"Ateş Krallıkları" adlı dizi Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli ve Suudi Arabistan'ın sahibi olduğu MBC TV'de yayımlanıyor.
BBC Türkçe'de yer alan habere göre Arap dünyasının en büyük yayın kuruluşlarından olan ve yüzde 60'ının Suudi Arabistan'a ait olduğu MBC geçen yıl, Arap dünyasında büyük popülariteye sahip Türk dizilerini yayınlamaya son verdiklerini duyurmuştu.
Mısırlı bir yazarın metnini hazırladığı, Arap oyuncuların yer aldığı dizinin baş rolünü ise Mısırlı bir aktör üstlendi.
Dizi Mısır'da Memlûkların son günlerini ve bölgenin 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nun kontrolüne geçişini anlatıyor.
40 milyon dolar bütçeli dizi, Suudi Arabistan ve BAE ile Türkiye arasındaki medya mücadelesinde yeni bir perde açıyor.
Osmanlı karşıtı perspektif
Dizinin ilk bölümü 17 Kasım'da yayımlandı. Tarihi, Osmanlı karşıtı bir perspektiften ele alan dizinin sloganı ise "Bir imparatorluk kanlı bir hukukla yönetiliyor. Bu onların laneti oldu".
BAE merkezli haber sitesi Al-Ayn'a konuşan dizinin yazarı Mısırlı Muhammed Süleyman, "Tarihsel anlamda hiçbir hata içermeyen bir hikaye yazmaya çalıştıklarını" söyledi ve Osmanlı döneminin "tarihsel katliamlarla dolu olduğunu" savundu.
Saudi Gazette, 14 bölümden oluşan ve yapımcılığını BAE merkezli Genomedia Studios'un üslendiği dizinin 2019'da Arap dünyasında yapılan en büyük proje olduğunu belirtiyor.
Dizide etkileyici görsel efektler, büyük savaş sahneleri, iç içe geçen hikayeler ve karmaşık karakterler yer alıyor.
Saudi Gazette dizi için "Osmanlıların işlediği suçların örtüldüğü ve tarihin tahrif edildiği bu dönemle ilgili pek çok gerçeği gün yüzüne çıkarıyor" ifadelerini kullandı.
Dizinin yönetmenliğini ise Girl with a Pearl Earring (İnci Küpeli Kız), Hannibal Rising (Hannibal Doğuyor) ve Emperor (İmparator) filmlerinin yönetmeni İngiliz Peter Webber yapıyor.
Arap basını ikiye bölündü
Dizi Arap basınını ikiye bölmüş durumda. Bazıları bunun "belgelenmiş tarihi gerçekliği anlattığını" savunurken bazıları da "Türklerin tarihi çarpıtılıyor" diyor.
Suudi Arabistan, BAE ve Mısır'da iktidar yanlısı medya, övdükleri dizinin "Osmanlıların kanlı tarihini, tiranlığını, tutuculuğunu, suçluluğunu ve Arap tarihini yağmalamalarını ifşa ettiğini" söylüyor.
BAE gazetesi Al-Abayan'a yazan Hasan Harp "Sanat hâlâ Arapların davalarına hizmet edebiliyor" ifadelerini kullanıyor.
Mısır gazetesi Al-Watan'a yazan Naşva al-Hufi ise "Türkiye Osmanlı dönemindeki gibi ihanet ve siyasi zorbalık içinde" diyor ve ekliyor:
"Tarihi gerçekten tekrar okuyup pek çok neslin kafasındaki konseptleri düzeltmemiz lazım."
Katar merkezli Al Jazeera ise internet sitesindeki haberinde "BAE, Türkiye'nin tarihini çarpıtıyor" diyor.
Arap dünyasına yayın yapan Resala Post'a yazan Muhammed Esad, BAE ve Suudi Arabistan'ın fonladığı dizinin "Müslümanların tarihini çarpıttığını" belirtiyor ve "Bu dizi tarihin yeniden, yanlış bir şekilde üretilmesidir" diye ekliyor.
Dizi savaşları
Körfez ülkeleriyle Türkiye arasında daha önce de dizilerden kaynaklanan gerilimler yaşanmıştı.
Türk dizileri Arap dünyasında büyük bir popülariteye sahip.
Fakat Türkiye ile Körfez ülkeleri arasındaki ilişkiler, Türkiye'nin Mısır'da darbeyle iktidara gelen Abdülfettah Sisi'yi tanımaması, Müslüman Kardeşler ile olan ilişkileri ve Körfez ülkelerinin ambargo uyguladığı Katar'ı desteklemesi sonucu kötüleşmişti.
MBC 2018'de Türk dizilerini yayınlamayı sonlandırdığını açıklamış, Türk basını bunun siyasi bir hamle olduğunu yazmıştı.
Haziran 2019'da ise iki BAE kanalı, yayınladıkları bir dizinin başrolündeki aktrisin Katar merkezli Al Jazeera'ya katılması üzerine diziyi yayından kaldırmıştı.
MBC gençleri çekmek için Netflix'e rakip bir platform da hayata geçirmeyi planlıyor.