Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Göle, açıklama yaptı.
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Göle, fakültede TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu ve CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum'a yönelik protesto ile yumurta atılma olayıyla ilgili ''Demokrasiye, özellikle üniversite yaşamının vazgeçilmez koşulu akademik özgürlüklere sonuna kadar inanmış bir dekan olarak şahsımın, bu olayda hiçbir kusuru, ihmali ya da hatası bulunmamaktadır'' dedi.
Göle, yaptığı açıklamada, ''fakültelerinin konferans salonunda öğrencilerin oluşturduğu ''Mülkiye Sosyal Araştırma Topluluğu'' tarafından 8 Aralık 2010'da düzenlenen ve Prof. Dr. Süheyl Batum ile Prof. Dr. Burhan Kuzu'nun konuşmacı olarak katıldıkları toplantı hakkında şu hususları kamuoyuna duyurmak istediğini'' ifade etti.
Bu toplantının, fakültenin yerleşik geleneklerine uygun olarak ''Mülkiye Sosyal Araştırma Topluluğu'' öğrencileri tarafından organize edildiğini ve konuşmacıların öğrenciler tarafından belirlenerek davet edildiklerini belirten Göle, öğrenciler tarafından organize edilen bu tür toplantıların fakültenin konferans salonunda yapıldığını, Aziz Köklü Salonu'nun hiçbir şekilde öğrenci organizasyonlarına tahsis edilmediğini, bu tür öğrenci etkinliklerine dekanlık tarafından da bir katılım olmadığını anlattı.
Emniyet yetkililerinin bu etkinlikte olaylar çıkabileceğini ileri sürerek toplantının iptal edilmesinin uygun olacağını kendisine ilettiklerini ifade eden Göle, şunları kaydetti:
''Bunun üzerine 6 Aralık 2010 tarihinde Fakülte Yönetim Kurulunu acilen olağanüstü toplantıya çağırdım. Ancak, Yönetim Kurulu, öğrenciler tarafından organize edilen bu etkinliğin iptalinin akademik özgürlüklerin ihlaline yol açacağı, sonuçlarının daha ağır olabileceği endişesiyle iptal edilmemesine oybirliği ile karar vermiştir.
Bunun üzerine, Fakülte Dekanlığı gerekli önlemlerin alınması için Ankara Valiliği ve Ankara Emniyet Müdürlüğüne başvurmuştur. Ayrıca, bina içleri hariç, Cebeci Kampusu içerisinde meydana gelebilecek şiddet içeren fiziki olaylara Emniyet güçlerinin anında müdahalesi için gerekli diğer bir yazı da Cebeci Kampusu'nda bulunan dört Fakülte Dekanının imzası ile Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne iletilmiştir.
Bu gelişmeler çerçevesinde Emniyet görevlilerinin Sayın Burhan Kuzu'yu toplantıya katılmamasının uygun olacağı konusunda bilgilendirdiği öğrenilmiş; ancak Sayın Burhan Kuzu bu bilgilendirmeye rağmen, Sayın Süheyl Batum;un toplantıya katılması durumunda, toplantıya katılacağını Emniyet görevlilerine iletmiştir. Hemen belirtelim ki, 3 ve 4 Aralık 2010 tarihlerindeki Fakültemizin 151. Kuruluş Yıldönümü etkinliklerine katılacak olan Milli Savunma Bakanı Sayın Vecdi Gönül, aynı tepki ile protesto edileceğinin Emniyet görevlileri tarafından kendisine bildirilmesi üzerine bu etkinliklere katılmamıştır.
Fakültemizin bulunduğu Cebeci Kampusu'nun iki ana giriş ve çıkış kapısı vardır. Diğer üniversite kampuslarında olduğu gibi sadece bu ana kapılarda güvenlik denetimi yapılmakta, Fakülte bina girişlerinde tekrar bir denetim söz konusu olmamaktadır. Önemle belirtmek isterim ki, Cebeci Kampusu'nun ana giriş kapılarındaki güvenlik denetiminin sorumluluğu hiçbir şekilde Fakültemiz Dekanlığına ait değildir. Kaldı ki, Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun;un 7. maddesinde Özel Güvenlik görevlilerinin yetkileri içerisinde üst arama yetkisi yer almamaktadır.
Sayın Süheyl Batum toplantı öncesi Dekanlığımıza gelerek ziyarette bulunmuştur. Kendisine Dekanlığımızca toplantının yapılacağı salonda meydana gelebilecek olaylar hakkında bilgi verilmiş, konuşma yapmaması halinde Sayın Burhan Kuzu;nun da konuşma yapmayacağı belirtilerek toplantıya katılmamasının uygun olacağı söylenmiştir. Ancak Sayın Süheyl Batum kendisini ikna eden partilileri ile birlikte söz konusu toplantıya katılmıştır.
Sayın Süheyl Batum;un toplantıdan ayrılmasından sonra Fakültemize gelen, Dekanlığa uğramadan doğrudan Konferans Salonu;na geçen Sayın Burhan Kuzu yaşanan protestolar sonrasında Konferans Salonu;nu terk etmiş; Fakültemizden ayrılmadan Sütunlu Salon'daki Seminer Odası'na girerek oradan şahsımı telefonla aramıştır. Telefon görüşmesi sonrasında hemen dekan yardımcılarımla birlikte Sütunlu Salon'a inmemize rağmen güvenlik açısından yerinin belli olmaması için yetkililer Sayın Burhan Kuzu'nun yanına gidip görüşmemize engel olmuşlardır. O sırada Emniyet güçleri biber gazı kullanarak Sütunlu Salon;a girmişler ve Sayın Burhan Kuzu'nun Fakültemizden ayrılmasını sağlamışlardır.
Yukarıdaki açıklamalardan açıkça anlaşılacağı üzere demokrasiye, özellikle üniversite yaşamının vazgeçilmez koşulu akademik özgürlüklere sonuna kadar inanmış bir Dekan olarak şahsımın bu olayda hiçbir kusuru, ihmali ya da hatası bulunmamaktadır.''