Darbeciler bile bu kadar hızlı açığa alınmadı!

Darbeciler bile bu kadar hızlı açığa alınmadı!
Bugün Gazetesi yazarı Gültekin Avcı, bugünkü köşesinde "vekil oğlunun polisleri sıraya dizdirerek teşhis ettiği" skandal olayı yorumladı; yapılması gerekeni yazdı...
Sıraya dizilen polisler Bazı web sitelerinde dün bu haber vardı. Dörtyol Emniyet Müdürlüğü'nde, emniyet kantinini işleten AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Ömer Uzun'la polis memuru Alper Atilla arasında tartışma çıkıyor. Ömer Uzun, polis memurunu sürgün ettirmekle tehdit ediyor ve "Gerekirse üniformanı soydururum" istiyor. Daha sonra da arkadaşı AK Parti Hatay Milletvekili Bayram Türkoğlu'nun oğlu İstemi Kağan Türkoğlu'nu çağırıyor. Türkoğlu emniyetin bahçesinde polisleri tehdit ediyor. Komiser Yrd. Murat Emer, vekilin oğlu Türkoğlu'na "Sen benim memurumla bu şekilde konuşamazsın" diyor. Emniyet Müdürü de vekil oğlu Türkoğlu'nun karşısına polisleri hizalayıp "teşhis" yaptırıyor. Milletvekilinin danışmanı da teşhiste hazır. Söyle diyor emniyet müdürü, hangisi ne yaptı? Haberlere göre Komiser Yrd. Emer, kendilerini tehdit eden vekil oğlunun kolunu tutmuş. Ömer Uzun ve vekil oğlu Türkoğlu hakkında "vücutlarında darp ve cebir izi yoktur" diye tabip raporu var. Komiser Yrd. Murat Emer ile polis Alper Atilla 'disiplin soruşturmasının selameti' gerekçesiyle açığa alınıyor ve Emer'in, Suriye sınırındaki Altınözü ilçesine jet ataması yapılıyor. Tabloyu görünce içim sızladı. Elbette hiçbir kurum melekler şehri değildir. Ne TSK ne de EGM. Ama toplumu temsil iddiasında demokratik hukuk devleti olmanın bir ciddiyeti vardır. AK Parti'den Hüseyin Çelik'in tepkisi takdire şayandır, sevindiricidir. Umarım tam bir parti tavrına dönüşür de koskoca bir kurumun prestiji yerle bir edilmez. Savcı hanımın 2 skandal hatası 1- Ömer Uzun ve İstemi Kağan Türkoğlu, Komiser Yrd. Murat Emer ve polis Alper Atilla isimlerini belirterek şikâyetçi olduğu halde, Cumhuriyet Savcısı Gülcan Bardakçı'nın "teşhis emri" vermesi skandaldır. Şikâyetçi açıkça isim veriyor savcı hanım, "ismini hatırlayamam ama görürsem bilirim" demiyor ki. Kaldı ki iddia TCK.86/2, yani takibi şikâyete bağlı en hafif yaralama iddiası. İlle de teşhis yaptıracaksanız şüphelinin fotoğrafı üzerinden teşhis yaptırılsın talimatını neden vermediniz savcı hanım? Konu siyasal diye ifadeleri siz alıyorsunuz da teşhisi neden emniyet müdürüne bırakıyorsunuz? Yeni olabilirsiniz ama bu acemilik size çalıları ezme özgürlüğü verse de çam devirme hakkı vermez. 2- Hiçbir savcı şüphelileri neden tutuklamaya sevk etmediğinin gerekçe tutanağını hazırlamaz. Doğrusu ilk kez gördüm. Savcı hanım CMK.100/4 gereği "Adlî para cezasını gerektiren veya hapis cezasının üst sınırı bir yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemez" hükmü sebebiyle tutuklamaya sevk işlemi yap(a)madığını belirten bir tutanak tutmuş. Yani savcı hanım "kusura bakmayın kanun izin vermediği için tutuklamaya sevk edemiyorum bu polisleri" diyor. Aklınca kendini siyasetin hışmından koruyor. Yazıklar olsun! Teşhis değil teşhir Ne yaptığından habersiz emniyet müdürünün polisleri sıraya dizmesi, şüpheli teşhisi değildir. Bilakis "teşhir kepazeliği"dir. Zaten şüpheli teşhisi böyle yapılmaz. Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu Ek 6. maddeye göre; teşhiste bulunan kişi ile teşhis işlemine tâbi tutulan kişilerin birbirini görmemesi gerekir. Teşhis alanında her şikâyetçi aynı anda bulunmaz. Emniyet personeli, ağırlığı olmayan ithamlar için aleyhindeki şikâyetten daha ağır bir muameleye tabi tutulamaz. Katil mi teşhis ettiriyorsun, terörist mi, hain mi? Ayrıca bu şekilde sıradan bir adli olay için terör personeli dâhil tüm emniyet personeli deşifre edilemez. Ayrıca kantin işletmecisi Ömer Uzun ve vekil oğlu İstemi Türkoğlu "sürgün tehdidi, üniformayı çıkar" gibi sözlerle görevli memurlara hakaret ve tehdit suçlarından mağdur polislerin şikâyeti olmasa bile doğrudan soruşturulması gerekir. (TCK.125 ve 265) Yani onlar hakkındaki iddialar polislerden daha ağır. Polisler suçlu bulunsa para cezası, vekil oğlu suçlu bulunursa en az 1 sene hapis cezası alır. Darbeciler bile bu kadar hızlı açığa alınmadı Bu olayda komiser yardımcısının açığa alınması ve derhal atamasının yapılmasında soruşturmanın selameti gibi bir ifade keyfidir, komiktir. Emniyet müdürü ve Hatay Valisi'nin, vekil oğlunun polise sürgün tehditlerini yerde bırakmayıp adeta sadakatlerini gösterme yarışına girmeleri ne acı. Bu şekilde vekil oğlu karşısında tüm emniyeti sıraya dizip teşhis yaptıran emniyet müdürü, polislik mesleğinin ruhuna ve prestijine ciddi bir darbe vurmuştur. Cumhuriyetten bugüne siyasal iktidarın il ve ilçe başkanı gibi davranıp zulmeden polis şeflerini ve valileri AK Parti ile seçmeni iyi bilmektedir. Bu tür kişi ve olaylar karşısında ne hissedildiğini de... 250.000 kişilik emniyet teşkilatını böyle hukuksuz ve yaltakçı tavırlarla AK Parti'ye düşman etmek, Hatay Valisi'nin ve o emniyet müdürünün haddi değildir. Tüm emniyet teşkilatının şu an o emniyet müdürü ve valiye lanet okuduğunu AK Parti iyi bilmektedir. Ne olmalı? Bu derece partizan insiyaklarla hareket eden emniyet müdürü ve valinin görev yeri değiştirilmeli... O kantinci gençlik kolları başkanı artık o emniyette kantincilik yapamamalı. Kom. Yrd. Emer, Dörtyol'daki görevine süratle geri döndürülmeli ki, önüne gelenin polis ataması yaptıramayacağını görelim.
29 Temmuz 2012 09:11
DİĞER HABERLER