verişinde bulunuldu. Bu durumun ne kadar büyük bir potansiyel tehlike teşkil
ettiğinden söz edildi. Mutlaka herkesin itidalli davranması gerektiği, sorunların
kavga, bıçak veya sopa ile çözülmeye çalışılmasının geçmişteki gibi büyük
tahribatlara yol açabileceği konuşuldu. Çalışmaların toplumun diğer kesimlerine
sirayet edilecek şekilde genişletilmesini isteyenler oldu. Sürecin yönetiminin
kolay olmadığı, bu nedenle de herkesin bu sürece destek vermeye hazır olduğu
belirtildi."
-"Detaylı bir rapor sunacağız"-
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, kalıcı bir
barışın nasıl sağlanacağının detaylı şekilde konuşulduğu toplantının çok verimli
geçtiğini belirtti.
"Bizleri barışa ikna etme gibi bir çabaları yok" diyen Bilici, toplantıda
bundan sonra atılacak adımların önemine vurgu yapıldığını ifade etti.
Bilici, İHD olarak kalıcı bir barışın sağlanması için güven ortamının
sağlanması gerektiğine dair düşüncelerini heyetle paylaştıklarını belirterek,
şunları kaydetti:
"PKK silahlarıyla ülke dışına çıkıyorsa, korucuların da silahlarını bırakıp
evlerine çekilmesi ya da devletin başka bir şekilde bu kişilere istihdam
yaratması gerekir. Olaylar nedeniyle bölgeye sevk edilen özel harekatçı timlerin
de kendi bölgelerine çekilmesini önerdik. Çünkü bu savaşı çağrıştırıyor. Tüm
bakanlıkların bölgeye sürecin ruhuna uygun, insan haklarına saygılı, evrensel
hukuk normlarını göz önünde bulunduran bürokratların atanması gerektiğini
belirttik. Kente barışı çağrıştıran yazılar asılmasını, sloganlarda barış içeren
ifadelerin yer almasını istedik. Kalıcı barışın sağlanması için heyete görüş,
öneri ve taleplerimizi içeren geniş ve detaylı bir rapor sunacağız."
Yayıncı: Behçet Güngör