Davutoğlu: Akıl dışı bildiriye imza atanlar...

Davutoğlu: Akıl dışı bildiriye imza atanlar...
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Suça ortak olmayacağız" başlığıyla yayımlanan 1128 akademisyenin imzaladığı bildiri hakkında "Akıl dışı bir bildiri. Bir kez daha kendilerini muhasebeye çekeceklerine inanıyorum ve bir kez daha bu bildiriyi okuduklarında hicap duyacaklardır" ifadelerini kullandı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, TÜBİTAK'ta AR-GE Reform Paketi tanıtım toplantısına katıldı. Özellikle reel sektörle ilgili dönüşüm programında teknolojiye vurgu yapan Davutoğlu, konuşmasında 2002 yılından bu yana yapılanlar ve 2023 hedeflerini anlattı. Davutoğlu, insanlığın düşmanı olan teröre karşı birlikte mücedele etmenin zaruret olduğuna vurgu yaparak, "Terörün her türlüsüne karşı mücadelemizi sürdürüyoruz. Terörün beslendiği kaynakları da birer birer kurutacağız." dedi.

İşte Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları:

Firmaların ortak proje yapmasını teşvik etmek amacıyla rekabet öncesi işbirliği projelerine destek sağlanacak. Bu firmalara hem gelir vergisi stopajı, damga vergisi istisnası, vergi ve sigorta indirimi gibi vergisel destekler sağlayacağız hem de diğer desteklerimizle önlerini açacağız. Üniversite-sanayi işbirliği faaliyetlerinde bulunan öğretim üyelerimize müjde olarak zikrediyorum. Öğretim üyelerimizin bu faaliyetlerinden elde ettikleri gelirlerden gelir vergisi kesintisi yapılmasına son veriyoruz. Ayrıca üniversitenin bu gelirle ilgili yaptığı döner sermaye kesintisini de en fazla yüzde 15 olacak şekilde sınırlandırıyoruz. Yani eskiden öğretim üyesi bu gelirin yaklaşık yüzde 54'ünü kazanabilirken artık yüzde 85'ini kazanabilecek ve üstelik gelir vergisi kesintisi de yapılmayacak.

AKADEMİSYENLERE 'BİLDİRİ' TEPKİSİ

- Bu akıl dışı bildiriye imza atanların kendilerini muhasebeye çekmelerini, tekrar baktıklarında hicap duyacaklarına inanıyorum. Bizler terörle mücadele derken, bir taraftan DEAŞ'la bir tarafta lojmanlarda bebek katleden bölücü terör örgütüyle mücadele ederken akademisyenlerimizin böyle bir bildirgeye imza atmış olmaları üzüntü veriyor.

- Açıkça ifade ediyorum, bu bildirideki provokatif dil fikir özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez. Bildiriyi okudum. Kafamı ellerimin arasını alarak düşündüm ve anlamaya çalıştım. Böylesine tek yanlı, terörü mazur gören bir yaklaşımın nasıl sergilenmiş olduğunu ciddi bir şekilde düşünmek. Bir akademisyen olarak soru yöneltmek istiyorum.

- Biz de barış ve demokrasi istiyoruz. Ben babamdan kalan miras ya da maddi imkanlarım dolayısıyla burada değilim. Milletimiz bize bu emaneti verdiği için huzurunuzdayım. ABD'de, AB'de aydınlar çıkıp, mesela aydınlar çıkıp silahlı bir grubun o bölgenin sokaklarını barikatlarla, çukurlarla kazması halinde aydınların “Bırakınız bunu yapsınlar, niye dokunuyorsunuz?” der mi? Herkesin samimi ve dürüst olması lazım.

- İkinci sorum, çatışmalar dursun demek eğer devlet bu sokaklardan çekilsin, terör uygulayan bir örgütüne terk etsin diyorlarsa sadece Başbakan olarak, bu ülkenin vatandaşı ve akademisyen olarak diyorum ki, hiçbir örgütün böyle bir hakimiyet kurmasına izin vermeyeceğiz, vermemiz de mümkün değildir. Aydın olmak, demokrasiyi savunmak, önce demokratik yöntemleri savunmakla olur. Seçim ve parlamento dışında kimse herhangi bir yönetim biçimi ilan edemez.

- Daha bugün geceyarısı, emniyet ve lojmanları hedef alan biri 5 aylık olan, 5 sivil ve bir emniyet görevlisini katleden bir terör örgütüne niçin sıralanıyorsunuz. 5 aylık bebeğin ne suçu vardı? Hayatı boyu her türlü eleştiriyi kutsal kabul etmiş bir akademisyen olarak soruyorum. Hiç kimseye hiçbir fikri dayatmamış, her türlü çoğulcu düşünceyi savunmuş bir bilim adamı olarak soruyorumBurada iki ihtimal var. Bir metin görüyorsunuz, Türkiye'de bu operasyonlar  boşlukta başlamadı. Geçen sene Kobani olaylarından sonra bazı tedbirleri almak zorunda kaldık.

- Terör örgütüne hiçbir şey söylemeyen bu bildiriye imza atanlara soruyorum. Ya terör örgütünü destekliyorlar ya da Türkiye'nin gerçekliğinin farkında değiller. Terör örgütünün eylemlerini benimsiyor musunuz? Her türlü eleştiriye cevap vermeye hazırım ama akademisyen olmak aynı zamanda sorulara cevap vermeyi gerektirir. Net olarak soruyorum. Bildirinizde terör örgütünden tek bir kelime bahsetmiyorsunuz. 5 aylık bebeği öldüren terör örgütünün yöntemlerini benimsiyor musunuz? Öylesine bir örgüt ki, Stalinist, “Benim olduğum yerde benden başka kimse olamaz” diyen bir örgütle karşı karşıyayız."

ZAMAN

14 Ocak 2016 12:30
DİĞER HABERLER