Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, gündemi düzenlediği bir basın toplantısıyla değerlendirdi. Sosyal medya üzerinden canlı yayınlanan toplantıda iktidarın provokatif üslubuna dikkat çeken Karamollaoğlu’nun gündeminde ekonomideki gelişmeler vardı. Ekonominin tıkandığını, iktidarın bir çıkış yolu bulamadığını anlatan Karamollaoğlu, “Adalet zaten felç oldu. Eğitim sistemi bir keşmekeşin içinde. Dış politikada ise bir şaşkınlık yaşanıyor. Ekonomi iflas etti, tarım bitti, sanayi tükendi. Bunları söylemekten dilimize tüy bitti ama iktidar anlamamakta ısrarcı. Biz bir zamanlar patates ihraç eden bir ülkeydik, şimdi ithal ediyoruz. Siz çiftçiyi, pazarcıyı, marketçiyi, muhalifi ‘terörist’ olarak görürseniz yarın her türlü tarım ürününü ithal etmek zorunda kalırsınız.” dedi.

SP lideri Temel Karamollaoğlu, Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’ın ekonomi yönetimini yapamadığını anlattı. Karamollaoğlu, “Erdoğan damadına illa bir bakanlık verecekse, ‘aile bakanı’ yapsın!” dedi.

Temel Karamollaoğlu, ekonominin başındaki Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’a da yüklendi. Damat Albayrak’ın ülkeye maliyetinin 100 milyar doları geçtiğini anlatan Karamollaoğlu, “Erdoğan ‘Ben onu çok seviyorum ille de bakan yapacağım’ diyorsa Berat Bey’e farklı bir bakanlık verebilir, mesela Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı gibi!” ifadelerini kullandı.

Tank palet fabrikasının satışıyla ilgili protesto yürüyüşüne Ankara Valiliği tarafından yasak getirildiğini hatırlatılması üzerine ise Karamollaoğlu, şu açıklamalarda bulundu: “Bu gayet normal birşey ya! Yani Türkiye’de sen seçime giderken AKP’yi, Cumhurbaşkanı’nı tenkit edecek birileri çıkıp yürüyüş yapacak! Ya nerede yaşıyorsun! Böyle şey olur mu! Bu mümkün mü! El bette Türkiye’nin bekası tehlikeye girer böyle bir miting yapıldığı takdirde!”

“Türkiye demokratik bir ülke değil, herkes bunu görsün. Bugünkü idarenin altında kaldıkça Türkiye artık demokratik bir ülke değil. Bir tarafta AK Parti Genel Başkanı ama cumhurbaşkanlığı zırhını giymiş, kendisini tenkit edemiyorsunuz! O ise salvo, herkese istediği ifadeleri kullanarak saldırabiliyor. İnsaf da yok.. Bilsin millet, bu toplantılar yapılamadı. Yalnız müracaatlar yapılsın, izin verilmediği tescil edilsin.”

“Ne yapmak lazım biliyor musunuz; Tayyip Erdoğan’ın 2002-2003 yılı başında yaptığı konuşmaları şimdi kendisinin icraatlarının karşısına getirip koymamız lazım. Yahu bu kadar mı değişir insan! Ne fikir hürriyeti, ne inanç hürriyeti, ne muhalefetin gerekliliği. Bunlar dillerine pelesenk edilmişti. Şimdi hiç birisi tatbik edilmiyor. O gün hiç olmazsa muhalifler vatan hainliğiyle itham edilmiyorlardı. Ama şimdi karşı çıkarlarsa vatan hainliğiyle itham ediliyorlar. Allah yardımcımız olsun…”