Dirençli Hipertansiyona dikkat edilmeli
-Türk Kardiyoloji Derneği (TKD) Başkanı
Prof. Dr. Ömer Kozan:
-Kontrol altına alınmayan her hipertansiyon
organ hasarına yol açar
-Dirençli hipertansiyonda renal denervasyon
y
ANKARA (A.A) - Ömer Erim Baştimar - Türk Kardiyoloji Derneği
(TKD) Başkanı Prof. Dr. Ömer Kozan, Hipertansiyonun sessiz katil olduğunu
belirterek, Kontrol altına alınmayan her hipertansiyon organ hasarına yol
açar dedi.
Kozan AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hipertansiyon hastalarının tanı
konulmasında bazen çok geç kaldıklarını belirterek, hastalığın ancak bazı
organlara zarar verdiğinin anlaşılmasından sonra insanların tedavi için doktora
başvurduklarını söyledi.
Oysaki hastalığın tanısının kolay olduğunu belirten Kozan, Kahve, sigara
gibi uyarıcı maddeleri almadan 5-10 dakikalık dinlenme sonucu 3 farklı zamanda
ölçülen kan basıncı 140/90 mmHg nin üzerinde ise hipertansiyon tanısı konur.
Bazen organ hasarları sonucu yakalanabilir. Bazen bir beyin kanaması sonucu fark
edilebilir. Genellikle böbrek,kalp, beyin ve göz gibi hayati organlarda hasar
yapardedi.
Prof. Dr. Kozan,hipertansiyonun tanısının ardından tedavisinde, yaşam biçimi
değişikliğinin öneminin büyük olduğunu belirterek şunları söyledi:
Sigara bırakılması, tuzsuz diyet, kilo kontrolü ve egzersiz mutlaka
yapılmalıdır. Bunların üstüne hastaya uygun olan hipertansiyon ilaçları başlanır.
Hipertansiyon ilaçları son derece güvenli ilaçlardır. Yapılan spekülasyonların
hiçbir bilimsel dayanağı yoktur. Bazı kişilerde yüksek tansiyonun en az üç ya da
daha fazla ilaç almasına rağmen kontrol altına alınamadığı durumlar olduğunu
ifade ediyor. En az 3 ilaç almasına rağmen kan basıncı 140/90 mmHg üstünde
seyrediyorsa dirençli hipertansiyondan bahsedilebilir. Gerçek manada dirençli
hipertansiyon oranı hipertansiyon olgularının yüzde 3-5ini oluşturur.
Kontrol altına alınmayan her hipertansiyonun organ hasarına yol
açabildiğini belirten Prof. Kozan, bu hastaların düzenli olarak kontrollerini
yaptırmaları gerektiğini ifade etti.
Kozan, dirençli hipertansiyonda Türkiyede ve dünyada hastalara renal
denervasyon yönteminin uygulandığını ve olumlu sonuçlar alındığını belirterek,
Tüm ilaçlara rağmen kan basıncı kontrol altına alınamıyorsa( en az 3 ilaç
kombinasyonu sonrası) renal denervasyon düşünülür. İşlem son derece basittir. Bir
kateterle böbrek arterine girilerek çepe çevre böbrek arterinin sinirleri
yakılır. Bunda amaç böbreğin sinirsel uyarımına engel olarak hipertansiyona neden
olan hormonun salınmasını engellemektir. Bu sayede Kan basıncında 30/20 mmHg-lik
düşmeler sağlanabilmektedirdedi.
Yayıncı: Ömer Erim Baştimar