"Devlet Denetleme Kurulu'nu görevlendirmesi önemli bir açılımdır"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Devlet Denetleme Kurulu'nu görevlendirmesinin önemli bir açılım olduğunu söyledi.

Kemal Kılıçdaroğlu, CNN Türk/Kanal D ortak yayınına katıldı. Gündeme ilişkin soruları cevaplayan Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile yaptığı görüşme sonrası mahrem konuları açıkladığına ilişkin eleştiriler hakkında "Sayın Davutoğlu'nun 'bunlar özeldir' dediği maddeleri MYK üyelerimizle bile paylaşmadım." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Ankara'da yapılan bombalı saldırıyla ilgili "Devlet Denetleme Kurulu'nu görevlendirdim. Saldırıyla ilgili hiçbir ihtimalin göz ardı edilmemesi gerektiğini düşünüyorum." açıklamasıyla ilgili ise Kılıçdaroğlu, "Devlet Denetleme Kurulu'nu görevlendirmesi önemli bir açılımdır." dedi.

"Suriye'de sorun yoktu. Düğmeye Türkiye bastı." diyen Kılıçdaroğlu, "Büyük devletlerin bölgeye gelmesi normal. Ortadoğu'da güç sahibi olmak istiyorlar. Şimdi Türkiye hiçbir şey yapamıyor. 'Gücümüzü test etmeye kalkmasınlar' diyordu Davutoğlu, artık o cümleyi kuramıyor. Uçağınızı düşürdüler, askerinizin başına çuval geçirdiler, Konsolosluğunuzu bastılar. Türkiye bunu hak ediyor mu? Tüm radikal gruplar orada, hücreleri Türkiye'de. Yanlış yapıyorsunuz dedik. En sonunda Ankara'daki olay başımıza patladı." diye konuştu.

Star Medya Yönetim Kurulu Başkanı Murat Sancak'ın aracına silahlı saldırıyla ilgili bir soruya da Kılıçdaroğlu, "Ben Star gazetesinin haklarını savunuyorum, Star'da tek satır haber yok. Ben arkadaşlarımı bugün görevlendirdim. Madem ki failleri yakalanmış, gidin bakın Emniyet'e araştırın dedim." şeklinde konuştu.

"Cumhurbaşkanı'nın ne söylediği beni ilgilendirmiyor. Başbakan söylerse bakarım." diyen Kılıçdaroğlu, Ortadoğu'da verilen her silahın bize geri dönüyor olduğunu belirterek "Bizim buradan TIR'larla gönderdiğimiz silahlar da bize döndü." ifadelerini kullandı.

Passolig'i kaldıracaklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Passolig aslında gençlerin fişlenmesiydi. Bu doğru değil; fişlemeyi bu boyuta getirmeyin. Gençlere olağan şüpheli değil, aksine 'söz sende' dememiz lazım." dedi.

"Hiçkimse kendi hava sahasına başka bir ülkenin uçağını görmek istemez." diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Rusya da bunu kabul etti, hata olduğunu söyledi. Bir kavganın olmaması bence olumlu bir sonuç. Rusya'nın Suriye'de bulunması, zaten Suriye'nin daveti üzerine olan bir şey. Suriye'nin Rusya için ne kadar önemli olduğunu da biliyoruz. Biz Ortadoğu'ya mal satardık. Bütün bunlarla ilişkilerimiz bozuldu. En büyük zararı iş dünyası gördü."

"PYD terör örgütü müdür?" sorusuna ise Kılıçdaroğlu, "Bize yönelik bir saldırı olursa, adı ne olursa olsun terör örgütüdür. Uluslararası bir tanım vardır. PYD buna uyuyorsa terör örgütü deriz." karşılığını verdi.

"PKK'nın silahlarını teslim etmesi lazım." diyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Terör yoluyla bir hakkın elde edilmesi mümkün değil. Türkiye kendi sorununu çözebilecek kapasitededir. Teslim olacaklar. Tüm sorunlarını çözer Türkiye. Hükümetin PKK ile ne görüşme yaptığını bilmiyoruz. Birinci sınıf demokrasiyi getirir, insan haklarına saygıyı getirirseniz çözülmeyecek sorun yok. Bu sorunu ancak ve ancak CHP çözer. 4 temel kritere uyacaksınız. Samimi ve dürüst olacaksınız. Gizli kişisel bir ajandanız olmayacak. Halka hesabını veremeyeceğiniz vaatlerde bulunmayacaksınız. Bu sorunu Parlamentoda çözüp halka bilgi vereceksiniz. Bunlar yanlışı burada yaptılar. İlk düğme yanlış iliklendi. Kendi sorunlarımızı çözebiliriz. Sorunun ne olduğunu biliyoruz. Neden birilerine danışıp akıl alıyoruz. Bizde akıl yok mu? Demokrasiden, düşünce özgürlüğünden neden korkuyorsunuz? Siz korkuyorsanız özgüveniniz eksik demektir. Birisi bir şey dedi diye Türkiye batmaz. Korkmayacaksınız. Bu sorunu çözemeyen politikacılardır. Asıl sorun politikacılarda. Gittikçe büyüdü sorun. Bu ülkenin kurucu partisi biziz. Ülkenin geleceğinden, bütünlüğünden biz sorumluyuz. Onun için bu sorunu biz çözeriz."

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 1 Kasım sonrası koalisyona yönelik açıklamalarının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Bu güzel bir şey. Uzlaşma kültürüdür bir anlamda demokrasi. Sayın Davutoğlu, koalisyon görüşmeleri için bize geldiğinde MHP ile görüşmelerini, bizimle koalisyonun zor olabileceğini iki kez söyledim. Huzur içinde bir seçime gidelim. Düşünerek sandığa gidelim. Bu tabloyu yaratanların, 7 Haziran sonrasında hükümet kuramayanları demokratik yoldan cezalandıralım." dedi.

Başbakan Davutoğlu'na siyasi partilerin çözüm üretme becerilerin olmadığına yönelik toplumda bir kaygı oluştuğunu söylediğini aktaran Kılıçdaroğlu, "Bu çok tehlikelidir. Bunun faturası siyasilere çıkar. Demokrasi çok önemlidir. Ama demokrasi aynı zamanda bir dayatma kültürünü barındırmaz. 'Hep benim dediğim olacak' anlayışı demokrasi değildir. Darbeler döneminin bittiğini düşünüyorum. Endişem vatandaşın siyasete güven duymaması. Vatandaş 'bizi sandığa neden götürüyorsunuz?' diye soruyor. Vatandaşın 'neden koalisyon kurmadınız' 'neden seçim hükümeti' sorularını Davutoğlu'na sorması lazım. '400 vekili vermediniz bak kaos çıktı' diyorlar. CHP'ye oy vermeyin dolar, faiz fırlar diyorlardı. Hepsi kendi dönemlerinde oldu. 13 yıldır iktidardalar. Bu ülkenin hangi temel sorununu çözdüler? Tam tersine yeni sorunlar ortaya çıkardılar." değerlendirmesinde bulundu. CİHAN
13 Ekim 2015 21:05
DİĞER HABERLER