Cumhurbaşkanı Gül, Kayseride:

Cumhurbaşkanı Gül, Kayseride: -"Üniversiteler uzun yıllardan sonra kendi görevlerinin ve sorumluluklarının bilincine vardı. Bu heyecanı Türkiyedeki bütün üniversitelerimiz yaşıyor. Göreceksiniz Türkiyede 5-10 sene sonra bilim düny
KAYSERİ (A.A) - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Üniversiteler uzun yıllardan sonra kendi görevlerinin ve sorumluluklarının bilincine vardı. Bu heyecanı Türkiyedeki bütün üniversitelerimiz yaşıyor. Göreceksiniz Türkiyede 5-10 sene sonra bilim dünyasında araştırma, geliştirme, patent ve buluşlarda çok büyük patlama olacaktır" dedi.
     Abdullah Gül Üniversitesi (AGÜ) Sümer Yerleşkesinde gerçekleştirilen "Üniversiteler Şehri Kayseri" konulu toplantıda konuşan Cumhurbaşkanı Gül, bilim adamları ve üniversitelerin gerçekleşmesinde isimleri olan iş adamları ile bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
     Kayserinin üniversiteler şehri olduğunu ve bunun daha da pekişerek, şehrin, eğitim ve bilim yuvası haline geleceğine dikkati çeken Gül, şunları söyledi:
     "Dünyada bunun örnekleri var. Amerikada, başka yerlerde var. Kayseride böyle bir yolda. Bunun tam oluşabilmesi için tabi ki şehrin de en iyi şekilde hazırlanması gerekiyor. Burada bir şeyin altını özellikle çizmek isterim, Kayserinin yöneticileri için. Kentin üniversiteler şehri olması için başka alanlarda da güçlü olması gerekir. Sosyal, kültürel alandaki zenginlikleri bulunmalı. Taşra havası olmaması gerekir. Kayseri bunu aşmıştır. Metropol olma yolundadır. Bunların daha çok pekişmesi gerekir. Dışarıdan gelenlerin gidenlerin çok olması gerekir ki bir canlılık olsun."
    
     -"Türkiye herkesin taktirle izlediği ülke haline geldi"-
    
     Türkiyenin önünün çok açık olduğunu belirten Gül, şöyle devam etti:
     "Bugün çok şükür Türkiye çok farklı noktalarda. Herkesin taktirle izlediği, bizim de gurur duyduğumuz ülke haline geldi. Ama bu hal kesinlikle yetmez. Biz kesinlikle orta gelirli bir ülke olarak kalamayız. Nüfusumuz, coğrafyamız büyük. Türkiyenin bulunduğu yer önemli, çok daha anlamlı bir siyasi geçmişimiz, tarihimiz var. Zaman olmuş ki dünyanın en önemli milletlerinden birisi olmuşuz, dünyanın en öndeki devletlerinden birisi olmuşuz. Dolayısıyla bilim, sanat dünyasına çok büyük hediyeler sunmuşuz. Bundan sonra da böyle olmamız gerekir. Bunun yolu da yine eğitim ve nitelikli insandan geçiyor. Ekonomi ile ilgili uzmanlar, sayın bakanlar konuşurken, ekonominin yumuşak karnından bahsederken, sonunda getiriyorlar yine eğitime bağlıyorlar. Çünkü katma değeri yüksek yapacağınız işlerin hepsi nitelikli insanla ilgilidir. Yoksa çok işler yaparız ameliliğe benzer, çok işler yaparız, çok ter dökeriz, kol gücüyle. Kazanırız da, halimize de şükrederiz ama yarışta geri kalırız. Onun için kesinlikle üniversite eğitiminin çok kaliteli olması gerekiyor."
    
     -"Eğitim alanında yoğunlaşmamız gerekiyor"-
    
     Türkiyede genel anlamda birçok alanda ciddi reformlar, köklü değişiklikler yapıldığını ancak eğitimde bunların çok fazla gerçekleştirilemediğini ifade eden Gül, "Onun için bundan sonra yoğunlaşmamız gereken alanın kesinlikle eğitim alanı olması lazım. Birey olarak da tek tek düşündüğümüzde hepimiz eğitimin ne olduğunun farkındayız. Anne baba ikisi de gece gündüz sadece çocuklarını iyi bir üniversiteye sokmak için çalışır. Her türlü imkanı, her türlü harcamayı ona yapar. Devlet olarak da böyle olmamız lazım" diye konuştu.
    
     -"Üniversiteler kendi sorumluluklarının bilincine vardı"-
    
     "Üniversiteler uzun yıllardan sonra kendi görevlerinin ve kendi sorumluluklarının bilincine vardı" diyen Gül, şunları kaydetti:
     "Bu heyecanı Türkiyedeki bütün üniversitelerimiz yaşıyor. Göreceksiniz Türkiyede 5-10 sene sonra bilim dünyasında araştırma geliştirme, patent ve buluşlarda çok büyük bir patlama olacaktır. Kesinlikle buna inanıyorum. Kullanılan fonlara baktığımızda, yapılan araştırma geliştirme projelerine baktığımızda bunları görüyorum. Bunlar 1-2 senede netice vermez. Bunlar belli bir zaman periyotundan sonra ortaya çıkar. Onun için 5-10 sene dedim. Bir zamanlar üniversiteler birbirleriyle konuşamaz, üniversitelerle TÜBİTAK yan yana gelemezdi. TÜBİTAKtan üniversitelere yazı giderdi. YÖKten üniversitelere TÜBİTAKla konuşmayın yasal değil diye yazı giderdi. Bir ara Türkiyede bu garip haller vardı."
     Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, Melikşah Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Tankut Yalçınöz, Nuh Naci Yazgan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kerim Güney ve Abdullah Gül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İhsan Sabuncuoğlu üniversite faaliyetleriyle ilgili Cumhurbaşkanı Güle sinevizyon eşliğinde sunum yaptı.
    
     Muhabir: Musa Özyürek / İsmail İçer
     Yayıncı: Ersin Altınsoy
17 Mayıs 2013 20:30
DİĞER HABERLER