Başbakan Ahmet Davutoğlu, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün bağlantı yollarıyla birlikte bu yaz açılacağını söyledi. Davutoğlu, "Trafik yönünde şehre büyük bir rahatlama getirecek. Bunu da bir taahhüt olarak söylüyoruz, İstanbul'un bu bölgesinde bulunan ekolojik denge de en detaylı şekilde hesaplarla, çalışmalarla korunacak. Ve hiçbir şekilde yeşil dokudan bir kayıp yaşanmıyor, yaşanmayacak." dedi.

Ahmet Davutoğlu, 3. köprü inşaatında incelemelerde bulundu. Köprü inşaatını ve bağlantı yollarını inceledikten sonra açıklama yapan Davutoğlu, "Ülkemiz için İstanbulumuz için bir gurur abidesi eserin oluşum seyri konusunda kapsamlı bilgi aldık. Şu an da dünyada köprü mimarisi açısından bir ilk niteliği taşıyor. Bu anlamda da sadece ülkemize ve İstanbulumuza değil dünyada bu yönde yapılan çalışmalara katkı mahiyetinde. Genişlik itibariyle dünyanın en geniş asma köprüsü 59 metre genişliğinde, 322 metre kule yüksekliğiyle dünyada genişlik ve kule yüksekliği bağlamında dünya birincisi bir köprü. Ayrıca üstünden demiryolu da geçen 2164 metre bağlamında dünyada bir ilk. 2 yıl gibi benzer örneklerde görünmeyen bir hızla gerçekleşti." diye konuştu.

'TEK AÇILIŞLA BAĞLANTI YOLLARI VE KÖPRÜYÜ AÇACAĞIZ'

Odayeri – Paşaköy arasındaki bağlantı yollarının tamamlandığını ifade eden Davutoğlu, şöyle devam etti: "Daha önce açıkçası bunu da ifade etmek isterim. İki ayrı açılış planladığımız bir projeydi. Bugün aldığımız bilgilerle aradaki süre gittikçe kapanıyor. Köprünün devreye girmesiyle bağlantı yollarının devreye girmesi arasındaki süre, bağlantı yollarındaki hızlı seyir dolayısıyla kapanıyor. Bu konuda yetkilileri de tebrik ediyorum. Neredeyse arada birkaç aylık bir süre kalıyor açılış bakımından. Şu ana kadar projenin yüzde 88'i gerçekleşti."
Yaz içerisinde açılışın yapılacağını belirten Davutoğlu, "Bağlantı yollarıyla köprü bu yaz içinde açılmasına, olağan üstü bir durum olmazsa karar verdik. Körü ve bağlantı yolları birlikte bu yaz içinde mümkün olan en erken vakitte İstanbulumuza ülkemize kazandırmış olacak. Avrupa ile Asya arasında transit geçiş açısından da büyük bir rahatlama sağlayacak. Ulaşım yönünden İstanbul'un iki köprü üzerindeki yükünü almak yanında transit geçiş anlamında Avrupa – Asya arasındaki bütün geçişler İstanbul'a herhangi bir yük oluşturmaksızın şehrin trafik akışının mümkün olan en uzak noktasından gerçekleşecek. Bu anlamda şehre büyük bir rahatlama getirecek." dedi.

'HİÇBİR ŞEKİLDE YEŞİL DOKUDAN KAYIP YAŞANMIYOR'

Yeşil alan konusunda taahhüt verdiğini söyleyen Davutoğlu, şunları söyledi: "İstanbulumuzun bu bölgesinde bulunan ekolojik denge de en detaylı şekilde hesaplarla, çalışmalarla korunacak. Ve hiçbir şekilde yeşil dokudan bir kayıp yaşanmıyor, yaşanmayacak. Bu konuda da bütün gerekli tedbirler alındı. Bu bağlantılarla Şile yolu ve diğer TEM bağlantı yolları da tamamlanarak bir anlamda bütün ringlerle şehir trafiği ile bu proje birleştirilmiş, bütünleşmiş olacak. Eminim devreye girdikten sonra da köprü ziyaretleri o anlamda geçenler açısından bir müze, turistik bir ziyaret anlamı taşıyacak kadar bir proje devreye girmiş olacak."

Bekar işçilerin nikahını açılışta yapacaklarını söyleyen Davutoğlu, "Köprü inşaatında çalışan bekar işçilerin düğün ve nikah törenleri açılış esnasında yapılacak. Dolayısıyla niyeti olanın biraz acele davranmasında fayda var. Nikahları Büyükşehir Belediye Başkanımız Kadir Bey kıyacak." diye konuştu.

'IRAK KENDİ TOPRAKLARINDA EGEMENLİĞİNİ KURUNCA ORADAN ÇEKİLECEĞİZ'

Gazetecilerin sorularını cevaplayan Davutoğlu, Beşika'daki Türk askeri varlığının nedenlerini açıkladı. IŞİD'in Beşika kampına saldırısıyla ilgili konuşan Davutoğlu, "Hiçbir vatandaşımızın kaygı duymasına ihtiyaç gerektirecek bir durum söz konusu değil. Herhangi bir terör saldırısı olduğunda aynen mukabelede bulunuluyor. Çevrede gerekli güvenlik tedbirleri alınıyor. Dün uluslararası alanda yapılan bazı açıklamalar bağlamında da geçmişte Türkiye'yi DEAŞ'a karşı yeterince mücadelede bulunmuyor diye eleştirmeye kalkanlar şimdi Musul bağlamında söylüyorum. DEAŞ'a doğrudan mücadele edecek oradaki Iraklıları eğittiğimiz ve orada bulunduğumuz için eleştiri yönelten kesimler olabiliyor." ifadelerini kulandı.

Teröre karşı mücadelede hiçbir zaman taviz vermediklerini söyleyen Davutoğlu, şöyle devam etti: "Irak'ın toprak bütünlüğüne ve egemenliğine de sonuna kadar saygılıyız. Orada bulunuşumuz Irak'ın toprak bütünlüğü ve güvenlini korumak. Bu konuda onlara destek olmak içindir. Amerika'yla da bu konuda yakın temasımız var. Yaptığımız görüşmelerde tutumumuz Amerika tarafında açık bir şekilde aktarılmıştır. Bu tutumun parametreleri bellidir. Türkiye uluslararası terör faaliyetlerine karşı uluslararası toplumla birlikte bir çaba yürütmektedir. Başika'daki varlığımız bu çabanın doğal bir sonucudur ve sadece teröristlere karşıdır."

Musul ve Kuzey Irak'ın Türkiye için bir ulusal güvenlik alanı halinde olduğunu kaydeden Davutoğlu, "Çünkü PKK ve DEAŞ'ın mevcudiyeti herhangi başka bir ülkeden daha çok Türkiye'yi tehdit etmektedir. Bütün bu faaliyetler, Irak'ın toprak bütünlüğü ve Irak egemenliğine saygı çerçevesindedir. Başka herhangi bir gündemi, gizli bir hedefi yoktur. Varlığımız açık, yaptığımız faaliyet şeffaftır. Yürütülen faaliyet sadece DEAŞ'a karşıdır. Irak merkezi hükümeti bütün bu toprakları egemenliğini kuracak şekilde tümüyle kontrol altına aldığında zaten Türkiye'nin orada bulunmasına ihtiyaç kalmayacaktır. O döneme kadar Türkiye'nin PKK ve DEAŞ'a karşı aldığı tedbirler uluslararası çabaların bir parçasıdır." şeklinde konuştu. CİHAN