Destek, krizin vurduğu Antalya'nın iş dünyasını tatmin etmedi

Destek, krizin vurduğu Antalya'nın iş dünyasını tatmin etmedi
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun dün açıkladığı turizme destek paketi krizden en fazla etkilenen il olan Antalya'nın iş dünyasını tatmin etmedi. Talepleri ile açıklanan paket arasında önemli farklar olduğunu belirten Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin, paketin en önemli eksiğinin istihdam desteği olduğunu söyledi.

ATSO'nun şubat ayı meclis toplantısında konuşan Davut Çetin, Rusya ambargosuyla başlayan sıkıntıların tüm kent ekonomisini etkilemeye başladığını ifade etti. Geçen hafta itibarıyla meyve sebze ihracatının yüzde 38, Antalya'nın en önemli ihraç kalemi olan domateste ise yüzde 63 düşüş olduğunu kaydeden Çetin, "50 günlük ihracatta 30 milyon dolar bir kayıp gerçekleşti." dedi. Çetin, tarımdaki asıl sıkıntının havaların ısınmasıyla önümüzdeki günlerde yaşanmaya başlayacağını vurguladı.

Turizmde ise ocak ayında gelen turist sayısının azaldığına işaret eden Çetin, geçen ay Rusya'da yüzde 81, Almanya'da yüzde 16, Hollanda'da yüzde 20, toplamda ise yüzde 17 düşüş olduğunu söyledi. Şubattaki kaybın yüzde 21 düzeyinde devam ettiğine dikkat çeken Çetin, "Böyle giderse turizmde yüzde 25-30 civarında kayıp yaşayabiliriz." öngörüsünde bulundu.

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun dün açıkladığı '2016 Acil Turizm Planı'yla ilgili de değerlendirmede bulunan Çetin, "Beklentilerimiz ile alınan kararlar arasında önemli bir fark kalmıştır." dedi. Uçak başına 6 bin dolar desteğin süresinin nisan ve mayıs aylarıyla sınırlanmasını eleştiren Çetin, "Bu desteğin kararı gecikmiştir ve 31 Mayıs'a kadar destek de artık yeterli değildir. Bakanlığa bu sürenin uzatılması için yetki verileceği söyleniyordu. Ancak bir karar çıkmadı. Dolayısıyla uçak desteği süresi uzatılmalıdır." ifadesini kullandı.

SORUN TARIM VE TURİZMİ AŞTI

Antalya'da turizm ve tarımın yanı sıra bunlara tedarikçi sektörlere de 1 yıllık borç ertelemesi veya ödeme tatili, ayrıca, düşük faizli kredi sağlanması gerektiğini savunan Davut Çetin, "Antalya'da artık sorun turizmi ve tarımı aşmıştır. Bu iki sektörün tedarikçileri; gıda sektörü, tekstil, inşaat, boya, mobilya gibi bütün sektörler etkilenmektedir." diye konuştu.

Tarıma, terör durumunda verilen afet desteğinin turizme de sağlanması yaklaşımını 'doğru' bulduklarını ancak bunun için beklenmemesi gerektiğini kaydeden Davut Çetin, BDDK'nın kredi yapılandırması uygulama kararının da zaman kaybetmeden uygulanmasını ve Antalya'da krizden etkilenen bütün işletmeleri kapsaması gerektiğini vurguladı.

İSTİHDAM DESTEĞİ BÜYÜK EKSİKLİK

Turizm sektörüne istihdam desteği verilmesinin de 'en önemli' konulardan olduğunun altını çizen Çetin, konuyla ilgili şunları söyledi: "Geçen yıl sayın Başbakan, TOBB şurasında benim konuşmam sırasında araya girerek bunun yapıldığını, biz izah edince de yapılacağını söylemişti. Ancak bu karar bir türlü çıkmadı. Bakanlıklar istihdam desteği için bir formül geliştiremediler. Meclis'te olan geçici istihdam düzenlemesinin turizme destek olacağı söylendi ancak bunun yeterli olmayacağı görülmektedir. İstihdam desteği mutlaka yeniden ele alınmalıdır."

GOTHAM'A GÖTÜREN THY ANTALYA'YA UÇAMIYOR

Başbakan Davutoğlu'ndan direkt tarifeli seferler konusunda da müjde beklediklerini fakat bunun da gerçekleşmediğini kaydeden Çetin, "Antalya turizminin dış hatlarda direkt tarifeli sefer sorunu maalesef devam etmektedir. Uçakla 2-3 saatlik yerler İstanbul aktarmasıyla 7-8 saate çıkmaktadır. THY bugünlerde yabancı spor kulüplerine sponsorluklarıyla dikkat çekiyor. Son olarak yeni Batman filmine sponsor oldu. Hatta bir reklamı var, Batman filmindeki sanal Gotham kentine sefer yaptığını söylüyor. Yani THY, dünyayı sanal Gotham'a götürüyor ama Antalya'ya getiremiyor. Buradan şu çağrıyı da yapayım. Gelin uçak desteklerini sadece charter ile sınırlamayın. Bir yıl boyunca belirli merkezlerden gelecek direkt uçaklara da destek verelim. 'Sağlık turizmi, golf turizmi' diyoruz, direkt tarifeli uçak olmadan alternatif turizm gelişmez." şeklinde konuştu.

Davut Çetin, krizle ve tedbirlerle ilgili şu görüşü savundu: "En başında etkin kriz yönetimi önlemleri devreye alınsa herkes rahatlar."

DEMOKRASİ VURGUSU

Krizin yanı sıra Türkiye ekonomisinde yaşanan sıkıntıların çözümünün etkin işleyen demokrasi ve siyasi sistemden geçtiğini vurgulayan Çetin, şöyle devam etti: "Sorunların çözümü için etkin işleyen demokratik bir siyasi sisteme ihtiyacımız olduğu açıktır. Devletin üreticinin ve tüketicinin taleplerini dikkate alması, kanunları özel sektörle ve taraflarla birlikte hazırlaması ve Büyük Millet Meclisi'nin de verimli çalışması gereklidir. Bu kürsüden aylarca 'uzlaşma zorunludur' dedim, Demokrasi ve uzlaşma olmadan hiçbir alanda iyi sonuç almamız mümkün değildir. Bunu bir kez daha tekrarlıyorum."

EN BÜYÜK RİSK, TERÖR VE SİYASİ İSTİKRARSIZLIK

Toplantının sonunda ATSO'nun meclis üyelerine 11 soruluk bir de anket uygulandı. Ekonomideki gidişatı ve beklentileri belirlemek için yapılan anketten 2016 yılıyla ilgili olumsuz beklenti çıktı. İşadamları 2016 yılında Türkiye ekonomisi için en büyük riski; siyasi istikrarsızlık ve gerginlik (yüzde 24,4), terör (yüzde 21,1) ve Suriye'deki savaş (yüzde 12,2) olarak gördü. 2016 yılında ekonomiye ilişkin beklentileri sorulan işadamları; yüzde 46,7 olumsuz, yüzde 24,4 çok olumsuz cevabını verdi. İşadamlarının diğer sorulara verdiği cevaplar da 2016 yılıyla ilgili olumsuz bir beklenti içinde olduklarını gözler önüne serdi.Cihan CİHAN
23 Şubat 2016 13:02
DİĞER HABERLER