Türkiye, Pazartesi günü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde arka arkaya meydana gelen depremlerle sarsıldı. 10 ili etkileyen depremde, depremin merkez üssü Kahramanmaraş’ın yanı sıra şiddetli etkisini hissettiren Adıyaman, Hatay ve Gaziantep’te binlerce insan şehirlerden çıkarak akrabalarının yanına gitti. Vatandaşların geride bıraktığı şehirler ise hayalet kentler haline geldi.

Türkiye, depremin etkisi altında 8’inci gününe girdi. Depremin büyük yıkıma yol açtığı Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman ve Gaziantep, Malatya’da yaşayan vatandaşlar memleketlerini terk ediyor. Maraş’ta binlerce insanın depremin ilk günlerinde şehirden ayrıldığı belirtilirken, Adıyaman, Hatay ve Gaziantep ile birlikte toplamında yüz binlerce insan ayrıldı.

Geçtiğimiz 6 Şubat Pazartesi günü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde meydana gelen 7,7’lik depremin etkisi sarsıcı bir şekilde devam ederken Elbistan ilçesinde meydana gelen 7,6’lık ikinci depremle birlikte 10 ilde ağır sonuçlar doğurdu. Depremin 8’inci gününde tablo ağırlaşırken, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay ve Malatya il merkezlerinde büyük bir yıkım görüldü. Gaziantep’te ise Islahiye ve Nurdağı gibi ilçelerde hasarsız bina kalmadı.

Artçı sarsıntıların halen devam ettiği ve yeni bir deprem korkusunun yaşandığı 10 ilde endişe hakim olurken depremin büyük bir bölgeyi etkilemesi ve yıkımın ağır olmasının yanı sıra illerde inşa sürecinin uzun süreceği belirtiliyor. Bu durum depremden sağ kurtulan ancak evleri kullanılacak durumda olmayan depremzedelerin barınma ihtiyaçlarını karşılayamacakları için bölgeden ayrılmasına sebep oldu. İllerden göçlerin devam edeceği belirtilirken enkaz başında bekleyen depremzedeler ise yakınlarına ulaşılmasının ardından hareket edecek. Hayatını kaybeden yakınlarını defnetmesinin ardından illerden ayrılarak göç edecek. Vatandaşlar Ankara, İstanbul, Bursa gibi kentlere veya yakın illerden Mersin ve Antalya gibi şehirlere yakınlarının yanına göç ediyor. Öte taraftan depremzedeler göç ederken yanlarına hiçbir şey alamadan ayrılmak durumunda kalıyor.

Depremin şokuyla birlikte telaşa kapılan vatandaşlar aileleriyle birlikte şehirlerden ayrıldı. Hasarlı binalarda kalmak istemeyen vatandaşlar evlerinden hiçbir şey alamadan şehri terk etmek zorunda kaldı. Kahramanmaraş’tan ailesiyle birlikte Ordu’ya gittiğini anlatan depremzede, “Depremin etkili olduğu gece çocuklarımı da alarak aşağıya indim. Yağmur ve kar yağıyordu. Komşumuzun otobüsüne sığındık. Hemen ardından bir deprem daha oldu. Kaldığım evde duvarlar çok hasarlıydı. Bina yıkılmadı ama güvenemedik. O gece ailemi götürecek sağlam bir yer bulamayınca şehirden ayrılmaya karar verdik. Onları yakın akrabalarımın olduğu Ordu’ya bırakıp Maraş’a geri döndüm. Şimdi de geride kalan insanlara yardım etmeye çalışıyorum” dedi.

Diğer taraftan bu illerde yoksul kesim ise göç edecek imkanlara sahip değil. Aracı olmayan vatandaşlar depremde hasar alan veya yıkılan binalara giremezken, üç dört gecedir dondurucu soğukta ateş yakarak hayata tutunmaya çalışıyor. Sahada gazetemize konuşan depremzede, “Evimiz neredeyse yıkıldı. Zar zor kurtulabildik. Kendi imkanlarımızla hayatta kalmaya çalışıyoruz. Şu anda gidecek imkanımız yok. Burada kalmaktan başka çaremiz de yok” ifadelerini kullandı.

Şiddetli depremin etkisiyle birlikte çoğunluğu büyükşehir olarak nitelendiren ve toplamda yaklaşık 14 milyon insanın etkilendiği deprem sonrasında Kahramanmaraş, Hatay, Gaziantep ve Adıyaman’dan yaşanan ciddi göçler sonucunda şehirler hayalete döndü. Başta deprem ile ilgili çalışan birimler dışında devlet kurumlarıyla birlikte neredeyse şehirdeki her yer depremin etkisiyle birlikte kapalı durumda. Deprem öncesinde yoğunluğu bulunan il merkezleri, AVM’ler ve çarşılar tenhalaşırken sokak ve caddelerde ise sessizlik hakim oldu.